yılbaşı

    116.
  1. bedenen burada ama kafa olarak başka yerlerde olduğum için bir türlü kendimi akışına kaptıramayıp yaklaşık 2 sayfadır bir şey anlamadan okuduğum sıkıcı kitabı elimden bırakmamak için direniyordum lakin bitmesi lazımdı, kendime sözüm vardı. bakındım kitaba 1 sayfa sonra yeni bir paragraf başlangıcı olduğunu görünce sevindim, 1 sayfa sonra kafamı toparlayıp okumaya devam edebilirdim.

    1 sayfa sonra...

    derin bir nefes ile kafamı kitaba vererek okumaya başladım, evet anlıyordum, evet dikkatimi verebilmiştim, akışına ayak uydurmuştum sanki...

    paragraf sonuna doğru...

    yine doğru düzgün bir olay olmamış, yine sıkılmış, son 3 sayfadır devam eden paragrafı okuyor muyum, okuyor gibi mi yapıyorum kendim bile karar veremez halde paragrafı bitirmeye çalışıyordum.

    ***

    hayat sıkıcı bir kitapsa yılbaşları yeni paragraflardı bizim için, bir heyecan, beklenti içinde giriyor, ilişkisine bu sefer farklı diyen ergen misali seviniyor sonunda hüsrana uğruyorduk, yapamıyorduk.

    on-dokuz-sekiz-yedi....

    bu sefer benim için farklıydı gerçekten, diğerlerinde daha geç sıkılmış, en azından yarısını okumuştum fakat bu sefer başta sıkmıştı beni bu paragraf uf yeni paragrafa 363 sayfa vardı.

    not: kimsenin okumayacağı bir entry daha benden.
    11 ...
  2. 144.
  3. Yılbaşı öncesi: Olum alemlere akıcaz lan
    Yılbaşı gecesi: Anne bak havai fişek.
    5 ...
  4. 43.
  5. ticari zekanın hat safhalara ulaştığı günlerden yine bir tanesi; bana göre bi farkı yok bugünün dünden yarının da bugünden.
    5 ...
  6. 109.
  7. bir an önce siktirip gitse de rahatlasak.
    4 ...
  8. 11.
  9. her defasında yeni umutlar içinde kutlanılan, umarım bu sene.. diye başlayan cümlelerin ard arda geldiği, milli piyangoya umut bağlayanların, o gün meyve, kuruyemiş yemekten şişmiş midelerin aslında bir önceki günden hiçte farklı geçmeyecek bir sabaha uyandıkları bir bitiş..bir başlangıç..
    4 ...
  10. 7.
  11. nazım hikmet ran şiiri.

    yağdı, bütün gece yağdı kar
    yıldızlarla aydınlanarak.
    bir şehir, bir sokak, bir ev var,
    ahşap bir ev, uzak mı uzak.

    yatıyor minderde bir çocuk,
    benim oğlan, sarışın, tombul.
    misafir yoktu, kimseler yok.
    pencerede fakir istanbul.

    öttü acı acı düdükler.
    hapislik gibidir yalnızlık.
    kapadı kitabı münevver,
    ağlayıverdi yumuşacık.

    bir şehir, bir sokak, bir ev var,
    ahşap bir ev, uzak mı uzak.
    yağdı bütün gece yağdı kar
    yıldızlarla aydınlanarak.

    moskova, peredelkino,
    23 mart 956
    5 ...
  12. 140.
  13. kendimi bildim bileli kışın olan bi gün. az önce dikkat ettim, bu sene de kışa denk geliyor. çok manidar.
    4 ...
  14. 85.
  15. yılbaşı.. 365 günün bitip, tekrardan başlamasıdır. bu önceden beri kutlanır, gerek özentilik gerekse gelenek. gelenek değil tabi. ama sebep olarak gösterilir de.

    daha çok var gerçi, ama şimdiden düşünmeye başladım.. geçen sene yıl başında neredeysem bu sene oraya gitmeyi düşünmüyorum..
    çünkü bu sefer yalnız olacağım. yalnız. yani hissiz. mutlu girmeyeceğim yılbaşına. demek ki neymiş ? yılbaşına nasıl girersen öyle devam etmezmiş.

    zaten buna inanmamıştık.. "günaydın, bu akşam yeni yıla gireceğiz"
    hıhı..
    3 ...
  16. 4.
  17. kırmızı don furyasının patlak verme sebebidir.
    3 ...
  18. 77.
  19. yılbaşı 4 anlam taşır
    1.hz.isanın doğum günü(25 aralık değilmiydi lan o?)
    2.noel baba
    3.hindi(kurban bayramında hayvanlarn kesilmesine karşı olanlar nerde lan ne yani koyun keçi ineğin hakkı yokta hindinin özelliği ne)
    4.yılbaşını kullanarak satışları tavana vurmak kısacası kapitalizm.
    3 ...
© 2025 uludağ sözlük