Kış ayında gittiğimden midir nedir yiyişen edene rastlamadım. istanbulda yaşamış pek köye uğramamış biri olarak ilk kez -sanırım; çünkü daha önce gördüysem de küçükmüşümdür hatırlamıyorum- sincaplar gördüm. Hatta yanılmıyorsam papağan ve kırlangıçlar da vardı. Gerçekten doğal anlamda mükemmel bir yer. Ancak kafesi için aynı şeyleri söyleyemeyeceğim.
Çocukluğumun geçtiği güzel park. Adeta evimin bahçesi gibi kullandım burayı ne yalan söyleyeyim iyi ki var. Ortaköy'ün gürültüsünden bunalınca soluğu yıldız'da alırım hala.
Gittiğinizde orada karga falan besleyen bir tip görürseniz o ben olabilirim.
mekan olarak gayet nezih, içerik olarak gayet yoz bir mekandır. her ağaç dibinde (ama genellikle gözden ırak ağaç dipleri) yiyişen bir çift görmek mümkündür. türbanlı ya da başı örtülü insanların neler yapabildiklerini -hemde ulu orta- gördükçe insan insanlığından utanıyor. hani derdim türbanlıları yermek değil diğer durumda da -türbanlı olmayan kadınlar- görüntü hiç hoş olmuyor. artık gülhane parkı'nı fersah fersah geride bıraktığını geçen pazar günü tespit etmiş bulunmaktayım.
yazık yazık bu gençlere kapalı mekanlarda yiyişme olanağı sağlayın.
20'li yıllardan sonra için de bulunan şale köşkü atatürk' ün isteği ile italyan işletmecisinden alınmıştır, ayrıca yıldız porselen fabrikasına da ev sahipliği yapmış olan park istanbul' içerisinde artık nadir bulunan yeşil alanlardan biridir.
7 gun yatili kalan bebeler iken pazar gunu gidip top oynayalim der iken, 7 gun yatili kalan orta son talebeleri oldugumuzda gidip sevisenlere tas atalim islerini bozalim diye sikca ziyaret ettigimiz lise sondan sonra ise nerede ise hic gitmedigim bir zamanlarin guzel mekani simdilerin ise gidip hayal kirikligina ugramaktan korktugum guzide parki..
