Yusuf üçlemesinin ilk filmi.
Hakkında yapılan yorumlardan dolayı yıllarca aşırı sıkıcı bir film olduğunu düşünmüştüm. Açılış sahnesinde teyzenin 3 dk boyunca yürüyüşü de bunu kanıtlar nitelikteydi ama devamında hiç de öyle olmadığını gördüm. Yakın zamanda izlediğim en iyi filmdi. Birkaç gün öncesinde tesadüfen filmin çekildiği yerlerde bulunmuş olmam sebebiyle daha fazla etkilenmiş olabilirim ama bence 8/10 luk bir film.
Yurt zamanlarımdan gelişti o kokuya karşı olan mide bulantım. Sabahları, tüm yemekhane kesif bir yumurta kokusuyla dolar ve ben kendimi hızla dışarı atardım.
Eşşeeek kadar kadın oldum hala sevmem, iğrenirim o kokudan, misafirlerimE kahvaltıda yumurta ikram etmem mesela.
Hani çok ısrar ederlerse yapar, sofrayı onlara toplatırım. Bulaşıkları da onlar yıkar, elimi sürmem.
Evet var böyle bir gıcıklığım...
soğanlı yumurta olursa on numaradır ama az önce denediğim çeşidi benim gibi deli yemek seçen bir adamı bile etkiledi.
Soğanlı, ton balıklı yumurta.
Tarifini de vereyim ama zehirlenirseniz karışmam:
Büyük bir soğanın yarısını ince ince kıyıyoruz.
Tereyağı ile hazırladığımız soğanları kavuruyoruz.
Soğanlar pembeleşince göz kararı ton balığı ekliyoruz.
Soğanlar iyice suyunu çekince dört yumurta kırıyoruz.
Karıştırarak güzelce pişiriyoruz.
Ben tuz sevdiğimden şu kadar, bu kadar muhabbeti yapmıyorum. Damak tadınıza göre atın işte.
Not: zehirlenir de ölmezsem bu entry kendi kendini imha edecektir.
Tavuklardan çıkanlar ve döllenmiş olanlar pişme süresine ve derecesine göre ikiye ayrılırlar. Ya her şey hızlı gelişir haşlanmış yumurta olur ya da yavaşça pişirilir civciv olur. Öyle ya da böyle her yumurta eşit yumurtlanır. Onları birbirinden ayıran sizin onlara nasıl davrandığınızdır.
Her sabah kahvaltı'da ölçüsünü kaçırmadan iki adet tükettiğim protein deposudur. Herkese tavsiye ederim fakat kimi arkadaşların bağırsakların'da ve karın boşlukların'da distansiyon'a sebep olur.