genelde mont ve kabandan çıkan çekirdektir. soğuk bir kuş gününde çitlemek üzere cebe sokulmuşlardır. tozlanmış ve ipliklere karışmış bir haldedir, afiyetle de yenir, atılamaz, kıyılamaz, sevgiyle yaklaşılır.
nemlenmiş, pörsümüş ve yumuşamış çekirdektir. kitabın en heycanlı bölümündeki sayfaya konulan papatyanın uğradığı baskıya maruz kalmaz. çocukken çok sevinirdik bu tür kırıntıların bir yerimizden çıkmasına. büyüdükçe küçücük bir çekirdek parçası bile yük olmaya başlıyor. cebimizin namütenahi köşesinde bulduğumuz çekirdek tanesine bile sevinemez olduk, vay anasını be!