başbakan seçildikten sonra ilk resmi ziyaretini ülkemize yapan yunanistan başbakanı. Elbette hükümet yanlısı medyamızın abarttığı gibi bu ziyaretin amacı başbakanımızla muhabbet falan değildi öncelikle. Adamlar dini inanışları nedeniyle buraya ortodoks patriği'Nin kendisini kutsaması için geliyor. Nitekim bunu yaptıktan sonra patriğin ekümenik olması dostluk açısından çok önemli diye beyanat ta verdi. Bu da bir yere kadar ama. Hürriyet Gazetesi'nden Yalçın doğan'ın işaret ettiği gibi sadece bu amaçla da gelmedi. Yalçın doğan eteklerimizin boşuna zil çaldığını söylemiş. Bu da abartılı bir yaklaşım değil mi? Papandreou türkiye ziyareti sırasında Sisam'daki evinin önüne Merhum dışişleri bakanımız ismail Cem ile birlikte diktiği seytin ağacının dallarından da getirip, onun mezarına bırakmış. Bu da pozitif bir yaklaşım değil midir? Kaldı ki Karamanlis'in yerine bu adamın başbakan olması gerçekten ülkemiz adına şanstır. Ama geçmişimizden gelen bir yaklaşımla türk'Ün türk'ten başka dostu yoktur diyerek bize karşı atılan iyi niyet adımlarını da görmezden geliyoruz. Papandreou'nun ismail Cem'in mezarına gitmekle ne gibi bir menfaati olabilir dostluk mesajı yaymaktan öte. bu bir vefadır. Kaldı ki sadece yunanistan değil tüm dünya ortodoks patriği'Ni ekümenik olarak tanımamız konusunda baskı yapıyor bize. Biz de laik bir ülke olarak tanımamaya çalışıyoruz ama tüm dünyanın ekümenik olarak patriği tanımamız ya da tanımamamız bize ne kaybettirir ne kazandırır onu incelememiz lazım. Adamda elbette kendi iç politikasına yönelik de bir şeyler yapacak, bundan doğal ne olabilir. ama papandreou şansını ülkemizin kaçırmaması ve iki ülke arasındaki ilişkilerin bu adamın döneminde samimileştirilmesi, sıcak bir hale getirilmesi gerekiyor.
Ailesi Atina'nın siyasi hanedanlarının başında gelir. Papandreou'lar bugüne kadar Yunanistan'a tam üç kez başbakan çıkarmış bir aile. papanderou'nun adaşı olan dedesi Yorgo Papandreou 1963'ten 1967'deki Albaylar Cuntası'na kadar iktidarda kaldı. Babası Andreas papandreou ise 1981 ile 1989 arasında tam 2 seçim kazanarak 8 yıl başbakanlık yaptı. Geçtiğimiz pazar günü yapılan seçimlerden zaferden başka hiç bir kelimeyle izah edilemeyecek bir galibiyetle çıkan papandreou, ailesini iktidara taşıyan 3. kişi oldu.
Papandreou'nun okyanusun diğer yakasındaki yaşam serüveni, kominist babası Andreas'ın 19 yaşında cuntadan kaçarak Amerika'ya sığınmasıyla başladı. Baba Andreas sonraki yıllarda Amerikan vatandaşı olarak askerlik te yaptı.
papandreou'nun annesi de kendisi gibi toplumsal olaylara duyarlılığı yüksek biriydi. Anne papandreou yıllarca barış eylemlerinde ön sıralarda yer aldı. Siyasetle yatıp kalkan bir aileyle büyüyen Yorgo, 7 yaşında ailesiyle birlikte geri dönmesine kadar, ülkesini hem Avrupa'nın doğu kıyısında yer alan, ailesinin geldiği uzak bir yer olarak bildi. Fakat 15 yaşındayken tutuklanan babasının daha sonra serbest kalmasının ardından ailesiyle birlikte tekrar ABD'ye kaçtı.
Üniversite yılları Kanada ve Amerika'da geçti. bu dönemde Vietnam karşıtı gösterilerde Amerikalılarla beraber yürüdü. Daha sonra Yunanistan'a döndü ve siyasete atıldı. babasının başbakan olduğu 1981 yılında Yorgo papandreou'da ilk kez milletvekili olarak meclise girdi ve Amerikan pasaportunu iade etti. Bir Amerikalı olarak girdiği ülkesine 50 yıldan sonra başbakan oldu.
16 Haziran 1952 Minnessota doğumlu papandreou iki yıl önce kaybettiğimiz eski dışişleri bakanı ismail Cem ile çok yakın dost oldu.
yunanistan sosyalist pasok lideridir. annesi amerikalı, babası ise ülkesinden kaçıp abd'ye yerleşen bir yunan göçmenidir. 7 yaşına kadar abd de yaşamıştır. ancak 29 yaşında parlamentoya girdiğinde abd vatandaşlığından ayrılmıştır. son iki genel seçimde karamanlis'e karşı kaybetmiştir. dedesi yorgo papandreu yunanistan eski başbakanıdır. aynı şekilde babası andreas papandreu'da başbakanlık yapmıştır.
yunanistan eski dışişleri bakanı. hali hazırda ana muhalefet partisi pasok'un liderliğini sürdürmektedir. geleceğin başbakan adayıdır. ancak mevzu bahis olan bu değildir,ismail cem ile aynı dönem dışişleri bakanlığı yapmıştır ve ismail cem öldüğü zaman kendisini unutmamış, büyük bir vefa örneği göstererek cenazesine katılmıştır, eski bir dost olarak. sahalarımızda görmek istediğimiz hareketlerdendir, türk yunan dostluğunun vücut bulmuş halidir.
