Aşağıdaki video'yu izleyene kadar "ahe mala bak ehe ehe..." diye okuyordum tivitlerini. Ancak izledikten sonra bi durdum, "Ne yapıyorum lan ben" dedim kendi kendime, "Resmen zihinsel engelli bir adamın engeliyle dalga geçiyorum" dedim ve üzüldüm.
Bi de stand up mı yapıyomuş neymiş, ilk fırsatta gidicem yazık destek olalım.
Ayrıca kolunda türkiye'nin koordinatları dövmesi de olduğunu alem fm deki programından öğrendim bugün, o burnunun ucunda sesi neşeli oluşu beni benden alırdı bu adamın yaş ilerledikçe bir ağır konulara değiniyor efenim. özlemişim ama iyi oldu program yaptığını öğrendiğim.
sanırsam kolunda ki imagine dövmesinin altında black şarkı sözleri yazar.
sırf bu özelliğinden ötürü dahi sevilen insan.ama bakmayın siz benim takıntılarıma,
radyo programı vaaar,stand up'ı vaaar. var da var.
iyi oyuncu, iyi sunucu,. iyi insan.
seviyoruz.
defne joy fosterın ölümünden sonra yapmacık gözyaşı dökmeyen yegane arkadaştır. hıçkıra hıçkıra ağlamıştı. işte bu adam, bu tarz adam benim arkadaşım olsun dediğim adamdır.
bir açık hava konserinde sunucu iken sahne alacak şarkıcının geç gelmesi üzerine sabrı taşan kalabalığı sakinleştirirken yüzünün tam ortasına su şişesi atılmış ama soğuk kanlılığını koruyarak şişe atacak başkaları da varsa o tarafa yüzümü döneyim diyebilmiş sabırlı kişilik.
--spoiler--
-kafamda böcekler var-
defne "joy"
çok insanla tanıştım. çoğunu unuttum çoktan. onlar da beni unutmuştur eminim. kızmam hiçbirine. alınmam. üstüme almam.
hayat çok hızlı bir tren gibi. senin camından baktığın çok hızlı bir tren. ne çok şey görürsün o camdan. ne azını hatırlarsın.
seninle tanıştığım günü hatırlıyorum mesela.
bilindik, alıştığımız "tanışmalar"a benzemediğini hatırlıyorum. bir "buluşma" gibiydi daha çok. bir "kavuşma". beni, benim seni sevdiğim kadar sevdiğini gördüğümde çok rahatlamıştım. çok korkmuştum beni sevmiyorsundur diye.
dokunurdu öyle olsaydı.
senin beni seviyor olman lazımdı.
i̇nsan yaşarken hep bir "aferin" arar ya, toplar ya bulduklarını. senin beni sevmen benim "aferin"imdi.
neden sevdiğini bimiyorsan gerçektir o.
başka çaren yoksa eğer, sevmekten başka çaren yoksa gerçektir.
ben bilmiyordum neden seni sevdiğimi.
"başka" türlü bir kızdın sen. "i am a virgin, but this is a very old t-shirt" yazan bir tişörtün vardı.
çok iyi yemek yapardın. zetinyağlı fasulyeni hatırlıyorum.
beslemeyi severdin. misafiri severdin.
sıkılınca "sıkıldım.git biraz." derdin.
ben de giderdim. bazen sen söylemeden anlardım, giderdim. ayakkabılarımı giyerken ben, sen bana bakar, gülümserdin.
çok yan yana uyuduk. hiç sevişmedik. kimseyi de inadıramadık.
zaten bir müddet sonra inandırmaya da uğraşmadık.
yan yana uyumaya devam ettik.
kızardın bana.
"oğlum sen salaksın.sen salak mısın? niye böylesin?" diye azarlardın.
"peki sen niye böylesin?" dediğimde, susardın.
ben çok özlerim seni defne! çok !
uyandığımda öldüğünü duyacağımı bilseydim, uyanmazdım.
bir daha yatsam, uyusam?
sen dönene kadar uyanmasam?
ağlamadım ilk duyduğumda, defne.
ama bak...
şimdi ağlıyorum
--spoiler--
sözlüklere tepki göstermekte haklı olduğunu düşündüğüm insandır. yunus günçe'nin her insan gibi eleştirilebilecek yüzlerce yönünün olduğunun ben de farkındayım ama isminizin altına kim olduğunu, ne olduğunu, ismini cismini bile bilmediğiniz insanların -çoğu zaman- akıllarına estikleri şekilde saçmalamaları insanı önce bir noluyoruz lan konumuna, ordan da görünmez olacak kadar güçlü bir düşmanla savaşma psikolojisine sokuyor.
sana bir ithamda bulunuyorlar ama ağzını açıp a bile diyemiyorsun. zeki veya aptal olman da önemli değil çünkü zekaları tartamıyorsun ve sadece gülüp geçmek zorunda kalıyorsun. bütün sözlükler şöyledir böyledir diyince de doğal olarak salak konumuna düşüyorsun.
söylenen ne olursa dostça söylenmiyorsa insanın bunun arkasında kasıt araması normal. sinirlenmesi de gayet normal.
sözlüklere adeta nefret kusan kişi,''hakkımda bir sürü doğru olmayan şey yazılmış,bu sözlük yazarları hep böyle nick arkasına gizleniyorlar,adam gibi karşıma çıkıp söyleyemiyorlar yüzüme'' diyen insandır.
nickin yerine isim geçse ne olur,bir kişi,iki kişi yalan yanlış söylese bile diğerleride söyleyecek diye bir kural yok,demek ki ortada bir şeyler var ki insanlar bu şekilde konuşuyor.
ha ben eleştiriyormuyum,hayır eleştirmiyorum çünkü yaptığı herhangi eleştirilecek bir davranışını görmedim,ancak söylenen bu tür sözleri de ona hiç yakıştıramamışımdır..
ayrıca yapılan bu eleştiriler de,bu insanın yakışıklı olduğu gerçeğini de değiştirmez.