pişirmesi biraz zahmetli olan fakat kıvamı tutturulduğunda üstün bir lezzete ulaşan çorba. işin püf noktası çorba kaynayana kadar karıştırmayı hiç bırakmamak ve kaynamadan önce tencereye asla tuz atmamaktır. kaynadıktan sonra genellikle bir avuç pirinç ilave edilir ki bunun yerine bir avuç erişte ya da bulgur kullanmakta mümkün (ikisi de acayip yakışıyor). tencerenin altını kapatmaya yakın kızgın yağda kızartılmış nane ve az miktar pul biber (miktarı çok olursa naneyi karartabiliyor) ilave etmek ise mecburi gibi bir şeydir.
nefret ediyorum kendisinden. tiksiniyorum. yahu sen çorbasın. soğuk içilmek ne demek? çorba dediğin sıcak içilir. içi ısıtır. hatta bazen sırf insanın içini ısıtsın diye içilir. ama bu soğuk da içiliyormuş sıcak da. yok efendim. tarafını belli etsin önce.
