yumuşamak

entry4 galeri0
    1.
  1. 1 . Sertliği kalmamak, yumuşak duruma gelmek.
    2 . mecaz Öfkesi, kızgınlığı, inadı geçmek:
    "Kurt Hoca şimdi yumuşamış, el pençe divan duruyordu."- Ö. Seyfettin.
    [tdk]
    0 ...
  2. 2.
  3. ibne gibin puşt gibin bir şey.
    (bkz: faşo)
    (bkz: davaro)
    1 ...
  4. 3.
  5. bir delikanlıya "ne oldu yigen yumuşadınmı" şeklinde kullanıldığı vakit gururunu incitebilecek bir kelime.
    1 ...
  6. 4.
© 2025 uludağ sözlük