hayır kim nefret etmez ki yoğurt suyu yahut sulu yoğurt denilen o iğrenç şeyden.
tamam yoğurt çok güze bir şeydir bende baya çok seven ve bol tüketen biriyimdir. ayran da o şekilde. Her yemekte içerim. Bir nevi yoğurt gurmesi de denebilir bana.
lakin ne yoğurt ne de ayran olabilmiş arafta kalan o yoğurtumsu sulu şey kadar tiksindirici bir şey daha olamaz hayatta. Hayır arkadaşım ayran olucaksan ayran ol içelim yok ben yoğurdum diyosan da akıllı ol insan gibi davran sulanma biz de yiyelim. Ne lan bu ben her yoğurt aldığımda önce suyunu süzmekten bıktım artık. Süzme yoğurt yiyim diyorum onu da kireç gibi yapıyorlar arkadaş o da feci al duvara sür alçıpan misali.
Uzun yıllar insanlar eti kemikten ayırdı ve tencereye girmeden kemiği çöpe attı.
Son yıllarda ise kemik suyu ve faydaları üzerinde o kadar duruldu ki, kemiğin üzerinde hiç et olmasa bile pişirildi.
Benzer durum balık kılçığı içinde geçerlidir. Avrupa da öğütülüp un haline getirilen balık kılçığı eczanelerde satılmaktadır.
Yoğurt ve suyunu da özel bir tiksinti hali yoksa ayırmamak gerekir.Yoğurt suyunda bol miktarda B-2 vitamini mevcuttur.B2 vitamini eksikliği göz ve ağız kenarlarında çatlamalar ve yaralara neden olur. Yoğurdun suyuna sarı ve yeşilimsi rengi veren Riboflavin (B2) vitaminidir.
Bu konu da google de ufak bir araştırma yeterli olacaktır.
Yoğurdun suyu varsa, bir tabağa alınır. Üzerine de yine aynı yoğurt ilave edilir. Güzelce çırpılır. Makarna ve mantı üzerine dökülebilecek nefis kıvamda ve sağlıklı bir yoğurt elde edilir.
