türbanlı kadınlara ölesiye nefret kusan sözümona kimi "modern" ve "batılı" kadınların, yine nefret ettikleri bir sembol üzerinden çıkar sağlama hadisesi. yani demek istiyorlar ki "türbandan ola ki bir çıkar sağlanacaksa, onu da biz yaparız".
şerefsiz ve ahlaksız kadındır. ar damarı çatlamış insancıklar zamanında başörtüsü için demediklerini bırakmamışlardı. insanın bir duruşu olur. ikiyüzlü, fırsatçı, hilebaz kevaşeler 28 şubat sürecinde tencere tavayla sokaklarda "şeriata hayır" diye yürümüşlerdi. ne oldu da şimdi o kirli bedeninin günahını o örtüyle gizliyorsun leşingo!
bu bu numarayı yiyen polisler de malın bayrak tutanıdır. arkadaş türbanlı bir hatunun içkili mekanların yoğun olduğu bölgelerden geçmesinden ve saatin sabahın beşi olmasındanda mı şüphelenmiyorsun!
bu tür insan müsveddeleri yüzünden dini inancın simgesi harcanıp gidiyor.
biri çıkar siyasi simge olarak kullanır, biri çıkar yaptığı ahlaksızlığı örtmek için kullanır. ayıp be. gerçi ayıbın ne demek olduğunu bilir mi bunlar orası da meçhul.
sabaha karşı bardan çıkmış da, çok alkollüymüş de, nasıl bağladığını bilememiş başörtüsünü... keşke kaza yapsaydın da geberseydin.
o ne güzel bir kafadır öyle ya rab. bir de baş örtüsünün kime ne faydası var diye kıçımızı yırtıyoruz burada. dünya düzeni işte. her olmaz dediğimiz şeyin kendimize yarar tarafını bulduğumuzda hemen oldururuz.
gecenin bir yarısı kadıköy civarında arabayla turluyordum. gece 2-3 arası çok dalgınım yavaş yavaş gidiyorum. radyo çalıyor ama kafam çok uzaklarda radyoda çalanı dinlemiyorum. derken bir çevirme vardı polis durdurdu. camı açtım, bişeyler sordu. çok uzatmadan tamam sen devam et dedi. allah allah dedim neden bu kadar çabuk bitti. birden uyandım baktım arka fonda kuran okunuyor. radyo'da çalan şarkı türkü bitmiş kuran başlamış. polis tam durdururken de camı açınca nurani bir insan profili çizmişim polis abime karşı.
