hasta olanlar yunan askerlerinin ülkeyi sessiz sedasız masum bir şekilde terkettiğini düşünenlerdir.
o günleri yaşananlara bizzat şahit olan dedemden dinleme şansım oldu. böyle bir şansı olmayanlar da yunan askerleri ve rumlar tarafından terkedilirken yakılan ve yıkılan yerlerin fotoğraflarını, savaş sırasında türklere yaptıkları işkence ve katliamlarla ilgili belgeleri arşivlerden bulabilirler.
Nereye çekiliyormuş yunanlar ? Adamlar hala ege'de eski yunan medeniyetini kurma peşindeydi be nereye çekiliyorlardı ? Venizelos izmir'e gelip gazetecilerle yaptığı bir röpörtajda bir dahaki röpörtajı ankara'da vereceğim demedi mi ?
Övünürüm tabi. Övünmeyen haindir. Net.
Ortalığı karıştırmaya çalışan kürtçü yazarların doluştuğu başlık.
tamam savasi kazanmis olabilirsin ama adamlar zaten ulkeyi terkediyormus, neden boyle bir baski politikasi uygulandi anlamiyorum. turklerin hosgorulu olduklarini sanmistim. denize kadar kovalamanin anlami ne yani ?
Atatürk Milli mücadele ve Kurtuluş savaşı planlarına ta 8 yıl önce Çanakkale de savaşırken yapmıştır!
Zamanı gelince de bilinçli olarak düşmanın ta Türkiye'nin içlerine, Anadolu'nun en derinine yani Kurtların tam inine girmesini bilinçli olarak beklemiştir!
geri zekalı Yunanlı da ingilizin gazı ile elinde Yunan bayrağı, Rakıyı fazla kaçırıp nara ata ata kurdu arayan keçi gibi "lan biz kurdun ta inine giriyoruz" demeden, "biz Yunanistan'dan 500-800 KM kadar uzaklaştık, bize mermi, erzak, lojistik nasıl gelecek" demeden mal gibi şarkı Türkü Kurdun yuvasına girmiştir!
Beklenilen yere gelindiğinde Başbuğ Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK'ün "Ordular ilk hedefiniz Akdeniz" (Ege diye bir yer yoktur, ingiliz'in kakalamasıdır, Orası da Akdenizdir) emri vermesi ile koca ordu bizon sürülerine dalan aç kurt sürüleri gibi Yunanlılara dalmıştır!
Ta ki Atatürk'e kadar, Türklükten iyice uzaklaşmış Osmanlı savaş biçiminde de 2000 yılı aşkındır kullanılan Türk savaş stratejisi olan taarruz ve saldırı yapmak yerine, son 300 Yıl boyunca Romalılar gibi savunma vb. savaş mantığına girip her şeyi kaybetmiştir!
Bu 2000 yılı aşkın Türk taarruz kültürü ilk kez Çanakkale de Atatürk'ün meydana çıkması ile başlamış, tarihin en büyük taarruzlarından biri de Kurtuluş savaşında yapılmıştır!
Taarruz emrini alan Ordu Yunan ordusu ile aralıksız şekilde çatışarak 14 gün gibi bir sürede 450 KM üzeri yol kat etmiş, bu yol boyunca her yeri tekrar geri almış, izmir'e girerek Yunanlıları vs. mecazi anlamda değil ciddi ciddi denize dökmüştür!
Yunanistan ordusu 224.996 asker, Türk ordusu 207.941 askerdir. Yunan tarafı Türk tarafın 10 katı kadar kayıp vermiştir!
Günümüzde dahi modern bir ordu hiç savaşmadan, modern ulaşım imkanları ile dahi 11 günde 400 KM kadar ancak ilerleye bilir!
Ki o gün at üstünde savaşan Türk ordusu bir de tarihin en büyün savaşlarından birini verip, her bir metrede göğüs göğüse çarpışarak 400 KM yol kat etmiştir!
işin diğer bir enteresan yanı ise Başkomutanlık Meydan Muharebesi """26 Ağustos 1922""" tarihinde Afyonkarahisar - Kocatepe'de başlayan Büyük Taarruz ile açılmış ve 9 Eylül 1922'de Türk Ordu'sunun izmir'e girmesiyle sonuçlanmıştır.
Bundan tam Selçuklu/Türk orduları """26 Ağustos 1071""" tarihinde Roma (Bizans) ordularına taarruz ederek tarihin gördüğü en büyük ve başarılı savaşlardan biri olan Malazgirt Meydan Muharebesini kazanarak adını tarihe yazdırmıştır!
Yani Türkler 1071'de Anadolu'da madara ettiği Romalıların (Bizanslılar) torunlarını 851 yıl sonra tekrar madara ederek bu olayı dünya savaş tarihine en büyük başarılardan biri olarak yazdırmıştır!
avrupada yaşayan insan sayısı 41 milyon sadece türkiyede yaşayan türk sayısı 79.486.447 kişi bunun yarısı 39.8 milyon erkek yapıyorsa yaşlıları çocukları listeden çıkarırsak 28 milyon erkek kalır 5 milyon erkegi ülke savunmasına bıraksak 23 milyon türk askeri yapar elemanlar haçlı ordusu kursa bile bir sike yaramaz buda demek oluyorki tekrar viyananın kapılarını zorlarız demektir.
kafadan yapılmış bir hesaptır avrupayı tükürügümüz ile bogacak güçteyiz allaha şükür kendi silahımızı tankımızı roketimizi tüfegimizi üretiyoruz artık.
Zamanında memleket insanlarının anasının bacısının namusuna, malına mulkune goz dikmis yunanlı kardeslerinin denize dokulup ebelerinin sikilmesine dayanamayan insan soylemidir.
kabul edilebilir önermedir.
gerçekte biz hepimiz bir kardeş gibi yaşamalıyız. insana yakışan budur. kimse kimseyi toprağından edemez. bu her şeyden önce ayıptır. anadolu türkten önce yunan toprağıdır. dökmek kelimesi yanlıştır. bunun adı kovmaktır. bir başkasının evini gasp etmektir. öte yandan bu durum hemen her millet için geçerlidir. insana yakışan kim olursa olsun kardeş yaşamanın yolunu bulmaktır. ben yunanlıları ermenileri rumları yahudileri kendim gibi seviyorum. çünkü sadece insanlar. hikaye bu kadar basittir. insanlık bunu ancak gerçekten anladığı zaman bir yere gelecektir. aksi taktirde ırkçılık ve dinlerin faşizmiyle de yok olmaya devam edecektir.
siz ! buna karşı koyanlar... şu anda aç ve açık susuz ve bitap halde duran suriyeli 5 yaşındaki kız çocuğuna anne ve babasının neden öldüğünü açıklayabilecek durumda değilsiniz. gerçekte asla olmadınız. bu sebeple artık sadece susun !