beşiktaş'tan ayrılmış ve denizli'nin yolunu tutmuştur.
güle güle koca yusuf, 2008-09 sezonun devre arasında takıma gelen,
sihirli ayaklarıla çifte şampiyonlukta aslan payından kendine en güzelinden rol çalan,
o muhteşem sevinci bize yaşatan yusuf.
acil şifalar dilediğim futbolcudur. bu sene çok aradık onu, çok. iyi bir yusuf bize birkaç puan daha kazandırabilir, şampiyonluk yarışında tutabilirdi, ki geçen sene yaptığı şey de buydu.
kolit hastalığına yakalandığını öğrendiğim geçen sene ki çifte kupalı şampiyonlukta büyük pay sahibi olan futbolcumuz.
kim bilir belki de hastalığı bilinmesine rağmen sırf ahde vefa için sözleşme imzalanmış bile olabilir.
yakalandığı hastalık anladığım kadarıyla ülseratif kolit . kolon kanseri riskini ciddi oranda arttıyor ve ömür boyu devam ediyor . bu hastalık spor yaşamını nasıl etkiler bilmiyorum ama allah acil şifalar versin
19 mart 2010 kasımpaşa beşiktaş maçında gördük ki 2 adım atmaya mecali olmayan adam. ilk 10 dk'ya yetti kondisyonu, o dakikalar içinde de maç boyunca yaptığı tek olumlu işi yapıp, holosko'ya milimetrik bir pas attı. o değilde, bu adam 90 dk sahada kaldı, fabian ernst oyundan çıktı.
türkiyede en rahat çalım atan adamdır... çok beğendiğim bir futbolcudur ancak kondüsyonu artık eskisi gibi değildir ve son yarım saat girdiğinde yalnızca iş yapabilmektedir...
maçın kaderini değiştirecek futbolculardan birisidir. bunu geçen sezonun ikinci yarısında hep beraber görmüştük. en yakın örnek ise 5 şubat 2010 beşiktaş gençlerbirliği maçıdır.
gerçek adı feridun düzağaçtır. futbolu ve şarkıcılığı aynı anda yapabilen nadir insanlardandır*. sahnede gerçek adını yeşil sahalarda da yusuf şimşek ismini kullanmaktadır. nedeni bilinmez. aynı anda konser verip maça çıkabilme yeteneğine sahiptir. futbolda çalımlarıyla sanat hayatında albüm isimleriyle dikkat çeker. uzmanlar bu durumu fight club vakası olarak açıklamaktadırlar.**
sen yusuf gibi oyuncuyu sol çizgiye hapset, orda oynat ondan sonra da kötü diye eleştir. ya arkadaşım basit bir
futbol mantığından yola çıkalım. bir kere sol açık veya sağ açık oynayacak bir adamın fizik kondüsyon, tempo ve
dayanıklılığının yüksek olması lazım. yusuf da bunlar var mı? hayır. bunun sadece yaşla ilgisi yok. yusuf zaten
bu tarz bir oyuncu değil. 20'sinde de bu adam yavaş, durarak oynayan ama ayağındaki topa istediği gibi hükmeden
bir oyuncuydu. şimdi de öyle. doğru yerde, yani ortada forvet arkası ve mümkünse 90 dakika kullanılmazsa çok
daha faydalı olacaktır.
solda oynadığı sürece saçmalamaya devam edecek oyuncu. eğer solda oynamaya devam edecekse solak birisinin buna solla orta açmayı öğretmesi gerekiyor. bu kişi ibrahim üzülmez mi olur, tello mu olur bilemiyorum ama kesinlikle öğretmeleri lazım.
Yeterince hızlı olamadığı için dünya çapında bir star olma şansını kaybetmiş tecrübeli oyuncudur, bu akşamki maçta da bu durum çok açık bir şekilde belli olmuştur.
oyunu yavaşlatıyor gibi eleştirilere maruz kalması düşündürücü. ne yapsın adam, serdar özkan gibi görmeden mi atsın topu. ibo gibi kafasını kaldırmadan orta mı yapsın? ***
15 eylül 2009 beşiktaş manchester united maçı'nda resmen ağlatan adamdır. seyircinin küfürlerini, ters tepkilerini ve acımasız tavırlarını hak eden bir görünümü vardır. iğrenç bir kendine güven bu güvenin kendine getirdiği çalım atma dürtüsü ve çalım atamama sonucunda da götünün inmemesi durumu var bu adamda. yani siz onu yıllarca ıslık çalın, küfürler savurun o bu huyundan vazgeçmez. gider, başka takımlara başka heyecanlara, küçük takımın büyük adamı olmaya gider ama indirmez şu götünü. bir tane adam gibi orta, bir tane adam gibi katkı yok. kaptırdığı hatalı olduğu bir pozisyonun geri dönüşünde gol var. 2 tane de tehlike var. tecrübeyse tecrübe arkadaş. böyle adamlar büyük takımlarda oynamayacak. bırak büyük takımları süper ligde oynamayacak. hadi galatasaray maçında kötüydün, her büyük maçta da kötü olamazsın ya. yazık bir durum söz konusu. acı bir gelecek kendisini beklemekte.
ha bu artislik, bu kurtlar vadisi tavırlarıyla çok iyi bir teknik direktör olur. ama futbolu biraz daha bireysel oynarsa, tenis duvarında futbol oynamaya başlar tek başına.
bazı 15- beyinlerin hala yaşını eleştirdiği beşiktaşlı futbolcu. kendisinin renklilerimize geçen sene golleri ve asistleri mevcuttur. ayrıca 34 yaşındadır; yani roberto carlos'tan iki yaş küçüktür.bu yaşta 2 adamı toplamda 5 kez çalımlıyorsa, dünyanın sözde en iyi sağ bekini kovalayıp korner direğinin dibinde topu kapıp asiste çeviriyorsa, tek başına bir ton maç kurtarıyorsa sen o bükemediğin bileği öpeceksin kardeşim. burda yaşlı yaşlı diye çemkirmekle olmuyor.