güzel oluyor. o türkiye'nin verdiği bunalım moddan çıkıyorsunuz. özellikle ilk gittiğinizde sokaklarda boş boş gezmek bile sizi mutlu ediyor. lakin benim gibi iş için yurtdışındaysanız yıllardır, o zaman değişiyor işler. türkiye'de sıradan gördüğünüz şeylere özleminiz dağ gibi büyüyor. en basitinden yemekler, şehir, aile-dost vs..
Daha önce dört kez yaptığım eylem. Öyle Almanya, Fransa, italya'ya gitmedim tabi. Bosna, Kosova, Irak ve Gürcistan'a gittim. O yüzden şöyle medeniler böyle uygarlar muhabbetine giremeyeceğim.
Tek şaşırdığım şey aynı gökyüzünün altında aynı dünyaya ayak basan aynı biyolojik donanıma sahip insanların nasıl bu kadar görüşsel farklılıkları olabildiği. Sahi çok mu zordu bir çiçeği dalında sevebilmek? Karşındakine gülümsemek kanını emmekten daha zor birşey miydi? Ne ara böyle olduk.
vize uygulamayan, yakın yerlere sıklıkla yapılabilir. thy 2-3 ayda bir şuraya buraya gidiş geliş 99 euro diye kampanya yapıyor. bir gittiğin ülkenin duty free sinden bir de türkiyedeki duty free den iki şişe 25 yıllık chivas alsan bilet kendini karşılıyor. iyice mantıklı hale geldi.
en güzel yeniliktir. bilinmezlik duygusu içinde, heryerde anlamadıgın sözcükleri duymak, anlamaya çalışmak..
kalabalıgın içinde kaybolmak, kendini unutmak.. bilmiyorum işte, güzel şey.
yalnız olmanın ayrı bir tadı vardır ayrıca. daha detaylı daha ilgili bakar, daha çok farklılık yakalarsınız...
ve insanların çeşitliliği sizi farklı bir dünyaya sürükler.
