olayın dini bir boyutu yoktur. insanların ortak bir gün de eğlenmesidir. eski bir yılı geride bırakıp yeni bir yıla mutlu bir şekilde girme olayıdır. bu eğlenceli günün içine dini bir boyut katarak, hayatında bir gün olsun eğlenmemiş şakirtler sıçmaktadır. ne var yani 1 ocak herkese tatil olduğundan 31 aralıkta insanlar rahat rahat eğlenebiliyor, sevdikleriyle güzel vakit geçirebiliyor. hicri takvim'de de yeni yılı bir bayram misali kutlasaydın da insanlar o gün eğlenseydi.
insanların dinini eğlence anlayışlarına göre değerlendirenlermek, din anlayışlarının darlığını gösterir.
hristiyanlar yılbaşı kutlamıyor ki inbeler. onlar 24 aralıkta isa'nın yeryüzüne ineceğine inandıklarından "christmas" kutluyorlar. yılbaşı türkiye'de daha renkli geçiyor.hristiyanların 24 aralıkta kullandığı çam, hediye olayını bizimkiler iş olsun diye ya da yılbaşı süsü zannediyorlar. kutlayanlara marabacıların;" yassak olum yassak demesi" ibnelikten başka bir şey degil.
1 yılı daha devirmişim yıl başı eylülde olsa kutlarım martta olsa kutlarım. kimseyi ilgilendirmez benim zevkim. dine bağlamak aptallık, yobazlık ve geriliktir. 1 gün tatili 1 yıla oranla çok mu görüyorsun. sende mekkenin fethini kutla bi farkındalık yarat bir şey yap. o günah bu günah amk. tamam da neye göre lan! kim sana emir veriyo kutlamayın günahtır diye? asıl kutlamayın demek allaha şirk koşmaktır. sen allah mısın? sana ne adam kutlar kutlamaz... kuranda hükmü yoktur böyle bir düşüncenin, demişti mahallenin imamı.
bebelere, çocuklara hallenen, istiflediği paralarını kar payı adı altında faiz elde edeceği bankalara yatıran ve düşküne yardım etmeyen çember sakallı hacı hocamsıların laf ettiği sıradan eylem yapmış insandır.