1.
-
2010 yılını gören metabolizma için, bu denli gelişmişlik, teknoloji içinde, asimo gibi bir varlık led tv ekranlarda dans ederken
ayağını hala debriyaja basması gerektiği olgusuna bir haykırışdır. 'e otomotik fites tomofiller ver hocu' denebilir bu acı çeken bünyeye
fakat onları dezavantajları da ortada. hani '21. yüzyılda uçan arabaya binecez mına hoymm' efsanesini geçip, tamam heralde bunu
yapamıyacakalar fikrine alışabilir bünye ama hala şu debriyaj işine yaratıcı bir çözüm getirilmemesi.. uçan arabadab geçtik yani sayın
isviçreli bilim adamları ama debriyaj yani, höh!
bir de hadi debriyaj var yahu tam bas, yok yarım bastın araba cortladı, 'şaftı kaydırdın hadi bakalım' diyen baba gazabı, yok efendim
gaza hafif basarken debriyajdan ayağını hafifçe çekiceksin olgusu, yok terazi yok denge..
ayağını hızlı çekersin olmadı, yavaş çekersin kalkmadı. her anlamıyla bir dert efenim. çözüm gelsin istemekteyim. bir otomobil devi de çıkıp
"xelamola debriyajsız yeni nesil aile otomobili" desin yahu hemide otomotik vites araçtaki dezavantajlar olmaksızın. abuuu, süper olar.
yalunuz mümkünse toyota yapmasın bu işi. priusların falan fren pedalını hak edemeyen bir firmadan debriyajla ilgili bir çağ atlayışı
beklememekteyim. hani sonuçtan ümitli değilim en azından öyle diyeyim.
yıl 2010, evimizin önünde, ya da üstünde uçan arabayı geçtim hala debriyaj var arabada, sap gibi. *