sayın sözlük sakinleri zuleyha nin yusuf u isimli yazarla hiçbir alakam yoktur. kendisini tanımam etmem. hani sübhaneke'yi neden ters okumayı tercih etmiş bilmiyorum ama umrumda da değil.
söz konusu yazarın entry sayısı arttıkça benim de özel mesaj sayım artar oldu. vay züleyha bu kim, vay züleyha enişte mi geldi.
yok arkadaşlar, alakam yok.
yazar kişisi adını değiştirmiş. biraz zorla değiştirttik gibi oldu ama neyysee.
çok güzel insan kendisi. ayrıca çok misafirperver. şans eseri biraz konuşma imkanım oldu ve samimiyeti çok hoşuma gitti. geçte olsa hoş geldin. yazıların ve samimiyetin daim olsun.
sözlükte her gün entryleri takip edilesi yazar. günde 1 2 tane yazıyor ama olsun.
bu arada laf aramızda tavla turnuvasında karşılaşmak istiyorum ama o kadar mükemmel ki kesin kaybedeceğim. biliyorum. olsun. ona yenilmek de güzel olur kanaatindeyim.
Gül-istan-bul kokuyu! istanbul gülümsesin,
ne kadar solsa rengin bülbüle kırmızısın,
heybesi gül tohumu münzevî âşık benim,
sen şehrengiz güzeli, sen şâirân kızısın,
elim var ellerinde, fermansız şehzâdenim,
Gül istanbul kokulu, gülüm istanbul sesin.
Lâledân bildim seni, sen yine gül-istan-bul,
ayrılık bahçesinde bülbül gibi ağla/yan,
fetih müjdeli diye gül/süz adın bak yarım,
muammâ yalnızlığı talihime bağla/yan,
yazmak bana mı düştü, nakkaş mı parmaklarım,
Lâleden bildim seni, yine de gülistanbul.
çok çok çok özel bir yazar. hikayesine beni de ortak etti. dinlemekten anlamaktan mutluluk duydum. aslında mutluluk duydum demek adet olmuş. hiç de mutluluk duymadım. her gün onun hikayesi, benim hikayem bir olup koca bir şamar olup yüzümüze vuruyor. ama çok ortak yönümüz var. aramızda kilometreler olmasına rağmen bam tellerimiz aynı.
ama ben biliyorum, hissediyorum. hakettiği mutluluğu bulacak sonunda. hem de herkesi, geçmişindekileri kıskandırarak.
yazdığı itiraflarla, "bunu sana yazdım" larla, içimi acıtan yazar.
evet o kahvaltıcı sizin kahvaltıcınızdı. karısıyla gitmeye hakkı yoktu. geberebilir.
