yol tarif etmek

entry31 galeri2
    6.
  1. sorunun derinliğinden midir bilinmez durur sorduğunuz kişi fatih terim misali gözlerini kısar düşünür ya işte bayıldığım haldir o .
    1 ...
  2. 5.
  3. sonu kötü sonuçlar doğurabilecek eylemdir. bilmiyorum deyip olay mahalliinden uzaklaşılmalıdır.
    şöyle ki:

    zavallı kurbanımız çok yoğun olunan birgünde sinir harbi ve aceleyle metro yürüyen merdivenlerinden koşarak inmektedir. ancak biri yolunu tıkar. iki seri adımla önüne geçer. bu sırada merdivenlerde geçilmiştir. ancak adam birden omzuna dokunur,
    -efendim
    -afedersiniz buranın yabancısıyım, plazalar ne tarafta?
    -bu koridoru takip edin. merdivenleri çıkın, levent çarşıda olacaksınız. caddenin soluna doğru yürüdüğünüzde ilerde plazaları görebilirsiniz.
    -yapı kredi plazaları sormuştum. metroya binin 4.levente gidin. tabelaları takip edin. önüne çıkarsınız.
    -bir şey daha sorucam * bunu plastik cerrah olarak soruyorum. önümden geçtiğinizde farkettim. çok değişik bir yürüyüşünüz var. çok tarz. birazda atletik. spor yapıyor musunuz? *
    -hayır. evet. spor yaptım. karete yapardım.
    -evet. belli çok tarz koşuyosunuz. yolunuz amerikan hospitale düşerse uğrayın çayımı içersiniz.
    -tabi tabi ne demek ama şimdi acelem var hospitalden bekliyorlar, kahve içmeye.
    -ben plastik cerrah gudbettin armutyan. fiziğinizde düzgünmüş kullanıyormusunuz.
    - * evet ajansa bağlıyım. pardon ajanım, ben ajan.
    -a ne güzel. ama cildiniz bozulmuş. stres mi yapıyorsunuz sıkma canını rahat ol ya. gençlik ele geçmez. plastik cerrah olarak söylüyorum.
    -anlıyorum sağolun benim gitmem gerek acelem var. *
    -mesene adresin var mı?
    -var. pardon yok. o ne ki? ben teknoloji karşıtıyım. pardon yok. yok.
    -yaz benim adresimi.. izmir_cesme@hot..
    -tamam sağolun eklerim ben sizi, bileğim lazım olabilir sizi eklerken. alayım ben onu.*
    -sana en kolay telefonla mı ulaşırım yoksa meseneyle mi?
    -tabi ki msnle. ben sizi eklicem akşam. şu bileğimi alayım ben, sizde hoş durmadı. iyi günler...

    sonra? sonra topuk...
    2 ...
  4. 4.
  5. yolunu kaybetmiş birine doğru yolu göstermektir. büyük bir erdemdir. mecazi olarak alındığında, her insan çevresinden biraz olsun sorumludur ve yardıma ihtiyacı olan birinin elinden tutup onu ayağa kaldırmak, bununla da yetinmeyip yürümesine yardımcı olup gitmesi gereken yönü işaret etmek her zaman iyiliğin esasıdır.
    1 ...
  6. 3.
  7. ingilizce derslerinde genelde ayni repliklerle yol tarifi yapilir:
    walk along the street turn left * it is near the cinema

    (bkz: mr and mrs brown) *
    0 ...
  8. 2.
  9. 1.
  10. yol tarif etmek dört ayrı kategoride incelenmelidir.

    soran kadın, cevaplayan adam;
    kesinlikle çok nazik bir dille en ince ayrıntısına kadar anlatılır, hatta mümkünse bayanla beraber ona eşlik edilerek adrese kadar götürülmeye çalışılır. oldu ki sorulan adres bilinmiyorsa bile kesinlikle bilmiyor diye bir cevap verilmez, en azından yaklaşık bir tahminle tarif edilir ve bayan uğurlanır.

    soran adam, cevaplayan kadın;
    genelde üstlerine alınmazlar, devam ederler yollarına. soran kişiye insan muamelesi yapmazlar, belki de tecrübelerinden yapmamaları gerektiği sonucuna varmışlardır o ayrı. eğer ki cevap vereceklerse sibiryadan gelmiş bir tavır ile yirmi beş sokağı geçme tarifini üç buçuk saniye gibi rekor bir sürede tamamlarlar.

    soran kadın, cevaplayan kadın;
    yol kesinlikle çok detaylı bir biçimde tarif edilir ve tarif metodu olarak bilimum butikler, kuyumcular, kuaförler, kısacası her türlü mağaza kullanılır. anlatım sırasında konu konuyu açar ve sohbet başlar, kişi gideceği yere geç kalabilir veya bir yemek tarifi daha almanın iç huzuru ile yola devam eder.

    soran adam, cevaplayan adam;
    yanlış yer tarif edilir.
    4 ...
© 2025 uludağ sözlük