ilk kasetlerinde harikalar yaratmis, kendine hayran birakmis, 'iste buu' dedirtmis..sonra ne hikmetse (idobayla calismaya baslayinca, 4., 5. kasetlerinde ve sonrasinda ) birden bire sesinin guzelligini yitirmis, eski besetelerinden eser birakmamis, agzini yaya yaya sarki soylemeye baslamis, artik duygulu degil, slogan sarkilar yazmayi uygun bulmus, ve o eski sarkilarinin hatiri olmasa, onu dinlemeye tahammul edemeyen hayranlar olusturmus kadin sanatci.
her ne kadar hareketleri itibariyle, pek tasvip edilmese de, yapmış olduğu ilk iki albümü; özellikle de çıkarmış olduğu delikanlım albümü ile övgüyü gerçekten de hak eden şarkıcı kişi..
gelgelelim son zamanlarda kantarında topuz falan kalmamış olacak, çıkardığı albümlerle de pop olayının dışına taşmış, arabesk sularında kendisini yıkamaya adamıştır. nerede bir delikanlım, hele hele gitarın baş rolde olduğu harika düzenlemesi ve de buna mukabil sözleriyle bir sana değer..
bir zamanlar kaset çalarımdan * kasetlerini çıkaramadığım, küçücük yaşımla dinleyip hüzünlendiğim, şimdilerde kaçık gözüyle bakılan, aşktan çektiği çok belli olan, hani nerde eski şiirlerin -ki yazdıklarına şarkı sözü demek hakarete varabilir- diye haykırmak istediğim, yenilerin popçusu, eskilerin şairi.
ben senin var ya klibiyle dün, aksam aksam beni gülmekten yarmıs sarkıcı.hele domalip, ellerini dizkapaklarının üzerine koyup uygun bir taraflarini sallayarak dumurdan dumura girmeme sebep olmuştur kendileri.**