elini koyduğun gögüs kafesine kalbinin atmasını hissettiğin kadar gerçek... tabi sağsan... ölüysen başka bambaşka bir gerçek başlar ki o zaman pamuklar fora olmaktan çıkar!
efendim yolda yürürken endamı dik, güzel bacaklı, saçları aheste salınan nerde bir kız görsem, tanrının efes sütünlarını bile kıskandıracak kadar güzel yarattığı bu ender parçalara gözüm kayar. bu refleks aynı, yolunu şaşırmış göze girecek aptal bir sineğin son anda, saniyenin binde biri kadar birbirini öpüp kapanan gözkapaklarına toslayıp duvarından düşüp mundar olması gibi bir reflekstir. engellenemez...ama benden daha büyük bir refleksle her dişi, istisnasız bu diğer güzel dişiye öyle bir kesik atar ki, uyandırmak için parmaklarınızı iki kere şıklatmanız gerekebilir. bakar bakar ve süzer. hatta arkaya dönüp bakanları bile vardır. pes doğrusu bir erkek olarak ben bakmazken! bu sefer benim refleksim sütüna keskin kesikler atan kurbanlarıma kayar... iç dünya okuma fakültesinin uzatmalı sürgün eğitimi almış ben, bu kızların yüzüne bakarak anında ne düşündüğünü okuyuveriyorum. çift dikiş sürgün eğitimin faydaları işte.
+ hiç yakışmamış. ben giysem peeeehh!... gidip hemen gidip öyle kırmızı bir ayakkabı alayım.
yav güzele bakmak sevaptır. objektif olabilen kızlardır. hatta sevgilisine de gördüğü güzelliği gösterenler vardır. bunlar; kendi güzelliklerinden zaten emin olan kızlardır. kız sapık veya kıskanç olmaz her zaman.
