temizlemek için hemen cami tuvaleti, lavobosu aratacak eylemdir. ayrıca konuyla alakalı bir fıkra mevcuttur:
adamın biri yolda yürürken katı ve hafif parlak iki avuç kadar birşey görmüş. sonra eğilerek parmağınla tadına bakmış
-eyvah bok... demiş
-iyi ki basmadım... diye sevinmiş sonra.
davaro filmindeki ünlü sahne. hıyarto yıllar sonra hapisten çıkmış köyüne gelmiştir. aynı gün kan davalısı davaro'nun düğünü vardır. hıyarto ilk gözüktüğü sahneden boka basar.
basan insanın hsktr dediği ve farkedilmeyen durumlarda çevreye ağır koku felaketleri verebilecek çevredekilerin lan biri altına zıçtı heralde diye tepki verdiklerin durumun başlangıç talihsizliği desek aktivitemi desek bilmiyorum.
anadolu'nun ufak bir kasabası olan memleketim bulancak'ta yolda yururken karsı karsıya kalacagınız en buyuk tehlikedir ki istanbul gibi bir metropolde her an bir canlı bombanın, kapkaççının veya magandanın kurbanı olmanın yanında hiç kalır.
yalnız ufak bir fark vardır, memleketimde ki bok tezek olabilecek kararlılıga sahipken istanbulda adama bulasan boklar hep oyle kalacaktır. inegin kıcından cıkan kadar bile olamayacaklardır.
aslında o ayakkabıyı hemen atmak,yakmak imha etmek lazım ama eve kadarda yalın ayak gidilmez hemen bi çalı çimen bulunur bastığınız ayakkabıyı güzelce ileri geri sağa sola çapraz çizip daireler yaparak parçacıkları güzelce ayakkabınızın o sanatsal kıvrımlarından çıkarılır yola hiçbir şey olmamış gibi devam edilir tabi burnunuzu tıkayarak.