104. yılında avrupa' da bayan basketbol katogirisindeki iki kupadan biri olan eurocup şampiyonu olan galatasaray bayan basketbol takımıdır aynı zamanda. 2005 te küme düşmüştür; ertesi sene birinci lige çıkmıştır ve küme düştükten hepi topu 4 sene sonra futbolda uefa kupası' na denk gelen euro cup' ı kazanmıştır.
futboldan, basketbolda kısacası spordan deve kulağındaki tüy kadar anlayan, dokunduğunda inanılmaz bir yankı yapan kafatasına sahip tüm anti galatasaraylılara duyurulur!
(kaderinde varsa) kocanın karısını gerekirse otobüs koltuğunda bile affetmeyeceğini bizlere hatırlatan maceraların anılmasına sebep olan gremio'nun başına gelmiş talihsiz hadisedir.
o koltukta kimin aktif kimin pasif olduğunu cümle alem biliyor; bilenler bilmeyenlere anlatsın. *
köklü kulüplerin mazisinde apayrı bir yere sahiptir yüzüncü yıl şampiyonluğu. coşkunun, heyecanın, gururun en yoğun hissedildiği yılda yaşanan bir şampiyonluk, takımının sevgisini taşıyan taraftarına unutulmaz bir hatıra olarak kalır; ülkemizde fenerbahçe ve beşiktaş bu gururu yaşamış ve taraftarına yaşatmıştır.
ancak yüzüncü yıl risklidir; beraberinde getirdiği baskı her zaman kaldırılamaz. bazen milan ve barca gibi kulüpler bile bu kutsal yılı şampiyon olamadan bitirebilir. kimi zaman da ezeli bir rakip gelir ve o yüzüncü yılı bir utanç dönemi haline getirir; o kadar çaresiz kalınır ki kulübün başkanı eline hesap makinesi alarak aslında yüzüncü yılın bir sene önce ya da sonra sayılması gerektiğine inandırmaya çalışır cemiyeti. işte böyle durumlarda yüzüncü yıl bir coşkudan ziyade o ezeli rakibin eğlencesi haline gelir, iyice çekilmez olur. yarın çoluğa çocuğa anlatılacak bu yerine başka bir şey koyulamayacak yıl, ancak yere bakarak anlatılabilir.
''böyle bir senede bundan daha kötü ne olabilir?'' dediğimiz anda daha da korkunç bir vaka karşımıza çıkar; çıkmışlığı vardır. 100. yılını yaşayıp cümle aleme ağalık taslandığı bir zamanda ezeli rakibinin şampiyonluğunu ve kutlamalarını seyretmek zaten yeterince eziklik hissiyatı yaratırken, bir yandan da 'spor kulübü' olan bir camianın 100. yılında bazı amatör şubelerini kapatıp mevcut olanların da küme düşmesi artık rezaletin son perdesi olacaktır. elbette bu rezaleti örtmek için binbir dereden su getirilecek, bu inanılmaz başarı saçma sapan karşı ataklarla unutturulmaya çalışılacaktır. olsundur; yazıktır günahtır, böyle bir sıkıntıyı yaşayan her insan kucaklanmalı, saçı okşanarak teselli edilmelidir.
edit: düşmez kalkmaz bir allah yavrucak, niye kızdın ki?