karada ve denizde yetişen bir bitkidir. genel olarak rengi yeşil ve yeşilin tonlarıdır. çok çeşitli türleri vardır. karayosunu kadife bir yapıya sahiptir. nemli ve güneç almayan bölgelerde yetişir. ağaç gövdelerinin dip kısımlarında görülebilir. güneşi sevmediği için ağacın kuzeye bakan sırtında bulunur. okullarda coğrafi yön bulma dersinde bu özellik vardır.
deniz yosunları çeşitlidir. karayosunu gibi kadifemsi yapıda olanlar ile marula benzeyenleri de bulunur. deniz yosunu daha ziyade denizin kirli olduğu bölgelerde yaygındır.
içimde verecek sevgi kalmadı
kadınım diyecek sevenim olmadı
herkes aşkı kovalarken ben yalnız kaldım
dostum diyenler kapımı çalmadı
benden geriye bir şey kalmadı
herkes koşa koşa giderken ben yorgun düştüm
yeni bir zaman, yeni bir mekan, yeni bir hayat olmalı
herkes umutla yüzerken beni yosun tutmamalı
yeni bir zaman, yeni bir mekan, yeni bir hayat olmalı
herkes umutla yüzerken beni yosun tutmamalı artık
artık gülecek bir şey kalmadı
parlak gelecek benim olmadı
herkes mutlu gezerken ben korkuyorum
yeni bir zaman, yeni bir mekan, yeni bir hayat olmalı
herkes umutla yüzerken beni yosun tutmamalı
yeni bir zaman, yeni bir mekan, yeni bir hayat olmalı
herkes umutla yüzerken beni yosun tutmamalı artık
yeni bir aşk mı bulmalı
yeni bir iş mi yapmalı
başka yerlere gidip
yine yalnız mı kalmalı
yeni bir zaman, yeni bir mekan, yeni bir hayat olmalı
herkes umutla yüzerken beni yosun tutmamalı
yeni bir zaman, yeni bir mekan, yeni bir hayat olmalı
herkes umutla yüzerken beni yosun tutmamalı artık
sanılanın aksine yosunlar(alg) bitki değildir. Üniversiteki bir hocamız,yosun dediğimizde bize kızardı. Canlılar 5 ayrı âlemde sınıflandırılır. Monera (Bakteriler), Protista (Bir Hücreliler), Fungi (Mantarlar), Plantae (Bitkiler) ve Animale (Hayvanlar).
Alglerin bulunduğu grup Protistadır. Protista içinde de Chromista grubundadırlar.
denize girmeme nedenlerindendir. ayağa dolanır ve sizi denizden tiksindirir. yeşil olanları yine bir derece iyidir en kötüsü ise kahverengi olanlarıdır.
kendi adına yazılanlardan memnun ot çeşidi,ağaç diplerinde de takılır ara sıra.tiksindirmek için gelmiştir,doğrudur.şakşakçıdır ama taraf da tutar,çok severim kendisini.
(bkz: midemi bulandırıyorum)
yeterince bilgi sahibi olmuş,yeterince öğrenmiş birçok şey yazmış ama bunları bencilce kendine saklamıştır.hemen cezalandırılması gerektir.21 sayısını sevmekte,13ten nefret etmekte 11 in gizemine inanmaktadır.evey hammonddur demiştik ya az demişiz kendinden başka herşeydir bu.bukalemundur şekilden şekile girmektedir.hayatı boyunca bir kez olsun adam gibi sevilmemiştir, yalnızca inanır gibi olmuş umutlanmıştır zaten.ama hem keldir hem kösedir bilir ki umut tüylü birşeydir.adını koyamadığı kendisine yakıştıramadığı bir hissiyat üzerine uludag sözlükte yazmaya başlamıştır.tüm yazdıkları sadece birine ulaşmak içindir.amacı toplumu bilgilendirmek değildir, aslında kimseyle konuşmamak için kendisini dolduran bulmacadır bu kibritçi kız.ancak artık çok yorulmuş ve delirme raddesine gelmiştir. iniş çıkışları arasında beyni arafta kalmıştır. mucize beklerken sıradan güzellikleri göremez olmuş, neye güleceğini neye ağlayacağını bilemez, gerçeği ararken oyuncakdünyada kaybolmuştur. istedikleri gibi artık bir hiçtir.bir öfke deposudur. intihar hayalleri kuran ancak kurtarılmayı bekleyen bir düzenbazdır.koltuk değneklerinden kanat yaparken birileri gözyaşı şişesini doldurmuştur.kendisini müebbet yalnızlığa mahkum ederek gelişimini sağlayan adama hala delicesine aşıktır. artık arkasına bakmadan duvar yazılarını okumadan yürüyemez olmuş,teorik olarak yaşar hale gelmiştir. istenildiği üzere yeterince nefret etmiş ,yeteri kadar hiçleşmiştir. Ancak bu adamın bir türlü ne istediğini anlayamamıştır. Delirdiğini bilecek kadar akıllanmıştır ve bu senaryoda kendisine verilen rolü kaldıramayacak kadar yorgundur. ailesi kafasına yıldırım düşse sevinecek hale gelmiştir. ne gariptir ki her gece saat 11'de what else is there dinlemekte ve elinde metal çubukla yıldırım beklemektedir. gülüşünü sevdiği bir adamdan nefret edemeyecektir ama sevinsin diye göğsünü gere gere geri kalan herşeyden nefret ediyorum aynada gördüğüm yüzden bile diyebilir.ama senden nefret etmeyeceğim. eğer bu seni mutlu edecekse ediyormuş gibi yapabilirim diyecektir. kapısında 21 temmuz tarihli bir star gazetası bulmuş ve bunun kendisine verilen bir mesaj olduğuna inanmıştır ve o gece uzun zamandan sonra adamı aramıştır ancak çok fazla reddedilmekten olsa gerek cesareti kırılmış ve bana deli demesin diye telefonu kapatmıştır. ayrıntı manyağı olmuş çıkmış izlediği filmleri not alarak izler hale gelmiştir.yazıktır günahtır bugün sahile inmiş ve aya bakmıştır uzun uzun, küçük deniz kızı misali sonsuza kadar susmaya denizde bir köpük olmaya karar vermiştir.köklerinden şikayetçidir.mutsuzluğun bütün arka bahçelerini ezberlemiş, hayatında kim varsa geçmişe dair silmiştir.ve sonunda yüzü dönük gitmekten bıkmış arakasını dönüp gitmiştir.
sözlükte oldukça eksik olan edebi içerikli entrylere sahip yazar. maalesef bu tür bir tarz sözlükte benimsenmiyor, ilgi görmüyor. ama artık, bir okuyanı daha var bundan sonra.