almanya´daki türkler adam olsaydı çoktan almanya´da "türk lobisi" kurardık, ben bi ara yeltendim, ulan dedim her biriniz havuza ayda 1 euro atsanız ayda 3 milyon euro para toplamış oluruz, bir yıl sonra kendi başına buyruk bir banka kurarız, demiştim, bi toplantıda...o zaman daha gençtim, kafalar bana döndü herkes "ne diyo lan bu?" şeklinde bana baktı, korktu herifler resmen.
ondan sonra zaten beni o türden toplantılara davet etmemeye başladılar.
türk milleti, nerede olursa olsun, aptal bir millet aga.ne yazık ki böyle bu. bir de türk milleti, belki cephede cesurdur, ama masa başında korkak, aga. çok korkak bir millet.
amerika´da yahudi lobisi böyle kuruldu. adamlar resmen el altından amerika´yı dolayısıyla da dünyayı yönetiyo.
3-5 tane dürüst adama bakar. bir yıl sonra gazete çıkarırsın, tv kanalı kurarsın, sesini duyurursun. bir güç olursun...ancak gelgelelim türk milleti organize olup bir işi becerebilen bir millet diil...
geçmişte bir aralar bunu almanya´da yapmayı harbiden denemiştim, var ya alman arkadaşlarım beni çok desteklemişti, üzücüdür ki bana düşmanlık yapanlar daima türkler olmuştu.
bugünkü dünyada, organize olamazsan, ezilirsin. türklerin ezilme sebebi de organize olamamaları. hem ezilip ağlarlar, hem de tamam ağlama gel birlik olup bişeyler yapalım, diyince korkarlar. buradaki adamlar ne yazık ki böyle.
almanya´da her zaman bir türk lobisi kuracak bir potansiyel var. buradaki türklerde para var. oturup saatlerce kahvede okey oynayacaklarına, kafalarını kaldırıp taşın altına ellerini atsalar, almanya türklere vize uygulamaktan bile vazgeçer.
amerika yahudilere niye vize uygulamıyo- evet- çünkü adamın -lobinin uçak şirketi var, gazeteleri var, bankası var, lobiye ait süpermarket zinciri var...hristiyan amerikalılar buna kızıyolar, ama hiçbi şey yapamıyolar, çünkü herifler vergilerini veriyolar. açık vermiyolar.
aynı şeyi almanya´da yapmak istedim, ama başarılı olamadım. bizim türkler engellediler beni.
Trenle 3 gün 3 gece yollarda sürünen, dilini, dinini, yolunu, izini bilmedikleri bir coğrafyada gün boyu çalıştıktan sonra barakadan bozma işçi yurtlarında yaşayan, artan ırkçılık olaylarından dolayı kaldıkları işçi yurtları yakılan, bundan dolayı nöbetleşe uyuyan, yıllarca eşinden çocuğundan ayrı yaşamış insanlar.
Çoğunuz ayıplıyorsunuz, hakir görüyorsunuz belki ulan 50 senedir Almanya’da yaşamış iki kelime Almanca öğrenememiş diyorsunuz. Bu ilk gurbetçilerin kursa gidecek sosyal zamanı hiç olmamış ki.
Bu bayram 1968 yılında köln’de dom katedralinde ilk bayram namazını kılan gurbetçi bi adamla tanıştım. Ağladı adam o günleri anlatırken.
Peki sonraki kuşaklar, Almanya’daki tek bir gurbetçi aile Türkiye’de rahatlıkla 3-5 aileye bakıyor desem yalan olmaz. Kardeşine traktör alan, bacanağına dükkan açan, dul bacısı açıkta kalmasın diye ev alan ama bırak verdikleri parayı geri almak 3-5 gün gittikleri bayramlarda bi Güleryüz göremeyen, nerden geldi ki siktir olsa da gene Almanya’ya gitse diye arkasından çekiştirilen adamlar bunlar.
Peki ya en son kuşak, Almanlar tarafından hep dışlanmış, kendi kültüründen kopmuş, Türkçeyi ancak ailesinden öğrendiği şekilde bilen insanlar,
Gucci’den “kayış” aldım.
Zabağınan ekmea Nutella “çaldım” onnan duruyom.
Bugün Almanya’da sanki türkiyedeymiş gibi elini kolunu sallayarak gezebiliyorsan, hastanede doktor, adliyede hakim, karakolda polis türkse, sokakta Türkçe adres sorabileceğin birisini rahatlıkla bulabiliyorsan, Türkiye’de yiyip içebileceğin herşeye Almanya’da da ulaşabiliyorsan bunun en büyük sebebi o çileleri çeken gurbetin o acısını yaşayan güzel insanlar sayesindedir.
hayatımda gördüğüm en omurgasız güruh. bayramda 1 ay gelip orada aldıkları asgari ücretle burada kralcılık oynarlar. kendilerine bahşedilen oy verme yetkisiyle bizim hayatımızı 1000 km. öteden sikerler. iki vatandaşlıktan birini seçmek zorunda kalınca da dışarıyı seçerler. çünkü hepsi götveren. götleri yemez burada yaşamaya.
Oy kullanmamaları gereken kitledir. Avrupa' nın göbeğinde yaşayıp türkiye'de yaşayan insanların kaderi hakkında söz sahibi olamazsın kardeşim.
Senede bir kez izine gelip, avrupa plakalı arabalarıyla gezerken, ooovvv yollar süper olmuş oyum akp ye.
5000 euro ile gelip türkiye de paraları 5' e katlanınca, ooovv türkiye çok ucuz oyum akp ye.
Hadi ordan.
Edit: türkiye' yi ve türkleri düşünen bir türk olarak oy kullanmadım.
Yaptığım iş sebebiyle hemen hemen her gün muhatap olduğum insanlardır. Geneli saygılı ve terbiyelidir ancak saygısız ve görgüsüz olanların sayısı da azımsanamaz.
Hem yaşadığı ülkenin hem de kendi öz kültürünü bilen bir insandır.
Türk kültürünü yabancılara tanıtıp sevdirmeye ve türklerin 'barbar' olmadıklarını kanıtlamaya ant içmiştir.
Başka ülkeye gidip kendi ülkelerini aşağılarlar genelde. Makina kafa tv programına katılıp ülkesini aşağılayan berna yıldız gibi. Eleştiriyorsan gömme ablacım, yapıcı ol.
türkiyenin güzelliklerinden mahrum kalan insanlardır. ayrıca türkiyeye ziyaret için geldikleri zaman herkes tarafından bok gibi parası var gözüyle bakılan insanlardır. genelde yurtdısında kalarak öz benliklerini yitirmişlerdir.
laleli esnafı tabir edilen insanların gölgesinde önyargı ile yaklaşılan insanlardır. türk olduğunu hemen söyleme şeklinde aldıkları tavsiyeleri dinlemezler ve ilk başlarda herkes mesafe ile yaklaşır ama yakın zamanda bir türk'ün o şekilde olmadığını gösterir ve sevilen bir kişi olursunuz.
malesef çoğu ülkede bizi deveye biniyoruz zannediyorlar. ve bunun ilk suçlusu turizm bakanlığıdır. nerdeyse her ülke de büroları var. fakat o bürolarda çalışanlar sadece çay içmek ve ücretsiz internet kullanmak için orda bulunuyorlar. bunun sonucunda ise milyonlarca ilan, afiş ve tanıtım filmi çöpe gidiyor.
ama yurtdışında yaşan türkleri tanımlayacak en güzide gerçek, memleketi her geçen gün daha çok özledikleridir. ve buralarda ne kadar arkadaşları olsa bile bir türk ile sözlükte selamlaşmanın yerini tutmadığıdır.