oldukça anlamsız saçma ve de gereksiz bir durumdur.zaten ayrılmışım bitmiş ben iki ay basur acısı çekmişim.ondan sonra da gel bana yıllar sonra..cık cık cık olacak iş mi bu durumda eğer yapabiliyorsanız
-biliyordum biliyordum bana geri döneceğini ben de hep seni beklemiştim yıllardır.hep gittiğimiz yerlere beraber gittim artık adam oldum ben de.seni üzmeyeceğim bir daha.ben de seni seviyorum.
-(kalakalmış bir bünye verecek cevap bulamaz)be-bee-n..aşkoooom.
-...
-...
şeklinde devam edebelir konuşma artık aranan yakışıklının üstün dehasına bırakıyorum.tabi ki de buluşma sonrasında kaldırılan zavallı bünyenin artık tekrar geri dönme şansı ya da isteği olup olmadığını kendine sormak lazımdır...
şabalaklığı yüzünden yanlış ata oynamış sevgilinin, üründül deyişi ile ctrl-z kombinezonu yaparak zamanı geri getirme arayışıdır.
zaman aralığı pekala önemlidir. bir yıl geçtiyse "haydi len" deyip depiklemek dahi absürd karşılanmayacaktır ama elli yıl geçtiyse "sen kimsin" sorusu daha bir anlam kazanmaktadır.
içten içe bir zafer kazanmış gibi hisseder insan bu cümleyi * duyduğu zaman. bu nedenle suratta biraz hainlik taşıyan hafif bir gülümseme olur ve akabinde eski sevgiliye yol alınması söylenir.
ilginç bir durumdur.
Eğer sevgiliniz varsa, kibarca reddedersiniz.Bu durumda eski sevgilinin peşinizi bırakacağını pek zannetmem.
Ama eski sevgiliniz "taş" kelimesinin yetersiz kaldığı türden bir canlı ise eldeki elden çıkarır; onunla yola devam edebilirsiniz.
eğer bu sevgili zamanında sizi başkası için terketmişse, bu söylem mükemmel bir şekilde lehte kullanılabilir. şöyle ki;
"seni seviyorum." dediğinde öncelikle bir tartın. oyun mu oynuyor, yoksa gerçekten pişman mı olmuş onu iyice bir anlayın. pişman olduğuna kanaat getirdiğinizde, ona çok yakın davranın mümkünse eskisi gibi. bir müddet, -bence bir hafta yeterlidir- konuşun, gezin dolaşın. sonrasında bir güzel oyuna getirip, yatak faslına geçin. o gecenin sabahında, hiçbir şey söylemeden çekin gidin, amma velakin en can alıcı nokta şudur ki, çıkmadan önce yatağın hemen yanına bir banknot bırakın, miktarı size kalmış, -bence 50 yeter- parayı bırakın ve gidin. siz gittikten sonra, telefonlar ve mesajlar sizin peşinizi bırakmayacaktır. 1 hafta kapalı tutun telefonu. bitti gitti.
intikam nasıl oluyormuş, öğrendik di mi beyler? hadi uyguluyoruz bunu.
çok zor sinirlenen ve genelde belli etmeyen bi insanımdır. fakat bu sefer patlardım. tek cevabım 'sen ne salak bi insanmışsın, nasıl o kadar fazla sevmiştim seni yazıklar olsun bana' olurdu.
