yüksek topuklar

    33.
  1. esprili ve -ulen bi adam, kadınları nasıl bu kadar tanıyabilir? dedirtecek şekilde şaşırtan murathan mungan kitabıdır.
    4 ...
  2. 38.
  3. --spoiler--
    ''kadınlar kandırılacaksa eğer, bunu bir erkeğin yapmasını isterler, bir kadının değil.''
    --spoiler--
    3 ...
  4. 39.
  5. "bugüne kadar hiçbir erkeğin koynundan çırılçıplak kalkmadım, en çılgın aşk gecelerinde bile, seviştikten sonra hep çarşafa sarınarak kalkmışımdır yataktan. az önce yatakta seni çırılçıplak görmüş olması değildir önemli olan, önemli olan banyoya giderken seni çıplak görmemesidir. erkek senden her şeyi aldığını düşünmemelidir hiçbir zaman! ona geride hala ele geçiremediği bazı şeyler kalmış olduğunu düşündürmelisin tatlım. bizim kadınlar hiç düşünmezler böyle şeyleri. seviştikten sonra yataktan öyle kabak gibi kalkar, selülitleri ortada, o düşük kalçalarını paluze gibi sallaya sallaya banyoya giderler. adamın, onun arkasından ne düşüneceğini hiç düşünmezler! bütün numara, erkeğe sırtımızı döndüğümüz andaki o bakışlardadır aslında. erkekler, kararlarını göz gözeyken değil, öyle zamanlarda verir. erkeklere sürekli daha keşfedilmemiş nice sırların olduğu hissini vereceksin. çabuk çözülen pazar bulmacaları hiçbir erkeğe zevk vermez"
    6 ...
  6. 13.
  7. murathan munganın hatırlayınca bile tüylerimi diken diken eden, büyümüşte küçülmüş tuğde isimli bir kız çocuğunu anlattığı kabus sebebi kitabı.
    3 ...
  8. 5.
  9. gülse birselin örnek aldığı aşikar olan kitaptır.
    2 ...
  10. 18.
  11. murathan munganın, adını pedro almadovarın filminden alan ve yazma aşaması 9 yıl süren romanı. asla çocuk denemeyecek 5 yaşındaki bir bayan ile kendini yalnızlığa mahkum etmiş, iç sesini kendine yoldaş etmiş, eski solcu eski feminist yeni nihilist bir grafiker kadının birlikte geçirdikleri 5 günü konu alır bu kitap. kadın dünyasını bütün ayrıntıları ile anlatır, yererek söverek ama tüm açıklığı ile. işte bu yüzden kadınlar kadar erkeklerin de okumaları gereken bir kitaptır, dayanabilirlerse. sadece okumak yetmez bu kitabı, zamanı gelince tekrar tekrar açıp bakmak hatırlamak için el altında en az bir nüshası bulunmalıdır. yine metisten çıkan değişik bir kapak tasarımıyla yeni baskısı kitapçılarda çoktan beridir yerini almıştır.
    tekrar söylemekte yarar var, kesinlikle okunup hatim edilmesi gereken bir kitaptır.
    2 ...
  12. 4.
  13. murathan mungan'ın en populer kitabı.

    kadın dunyası uzerine, bes yasındaki bir kız cocuk etrafında donen bir konuya sahip. sevgi, ask, kadın entrikaları ve kendini deliden deliye sorgulamalar asırı derecede etkin islenmis. uslup akıcı, kelime oyunları ve murathan mungan metaforları bolca var. fakat murathan mungan'ın en iyi kitabı olamayacak kadar hafif bence. daha iyileri de var.

    (bkz: murathan mungan)
    2 ...
  14. 34.
  15. --spoiler--
    "erkeklerle kadınların arasında yeni hiçbir şey yok" derdi. "maalesef yok!" her şey çok belli. Bütün oyunlar, bütün kurallar, bütün numaralar ta başından belli. binlerce yıldır böyle sürüp gidiyor. değişen yanlızca dekorlar ve kostümler. kadınların bütün meselesi, bu kuralları tanımamaktan, bunlara uymamaktan çıkıyor. Değiştirmeye kalkınca işler bozuluyor tabi. Siz istemesenizde dünyanın düzeni diye bir şey var. Memnun olmayabilirsiniz bundan. Ama gerçek bu! Erkekler de bu! Dünya da bu! Henüz yaratılmamış erkekler yüzünden acı çekiyorsunuz. Hayatı bekletiyorsunuz. Hayat geçiyor kızlar. Kadınlar için daha çabuk geçiyor...
    --spoiler--
    2 ...
  16. 1.
  17. murathan mungan'nın bir kitabı.
    3 ...
  18. 23.
  19. çok eğlenceli, akıcı ve farklı bir bakış açısına sahip bir romandır. sıkıldıkça aralardan seçme usulüyle tekrar tekrar okunur.
    fikir vermesi açısından ;

    "...beni kırılan o topuğun simgelediği kadın tipi çok ilgilendiriyordu. iki ters bir düz kadar basit bir örgü tekniği gibiydi bu. hangi filmin neresine koysan gidiyordu. bence bu tipin ilk örneği külkediisidir. masalın bütün varlık nedeni olan saate bakmayı bile akıl edemeyen külkedisi, ayakkabı tekini merdiven basamaklarında bırakarak, kıçını zor toplayıp, apar topar kaçabilmişti gece'sinden... bütün mutluluğunu küçük numara ayakkabı giymesine borçlu olan bu masal kahramanına hiçbir zaman yakınlık duymamışımdır. allahtan sevdiğim bir yazar arkadaşım, bu masalı ve kahramanını yeniden yorumladığı öyküsünde, külkedisi'nin basamaklarda düşürdüğü ayakkabı tekini ertesi gün, ülkedeki bütün genç kızlar gibi külkedisi'nin de ayağına oldurmayarak, en azından benim intikamımı almış, adalet duygumu yatıştırmıştır."
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük