kadınların çekinmesinin normal olduğu bir erkektir. düşünün, kadınsınız, yabancı bir erkek size yaklaşıyor ve '' tanışabilir miyiz ? '' diye soruyor. doğal olarak şaşırır ve ürkersiniz.
ancak şu da çok yanlış: bir süredir tanıdığın biri sana '' naber ? nasılsın ? '' dediğinde '' bana bir şey mi söyledi ? '' diye etrafına soran, onu küçümseyen hatta bıyık altından dalga geçercesine gülen kadınlar var. ben erkek de olsa kadın da olsa selam veren biriyle dalga geçmenin normal olmadığını düşünüyorum.
kısacası erkeklerle hemen diyalog kurmak da erkeklerden koşarak uzaklaşmak da yanlıştır.
"Tanışalım mı" sorusu yerine sempatik alternatifler üretirseniz daha verimli olur.
Biz erkek arkadaşımla bu şekilde tanıştık. Yürüdüğüm kaldırımda arkadaşlarıyla durmuş sohbet ediyorlardı. Yolumu değiştirmeyip daldım aralarına, göz göze geldik o an. Yere doğru hafifçe eğilip buyrun hanımefendi dedi sempatikçe. Bu hali beni gülümsetti. iyi akşamlar dedim ve sigaramı dudaklarıma götürüp bir nefes daha çekip yoluma devam ettim. Bi kaç saniye sonra peşimden koşup yanıma gelerek benden sigara istedi. Bu kadarla kalmıyor ama özetle bu. Demem o ki önyargıyla yaklaşan hemcinslerimi anlayamayacağım sanırım. Hayatının aşkının ne zaman ne şekilde karşına çıkacağı belli olmuyor.
Şimdiye kadar cok yaptığım tanışma sekli, ancak olay tanisabilir miyiz gibi degilde yardim edebilir miyim tarzi oluyor. Otobüste telefonun mesaj kısmına tanisabilir miyiz yazip verip tanismisligimda var ama.
Hayatımda Başıma 4 kere gelmiş olaydır. Insan böyle bi durumda kendiyle dalga geçildiğini kafa bulunduğunu hissediyor. Yalnız 2 tanesi vardı ki tanışmayı reddettikten sonra çok çirkefleşmişti o an iyi ki kabul etmemişim demiştim.
kur dönemi olmadan başarılı olamayacak erkektir. önce bi bakışalım, gözleri kaçıralım hafiften, sonra tebessüm ederek selamlaşalım. ne o öyle sizlen tanışak mı der gibi?
şöyle ki; bir arkadaşınız vardır ve kızlarla arasının çok iyi olduğunu falan iddia eder. tamam lan dersiniz git şu kızı ayarla. gider söyler bu arkadaşta. kız parmağında ki yüzüğü gösterir ve başka bir şey söylemez.
ozguven patlamasi yasayan erkektir. buyuk ihtimalle reddedilecektir; ama bu ozguvenin kaynagi saglamsa (mesela; zenginlik, yakisiklilik) cevap olumlu olabilir yok eger, kendi kendine gaza gelip bu ise kalkismissa yahut arkadaslarinin doldurusuna gelmisse sonuc husran olacaktir. yasanmis, tecrube edilmis iki ornek olayla aciklayacak olursak;
olay1 ; benim teyzeoglu x. x'in hemen hemen hicbir ozelligi yok. yakisiklilik yok, para desen sigara parasini zor bulur. ne kaldi? genel kultur, entellektuel birikim falan burdan da kurtaramiyor. boyle biri iste. birgun tv izliyoruz, ezel var o zamanlar. teyzem bakti ekrana (gozleri de tam net goremiyor) bu adam sana cok benziyor dedi x'e. hangisi dedik. biz "herhalde ezel'in dusmanini canlandiran karakteri kastediyor" diyoruz. o bile fazla aslinda ama neyse... meger teyzem kenan' benzetiyormus. x gaza geldi tabi hemen. "yeeaaa ne alakasi var?" falan diyor ama ben dusunce balonunu gorebilyorum bunun; "ben neymisim amk" temali seyler yaziyor bunun dusunce balonunda. bunun disavurumu ise 2 gun sonra oldu. hic tanimadigi bir kiza acilmaya calisti ve reddedildi.
olay2 : lisede bir arkadas vardi. o zamanlar aski memnu falan var iste; ama oradan mi geldi bilmiyorum. herkes behlul diyor elemana. simdi dogruya dogru yakisikli cocuktu. adam bir de sinifin en zenginiydi. neyse iste bu da cevrenin katkisiyla bayagi gaza geldi. ama bununkine gaz da denmez tam olarak. yerinde ben olsam ben de benzer davranislar sergilerdim. en sonunda, olay1'deki zavalli x'in yaptigi hareketi bu sefer bizim yakisiklilar yakisiklisi behlul'umuz yapti. o da reddedildi amk.
olaylardan 6 yil sonra;
x hala ayni. en son biyik biraktigini ve teyzemin onu bu haliyle mahsun kirmizigul'e benzettigini duydum..
behlul ise ozel bir universitede okumaktaymis. cok iyi kari kiz ortami kurmus kendisine. (ben de gitsem yanina acaba beni de ortamina kabul eder mi lan?)
sonuc; tanimadiginiz kizlardan uzak durun. eger gerekli nitelikler damarlarinizdaki asil kanda ve ailenizin malvarligi birikiminde mevcutsa zaten onlar gelecektir.
Lise dönemimde kartalda baliyoların olduğu zamanlardı. Kadıköyden dönüyordum ve olduk
a yorgundum. Banliyoya bindim, oturduğum yerin çaprazına benim yaşlarımda bir çocuk oturdu. Durmadan elindeki kağıda bir şeyler yazıyordu. Arada göz göze geliyorduk. Sonra kulaklığımı takıp yorgunluğun etkisiyle müziğe kendimi verip gözlerimi yumdum. Uyandığımda durağa yaklaşmıştık, toparlandım. Çocul hala yerindeydi ve yine bakıştık istemsiz yerimden kalktım, o da kalktı yerinden. indim trenden ve yürümeye başladım, omzuma bir el dokundu bakar mısın dedi. Bu trendeki çocuktu. Buyrun dedim. Çok güzelsiniz dedi ve elinde tüm yolculuk boyunca bir şeyler yazdığı kağıdı bana uzattı. Aldım göz ucuyla baktığımda şiir tarzı bir yazı ve altında telefon numarası vardı. Şaşırdım teşekkürler diyerek aotal bi ifadeyle arkamı dönüp yürümeye başladım. Arkamdan bağırdı tanışamadık diye. Gülümseyerek uzakşaştım.
Kızı ilk defa görmüşüm tanımıyorum yanında da arkadaşları var ama benim arkadaşlarım beni nasıl gaza getirdiyse artık gittim yanına caddenin ortasında baya kalabalıktı zaten neyse, "benimle çıkar mısın?" dedim direk, kızda bir heyecanlanma oldu sonra arkadaşları gülmeye başladı falan,
Rahat bir 30 saniye havaya gitti orda arkadaşları gülüyor bu da bana bakıyordu bir an durdu arkadaşlarıda sustu "çok tatlısın ama benim sevgilim var" dedi bende zaten hiç umursamadım "peki" dedim bizimkilerin yanına gittim.
+tanışabilir miyiz?
-bilmem. başarabilir miyiz bunu sence?
+en azından denemeliyiz bunu.
-kararsızım. boşver ya, kim uğraşacak şimdi.
+dalga geçmiyorsun di mi benimle?
-yav bi defol git artık.
