bir yuksek lisans programina muracaat etmis olan biri icin, ales puanindan, mezuniyet derecesinden daha onemlidir. zira neticesi basariya yuzde elli oraninda direkt etki edecektir.
mesela,
sizde; ales 80, mezuniyet derecesi 70, mulakat da 60 puan olsun.
bir baskasinda ise; ales 70, mezuniyet derecesi 60, mulakat da 80 olsun.
bu durumda bu bir baskasi olarak anilan sansli sahis, siralamada zavalli sizin ustunuze cikiverecektir. zira onun kara kaslari, kara gozleri vardir.
boyle sitemin icine..
ha, simdi beni taniyanlar diyecektir ki; " kardesim, sistemi elestiriyorsun ama yeri geldiginde de bu sistemden faydalanmasini biliyorsun! sen ne ayaksin ! "
adaletin olmadığı sınav.
gördüğüm duyduğum bir kaç mülakattan sadece birinde adilane bir uygulama olduğunu biliyorum *
zaten almayacakları, o kontenjanda yeri ayrılmamış bireye kimse bir şey sormayabilir, son derece yüksek puanlar ya da isteklilik önemli değildir, az bir şey olan kontenjanda yerin hazır değilse, "ee uzatmayalım gerek yok bu kadar vakit harcamaya" modunda geçer.
küfrettirir, dünyaya da, böyle sisteme de...
okulunuzun en yüksek ortalamasına sahip olsanız da,ales puanınız ortalamanın oldukça üstünde olsa da, mülakatta sorulan soruya gayet net ve doğru olarak hatta jüri üyelerinden aferin alarak açıklama getirmiş olsanız da kendi okulunun *bile torpili olmadığı için öğrencisini almadığı,hala bütünlemesi devam etmekte olup ellerine çıkış belgeleri geçmemiş olanların kazanmış olduğu,kesinlikle torpilin had safhada olduğu bir sınavdır.
öylesine yapılan bir sınav çeşididir. torpiliniz yoksa zaten kabul edilmeyeceksinizdir. genede bir umut diyerek başvurursunuz. siz soğuk terler dökerken akademisyenler kendini tanrı zanneder. üniversiteden sonra hayata ilk adım atışınız ise acı bir başlangıçtır. orada anlamış olursunuzki ne kadar bilgili, birikimli olsanız da, ne kadar haketseniz de birilerinin amca oğlu sizin hakettiğiniz yeri işgal edecektir.
4 yıldır okuduğunuz bölümde yüksek lisans yaparak yola devam edecekseniz, bir de bu 4 yıl içinde yağmur yağarken küpünüzü doldurduysanız (iyi bir ortalama, sağlam les/ales, iyi kpds/üds) ve de hocalarla aranız iyiyse ne soralım seni biliyoruz zaten diyerekten ev oturması tadında geçip giden sohbettir.
Normal koşullar altında, yüksek lisans bölümüne girme isteğinin nedeninin belirlenmeye çalışıldığı sınavdır. sebebi de, bölümün gerçekleştirdiği bilimsel çalışmaları yapmaya aday kişinin, o bilime gerçekten katkı yapabilecek birisi olup olamayacağının tespit edilmesi amaçlı yapılan mülakattir. Birçok okulda torpil döndüğünün ve makulun altında bir les puanıyla bile bu bölümlere girilebildiğinin bilinmesiyle birlikte, mülakatin toplam puandaki ağırlığının az olduğu okullarda, torpil konusunda daha az sıkıntı yaşanacaktır.
yüksek lisansa girip girmemek konusunda kararsız kalan arkadaş sınav saatini bilip sınav yerini bilmez. arkadaşını arayıp gidecektir. yalnız salak(başka bir şey demiyorum) cep telefonunu evde unutur. sonra cerrahpaşa'da olucak mülakat diyen hocaları yüzünden cerrahpaşa'ya gider ve ordaki mülakata girer. kompozisyon yazmaya başlarken yanlış yerdesin çapa'ya gitmen gerek derler. bu yine taksiye biner gider. çapadadır. 45 dakika sonra mülakata gitmiştir. haber çabuk yayılır ve içeri girdiğinde 10 kişilik bir mülakat hocalarının içinden biri;
-cerrahpaşadan gelenn kızzzzzzz der ve diğerleri gülümseyerek (burası yalan koparlar) bakarlar.
23 temmuz 2003 de saat 11'e dogru tarafima; yaklasik 2,5 saat once (tam saati 07:56) denizli'de 5,2 magnitudunde olan depremin olus mekanizmasinin soruldugu sinavdir.
not: once "hocam benim depremden haberim yoktu, cok olen var mi, biliyo musunuz?" demistim. hoca bir seyler derken de cevabimi hazirlamistim. hey gidi, tezimi verdirtmemislerdi *, yarimm kaldiydi o yuksek lisansim.
yüksek lisans yapmak isteyen kişilerin girmek istedikleri bölümün akademisyen üyeleri tarafından bir nevi sorgulanması.* kimi üniversiteler ek olarak sınav da yaparlar.* bölümden bölüme, üniversiteden üniversiteye ve eğer ki kendi okulunuzdaki okuduğunuz bölümde giriyorsanız mülakata çok farklılıklar gösterir. açıkçası kimi mülakatlarda ''laylaylom'' tarzında bir tek çayınız eksik bir şekilde geçerken, kimisinde ise ''şu teorem nasıldı anlat bakalım?... bıdı bıdı bıdı...'' soruları eşliğinde soğuk terler dökebilirsiniz..