krizden çıkış yolu olarak bunu görüyorlarsa kendilerine yazık ediyorlar denilen sahiplenmedir.
tamam o coğrafya pontus rum tarihi barındırıyor da sahiplenmenin de bi sınırı var yahu.
akıllara değişik fikirler getirir.
bence halk olarak tüm türkiye'de iğrenç bi dans çıkarıp yüzyıllık geleneğimiz olduğunu iddia edelim. Sonra yemek olarak tatlı tuzlu ne bulursak yumurtaya reçek, ete bal karıştırıp bu da geleneğimiz yunanlular çalmak istiyor diyelim. Bi 100 yıl böyle uğraşırsak bu adamları trolleyip boktan geleneklere sahip olmalarını sağlayabiliriz.
kimbilir bu gazla yakında rte'yi de sahiplenirler ne de olsa o da onlardan.Evet gerçekten güneysu ilçesi yani potamya çok eskiden beri rum köyüdür osmanlı bölgeyi fethettiğinde suya sabuna dokunmamış halkı serbest bırakmış bir kısmı da müslüman olmuştur daha sonra hristiyan olanları mübadeleyle yunanistana gitse de müslüman olanlar türk görüntüsü altında güneysuda kalmaya devam etmiş kurtuluş savaşının hemen sonrasında şeyh said ayaklanmasını da fırsat bilerek büyük bir kısmı ayaklanmış vergi vermeyi reddetmiştir ancak bu uzun sürmemiş hamidiye zırhlısı ayaklanan güneysu istikametini topa tutarak ahaliyi bu düşünceden vazgeçirtmiştir.Evet rte'nin köklerinin dayandığı yer işte bu bölge.Zaten rte hiçbir zaman türklüğü kabul etmediği gibi türk olmayı adeta bir küfür olarak görmektedir.Kimbilir Kıbrıs ve Batı Trakya meselelerine arka çıkmaması ve ülkeyi yönettiği yıllar boyu yunanistanı kırıcı hiç bir faaliyette bulunmaması da bu kökünün verdiği bir durum olsa gerek.Belki yalan diyenler olabilir ama bi zahmet olayların perde arkasına bakıp durumu at gözlükleriyle yahut ezber konuşarak değil delilleriyle araştırarak baksınlar.O zaman tarihin gerçekleri yüzümüze bir kez daha çarpacaktır.
yakında çiftetelliyide sahipleneceklerini düşündüren hadisedir.
"çiftetelliyi türkler bizden çaldı, biz oksijenle kafa yapıp kollarımızı yana doğru açardık kuş misali, ordan geldi bu oyun." demeleri yakındır diye düşündürür.
geçen akşam kanal de de bir yunan filmi yayınlandı aşk rehberi adında. filmde yunanistanı geziyorlar , aa o da ne rehebr götürüyor, bizim karagöz ile hacivat, sonra bizim dolmalar onların yemeğiymiş, oyunları sonra tatlılar aklıma gelemdi daha biçok şey vardı bak.
istedikleri kadar sahiplensinler hatta istedikleri yerden tescil ettirsinler kolbastı bu toprakların oyunudur. bu milletin ortak ürünüdür kolbastı bunu biz biliyoruz avrupalı bilmese ne olur. Yeter ki biz bunu unutmayalım veya unutturmayalım.