son 2 senedir hak ettiğini veremediğimdir. sevdiğim lavuklarla beraber bende evde arda turan'ın burak yılmaz'ın detone sesini dinleyip portakal mandalina soyuyorum. ah be sevdiğim.
mantıklı düşününce diğer günlerden hiçbir farkı yok aslında, ama yine de "temiz bi sayfa açmak" derler ya, onun için ideal bir gün. hayaller için motive ediyor çünkü insanı bir şeye sıfırdan başlamak, sanki diğer tüm başarısızlıklar artık geride kalıyor gibi. umarım saçma sapan insanlara değer verip üzülmem artık, üzüleceksem de bunun sebebi daha mantıklı şeyler olsun. bunun dışında 20 maddelik somut dilek listem var, yine 3-4 tanesi tutacak ama olsun, gerçekleştiklerini düşünmek bile güzeldi.
işte yine aynı terane, aynı vasat kavrayış ve aynı tescilli yanlış: Noel, eşittir, yılbaşı…
Hâlbuki defalarca değindik ki öyle değil. Bize doğum günü diye 25 Aralık yutturulan isa’nın ne zaman doğduğunun bilinmediği klişe bilgisini geçelim! “1 Ocak”ın Hristiyanlıkla tarihsel bir bağını kurmak da mümkün değil.
Yılbaşı günü olarak 1 Ocak, ilk kez milattan (yani “isa’dan”) 100 küsur yıl önce Roma’da çıkmış. Ondan önce 25 Mart’mış Roma’da yılbaşı. Gerçi Roma, Hristiyanlığı benimsedikten sonra Katolik Kilisesi 1 Ocak’ı da “isa’nın sünnet günü” kabul edip (tıpkı pagan ya da “Mitraizm” kökenli 25 Aralık’ı yaptığı gibi) içselleştirmek istemiş ama bunu pek takan olmamış. Yılbaşı, Ortaçağ Hristiyanlığında farklı farklı günlerde kutlana gelmiş; ingiltere’de 25 Mart’ta, Fransa’da Paskalya yortusunda (Mart-Nisan arası), italya’da 15 Aralık’ta, iber Yarımadası’nda 1 Ocak’ta…
Yani 1 Ocak Yılbaşı’sı için Hristiyanlıkla sabit bir bağlantı yok.
Bunun sabitleşmesi, modern zamanlarla ilgili bir uygulama ve yılbaşı bugünkü hayatımızın ortak küresel akışının sonucu olarak her yerde dini değil dünyevi bir motivasyonla kutlanıyor. Budhist-Şintoist Japon da, Taoist-Konfüçyanist Çinli de, Animist Afrikalı da, Hinduist Hintli de hiçbir dini takıntıya kapılmadan, “gâvur icadı” falan demeden insanlığın ortak esenliği yolunda umutlarla bu kutlamaya katılıyor. Ve bu, Müslüman Türkler, Kürtler, Lazlar, Araplar, Çerkezler, Gürcüler için de böyle, ama işte birileri ha bire çıkıp şu bir gecelik keyfi dinbazca kaçırmadan edemiyor!..
sevgilim dun gece arkadaslariyla sadece birer kadeh sarap iceceklerini soyledi, tam 12de olmasa da saat 2 gibi yeni yilimi kutladi ve bir kadeh daha icmek icin iznimi istedi, tabi ki icebilirsin dedim, sanirim o bir kadeh ona fazla geldi ve sızdı. hala kendisinden haber alamiyorum, arkadaslarini da ariyorum fakat ulasamiyorum. sanirim yakinlarinda bir yerlerde jammer var. onun beni aramasini bekliyorum.
yılbaşı sadece yılın başı süre gelen ömrün başı doğmak, batmak hergün belki bir güneş gibi yine de yarını hatırlayarak mutlu olmak, sönmedi güneşin ışığı açma lambaları, ay tepedeyken karanlık kalbin sokakları, zamansızların zamanında bir umut olmalı.
a-101 e ne gelmis diye bakarken birer ikiser liralik, kopuk, aydinlatma, sus esylri gorup dayanamayip aldim. ordan da bi magazaya ugrayp ekskleri tamamladim ve ilk kez yilbasi agaci susleyp kutlamayi dusunuyorum. agac da sitenin bahcesinde saksilardaki minik agaclardan calcam galiba. cipis ve kolamla odamda aglamali muzik esliginde bi basima kutlayacagim yilinbasi, evet.
ciddi ciddi insanlar bunu kutluyor yaa. su gunde yillardir ders çalışıyorum. finaller sag olsun. ama hani ders calismami gerektirecek bir durum olmasa da biri bana gelip hadi yilbasini kutlayalim dese "bi git cay koy" derim.
kendimi "hoolleeyy yeni yila girdik" derken hayal edemiyorum. bu sekilde sevinen insanlar gercekten o sira yeni bir yila basladim diye seviniyor mu yoksa konsepte mi uyuyorlar?
gercekten seviniyorlarsa ertesi gunden nasil bir beklentileri var mesela? ne olacagini umuyorlar?
konsepte uyuyorlarsa bir insanin yapmaciklik siniri nedir?
not: mevcut problemde dini duygular kuvveti sifir kabul edilmistir.
Alışveriş merkezlerindeki marketlerin yılbaşı süsleriyle dolduğunda yılbaşının geldiğini anlarım. Her sene yeni yılda aileyle yemek yiyerek giriyorum. Yeni yıla nasıl girersen öyle devam eder diye bir şey bana göre yok.
sevgilisiyle yılbaşındayken, arkadaşıyla mesajlaşıp bununla olmasaydım diğeriyle (eski sevgilisi) olurdum diyebilecek karakterde olan insanı gördü bu gözler. ha şaka maka diyerek örtbas edildi güya ama kendini kandırdı. e kişinin sevgilisi de allaha havale etti zaten.