Milli Eğitim Bakanlığı nın hazırladığı, öğretmenlerin atama ile tayin işlemlerini değiştiren yönetmelik taslağında ilk kez, Genel yüz hatlarını bozan ve yüz ifadesini engelleyen kalıcı yara, yanık ve tümör bulunanlar, okul öncesi ve sınıf öğretmeni olarak atanamazlar şeklinde belirleyici bir maddenin yer almasıdır.
mankenlere kadro açılacak sanki durumudur,adam okumuş fakülte bitirmiş fiziksel kusurundan bize ne? verdiği eğitime,öğretmenliğin değerine ,zorluğuna baksalar zoruna gidecek hepsinin.
polislik sınavlarında geçerli bir durumdur. yanık veya dikkat çekecek derece de büyük yara izi olanlar polis olamıyor diye biliyordum. ancak polislikte 170 cm boyunda olma şartı da var. öğretmenler için de istenirse şaşırmayalım.
Okul öncesi ve ilköğretim 5.sınıf denildiğine göre çocukların öğretmenlerden korkabileceği düşünülerek hazırlanmış olduğunu düşündüğüm taslağım kriteridir.
Aslında mantıklı sayılabilir ancak o adam okumuş öğretmen olmuş ve sen zaten olmayan atamalardan da münezzeh tutarsan niye üniversite okudu garibim, baştan söyleseydin ya şunu hacı, üniversiteye getir bari bu kısıtlamayı. Yuh breh.
ruhu yaralı öğretmenlerin orada burada genç nesili nasıl eğittiği düşünüldüğünde; sadece türkiyede olabileceğine inanılan olaylardan sadece bir tanesidir.
mevcut yasal düzenleme, 21 yüzyılın ilk çeyreğinde, acaba türkiye'de cüzzam hastalığının tedavisi bulunmasaydı nasıl bir uygulama yapılırdı? diye düşündürüyor insanı. ilköğretim yada lise çağında yetişen çocukların herşeyden önce öğrenmesi gereken temel dersleri, ön yargıların kırılması, insanların dış güzelliğinden daha çok iç güzelliğini anlamaları olması gerekirken. türkiye koşullarında böyle bir yasal düzenlemeye gidilmesi gelişmekte olan bir ülke olduğumuzu, ülkemizde "insan" kavramına verilen değer üzerinde değerler olduğunu bir kez daha yüzümüze vurmuştur.
şaka gibi tasarıdır. elin oğlu mimaride, şehir planlamasında estetik kaygı gözetir, bizimkiler pürüzsüz yüz peşindeler. çok yakındır açın götünüze bakacaz, sivilceli götler kamu kurumlarına adım atamayacak diye şukela bir tasarı ile karşılaşabiliriz.
nasıl olsa atamadığından havadan sudan sebepler serisine başlamak için zincire atılmış ilk halkadır. zamanla beni, sivilcesi, çili olanları; kel olanları, gözlüklü olanları diye değişik halkalar da eklenerek zaten yüzde on olan eğitim fakültesi atamalarını bir şekle büründüreceklerdir.
bence mantıklı bir şart.
çünkü scarface öğretmenlere lüzum yok. en güzeli yüzünde yara olan adaylar gizli görevli polis* olarak mafyaya falan sızsın. veya direk mafyaya katılsın.
bu şatlar altında benim gibi over avarage yakışıklılıkta birinin nişantaşı ya da ulus gibi bir semte atanması çok yerinde bir davranış olurdu fikrini aklıma sokan yönetmelik kararı. destek versem mi bilemedim açıkçası.
yüzünde yara olan engelli sayılacağı ibaresi geçen taslağın, bir diğer maddesidir. çeşitli sebepleri olması ve olumsuz düşüncelere sevketmesiyle birlikte, ilkokul öğrencileri için iyi bir durumdur belki de.empati kuracak olursak, yüzünde yara olan bir öğretmenden korkabilirmişiz. *
taslağın, bu maddesiyle ilgili şunu belirtmekte fayda var; sadece okul oncesi ve sinif ogretmenliği yapamama durumu söz konusudur. tabi atanamayan binlerce öğretmen adayını düşününce üzücüdür bu haber.
zamanında kendi yetiştirdiği öğretmene verdiği eğitimi beğenmeyerek onların başına kpss diye bir şey çıkarıp sıçanların sıvamayı unuttuklarını düşünerek işlemin devamını getirmektir.
sıçmayı sıvamadan bırakmama girişimidir.