Ankara tarafından girerseniz büyülenebilirsiniz yüksek yüksek binalar ama Garajı köy Garajı gibidir mecburiyet caddesi vardır kenarda çekirdek yiyerek gelen geçen insanları seyreden gençler görebilirsinizbirde mekdanıs çıkması mekdavut vardır.
dili oldukça hoştur. istanbul'da doğup büyüyen bir yozgatlı olarak konuşmamda bu yozgat ağzına gram rastlanmaz lakin ara sıra anama takılmak için taklit yaparım. nöörüyon bibi? üstündeaa gazah da yığın zolluymuş kele... şeklinde çirkinleşebiliyorum.*
geçen gün uluslararası bekir bozdağ havalimanında indim uçaktan bütün şehir ayaklarımın altındaydı inanılmaz ya gökdelenler yozgat state kulesi bir an new yorka geldim sandım sonra otelime giderken ışıltılı sokaklardan geçtim sokaklarda sevişenler mini etekli kızlar inanılmazdi sonra gece yozgat blues gecelerine aktım içki
su gibi akıyor inanılmaz oradan dogma büyüme yozgatlı sarışın mavi gözlü bir kızı indirdim böyle bir şehir olamaz gerçekten ama maalesef yozgat böyle bir yer değil aklıma sadece eşekler ve yiğitler geliyor.
doğuştan komik tiplerin yaşadığı sıradan konuşmaların bile şiveden dolayı dakikalarca gülmenizi sağladığı, aslında merkez itibari ile gerçek yozgatlıların kalmadığı (bkz: köyden indim şehire), memleket yönetiminde herdönem en çok siyasetçi yetiştiren, bu kadar imkansızlığa rağmen bolca sanatcı, yazar, gazeteci vs. çıkaran, belkide en çok şehit veren, türküleri ile insan evladını ağlatan, yatırımın hemen hemen hiç olmadığı, eğtim düzeyinin yerlerde sürünmesine rağmen müthiş zekaya sahip insanların yaşadığı, aşırı türk ve yozgat milliyetcisi, muhazafakar, yazın şirin, kışın gri üzülenesi bir garip şehir.
devlet eliyle geri bırakılmış yıllarca kaderine terkedilmiş memleketim.
bir kaç yıl öncesinin demiryolları haritasına bakılınca demiryolu yozgata uğramasın teğet geçsin diye nasıl zorlanmış farkedersiniz. Hem kuzey güney hem doğu batı yönünde türkiye'nin tam ortasında ama sırf kindarlıkla cezalandırma dürtüsüyle demiryolunu bile ankara'dan sivas'a gidecek treni yolu daha da uzatıp masrafı katlatarak kayseri'ye doğru güneye indirip sonra sivas'a doğru kuzeye çıkarıp v şeklinde yozgat'a uğratmadan geçirmek cidden devlet adamlığının güzel örneği olsa gerek.
çapanoğlu gibi bir feodale kızıp oranın halkını oranın insanlarını cezalandırmak nasıl bir mantıktır. oranın insanı zaten feodal ağalardan zulüm görürken birde yıllarca devlet tarafından cezalandırılır. Sonra bir kaç götoşta çıkar billur geçer yozgat'la.
gerçi o kadar devlet adamı çıkarmış onlarda topraklarına yeteri kadar gerekli yardımı eli uzatmamıştır. şimdi bir hızlı tren projesi, çorum ve yozgat'a hizmet edecek havalimanı projeleri var ama umarım bunlar hayata geçer.
devletin görmezden gelmesine rağmen yozgat insanı devletini milleti bayrağını sever her şeye rağmen.