alınan kararlara göre; org. ışık koşaner genelkurmay başkanlığı'na, org. erdal ceylanoğlu kara kuvvetleri komutanlığı'na, org. hayri kıvrıkoğlu 1. ordu komutanlığı'na, org. nusret taşdeler ise ege ordu komutanlığı'na getirildi.
son dakika itibariyle son bulan krizdir.genelkurmay başkanlığı'na orgeneral işık koşaner, kara kuvvetleri komutanlığı'na orgeneral erdal ceylanoğlu, 1. ordu komutanlığı'na hayri kıvrıkoğlu atanmıştır.vatan millet için hayırlı uğurlu olsun...
Atanan ya da atanamayan personelin aslında kim olduklarını bilmiyoruz. o bakımdan bu şuranın halka yansıtılması çok gereksizdir.
ancak gündem de olduğu için yorum: Devletin bütün kurumlarında olduğu gibi tsk'da da geleneklere göre değil de yasa ve kurallara göre hareket edilir ise, kimse üzülmez. Her kurum kendi içesinde özerk olacak ve hazırladıkları atama listelerini emri vaki yapacak ise, başbakana ya da cumhurbaşkanına ne ihtiyaç vardır. o zaman bu gelenek devletin bütün kurumlarının da hakkı olmalıdır. böyle bu durum devlet olma mantığına aykırı olduğu için her kurum yasaya uymalıdır.
gelenekleri ve geçmiş siyasetleri sürekli öen çıkarıp, yasakçı tavır uygulamak memleketi ileri götürmez.
şu ana kadar komuta kademesinin iki kadrosuna atama yapılayamayan yaş. bonus olarak bir emeklilik kararı etti üç boş kadro. gönlümden geçen üç isim hasan cemal, cengiz çandar ve mümtaz'er türköne. hasan'ım dededen torpilli. cengiz'imin filistin tecrübesi var. mümtaz abimiz orduyu lağv ederek cemaate uygun bir yapı oluşturur belki bodrum paşasını başa geçirir.
bu krizden darbe taraftarı laik cepheye ekmek çıkmaz.Boşuna hayal kurmayın.Benim favorim Kuyucu Murat paşadır ve erkanı harbiye reisi olsun derim.Paşa gönlüm öyle uygun gördü.
teamüllerin çöpe gittiği şuradır, zaten şura asker tarafında yapılır sivil tarafın şuralık işi yoktur onlar sadece "ver bakiim ne yaptın, hımmm... cık olmamış olmaz olamaz imkansız" demişlerdir.ülkeyi sivillerinmi yönetmesi gerektiğinin sonucunda belli olacağı(uzan vadede) yada şuan ülkeyi sivillerinmi yönettiğinin ispatı olabilecek güncel mesele.içinde vatan millet sevgisi barındıran her vatandaş bende dahil askerimizi-ordumuzu sever sayarız hepsi emek verirler bir değer taşırlar lakin bu onlara heristediklerini yapma yetkisi vermez herkes duracağı yeri bilmelidir, birde soruyorum bu değerli paşalarımız engin tecrubelerini sivil hayatlarında ne kadar kullanıyorlar mecliste şuan asker kökenli general rutbesinde falan olan kaç kişi vardır? ben isterimki savunma bakanları hep bu kişilerden çıksın.
akp denen şeriatçı partinin türkiye'yi islam cumhuriyeti haline getirme planları bir yana bırakılırsa türkiye'de devletin orduyu değil ordunun devleti yönettiğini gösteren şura olmuştur.
ülkede ne kadar antidemokratik olursa olsun bir meclis ve bundan çıkan bir hükümet var, evet bu faşist bir hükümet. ve bu hükümetin istediği gibi komutan ataması yapma yetkisi vardır. istediğini emekli eder istediğine rütbe verir, genelkurmay başkanı veya kuvvet komutanı yapar.
ancak türkiye'de tsk yıllar yılı öylesine kutsallaştırıldı öylesine devletin üstünde görüldü ki bu seçilmiş hükümet istediği gibi atama yapamıyor, tsk sanki herhangi bir devlet kurumu değilmiş gibi davranılıyor. akp'den nefret ediyorum, bu partinin türkiye'yi faşist bir islam cumhuriyetine götürdüğünü biliyorum, bu son olayların akp'nin orduyu mat etme eylemi olduğunun farkındayım.
ancak akp devletin tepesine gökten zembille inmedi arkadaşlar. devletin ordusunu gökten inip devleti ele geçiren birileri şekillendirmiyor. akp bugün ne olursa olsun seçilmiş hükümettir ve seçilmiş hükümet tsk'nın üstüdür, amiridir. tsk seçilmiş hükümetin emirlerini yerine getirmeye mecburdur.
bu son yaş olayını, tsk içersindeki subayların artık kendilerine çeki düzen vermeleri için bir fırsat olarak görüyorum. hiçbir özel tarafları olmadığını görmeleri gerekli. ordunun hiçbir kutsal tarafı olmadığı anlaşılmalı. ordu dokunulmaz olmamalı bu kadar.
geçmişi 60 yıl olmayan adamların 2000+ yıllık türk ordusu'nun geleneklerini hiçe saymaya çalışması ve babasının çiftliği gibi yönetmeye çalışmasının sonucunda çıkmaza girmiştir.
asker ocağı kıçı boklu bakanlık değildir. canınız istediği gibi terfi dağıtamazsınız. yasal olarak buna hakkınız olması bunu yapabileceğiniz anlamına gelmez.
yapmaya kalkarsanız atilla ışık'ın ardından gider binlerce subay. bu da ortalığı karıştıranlara kapak olur.
tüm askerlerin amiri hükümet ve onun başı olan başbakandır. istediği yere uygun gördüğü asker memuru hiçbir şuraya vs. sormadan cumhurbaşkanı onayıyla atama yetkisi hukuken vardır. önemli olan başbakanın bu noktaya kadar gelip gelmeyeceğizir. direnenlere kapıyı gösterse beyhude darbe yapmaya kalkışmak dışında ellerinden birşey gelmez. makatınızdan yorum yaparsanız siz zorda kalırsınız.
an itibariyle recep tayyip erdoğan'ın kursağında kalmıştır.
askeriye'yi kıçı tezekli bakanlık zanneden tayyip efendi atilla ışık'ı atamak istemiştir, görece gelmesi gereken hasan ığsız'ın yerine. atilla ışık emekliliğini isteyerek mevkî için kıblesini değiştirenlere onur ve görev bilinci dersi vermiştir.
şu anda kara kuvvetleri komutanlığı'na atanabilecek orgenerâl kalmamıştır. tayyiban s.s. kuralına göre hasan ığsız'ı atayacak ya da 30 ağustos'ta daha büyük bir kriz çıkartacaktır.
not: tayyip kesinlikle kriz çıkartacak; ters propagandaya başlayacak ve bu olayı referandumda kullanmaya kalkacaktır. ama bu sefer olay "göreve getirmek istediği adamın o görevi kabûl etmemesi" olduğu için yiyen salak sayısı bir hâyli azalacaktır.
siyasetin ekseninin askerlerden çıkıp sivillere geçmeye başladığını gösteren bir şura olmaktadır. bir milat sayılabilir... siyasette sivillik makbuldür; cephede askerlik... sonuç olarak, iyi olmaktadır...
bu gerilim ve direnme tiyatrosu çok uzarsa çok uzarsa "başbakan tüm silahlı kuvvetler mensuplarının amiridir. hazmedemeyen istifa eder gider, yerine de yeni biri hemen atanır." kuralı uygulanır ve herkes buna uyar. ilgili kanunlar bu yöndedir, hukukun gereği de budur. birkaç general kendi planladıklarından önce giderse de orduya birşey olmaz merak etmeyin. teamül yöntemi de askeri memurların kendi kendilerini yönetmeleri ve siyasi iradeye hesap vermemeleri için uydurulmuş bir konudur. yasalarda yeri yoktur.
gelişmiş birçok ülkenin aksine askeri siyaset çizgisinden kurtulamamıs ülkemizde her toplantısı gündeme oturan Yaş'ın söylenilenlere göre en krizli geçen toplantısıdır.
başbakanın dediğim dedik öttürdüğüm düdük dediği şura. uzlaşma her iki tarafın da tavizler vermesiyle olur diye öğretmişlerdi bize sanki.. ayrıca mahkemeden itirazlara sonuç gelene kadar neden ertelenmemiştir bu şura? ya da neden çamur at izi kalsın olayına hala prim verilmektedir? askerin geleneğine burun sokulmayıp onu siyasete alet etmeden neden atamalar yapılmamıştır, atamalar yapılıp mahkeme haklarında suçludur hükmü verdikten sonra görevlerinden alınmaları çok mu zordur? hayır değildir bildiğim kadarıyla 3 veya 4 imzaya bakmaktadır.. oysa ekonomik kriz de teğet geçmiştir bizi bir tehlike yoktur yani mürekkep fiyatlarında ama neyse.. biz bilmeyiz tabi beyimiz büyüğümüz daha iyi bilir..
bu şura akp nin 3.kez iktidara gelmesi için tayyip erdoğan ve ilker başbuğ tarafından organize edilmiştir. tıpkı 27 nisan muhtırası gibi. göreceksiniz gandi kemal 3 sene sonra ne olup bittiğini açıklayacak, başbuğun yargılanması için gerekli çalışmaları yapacaktır.
