Dünkü gazetelerde yer alan bir mahkeme kararı istanbul adına hayli ilginç ipuçları veriyordu. Konu, Baran kardeşlerin istanbul Boğazı'ndaki yalılarının bir türlü paylaşılamaması idi. Mahkeme bilirkişiye de başvurarak açık artırmaya çıkılacak fiyatı belirlemişti: 80 Milyon YTL...
Diyeceksiniz ki, 'Ne olmuş yani? Sana ne?'...
Şöyle de devam edebilirsiniz:'Zenginin parası züğürdün çenesini yorarmış. Milletin milyonlarından sana ne? Her kör satıcının bir kör alıcısı mutlaka vardır'
Tamamen haklısınız. Benim derdim yalı ile değil. istanbul'daki gayrimenkul fiyatlarıyla... Hafta sonu bizi Milano yakınlarındaki Como'ya götürdüler. Hani bayanlar nezdinde hiçbir zaman kazanma şansım olmayan azılı rakibim George Clooney'in kendine mesken tuttuğu yer. Bütün şöhretler ve zenginler orada. Yiyip içmedik, üşenmedik yeni deyimiyle 'real estate' fiyatlarına baktık. En pahalısı 2-3 milyon Dolar... Makul bir şey; 500 m2 civarında,
17 dönüm bahçesiyle 800 bin Euro.
Bizim boğazla karşılaştırıldığında dünyadaki marka değeri çok daha yüksek olan Como'da gayrimenkul fiyatları neden bizdeki benzerinden en az 10 kat daha ucuz? Biz keriz miyiz yoksa, diye düşünmeden edemedim doğrusu...
Nasıl şeyh uçmaz müritleri onu uçururmuş; aynı şekilde Türkiye’de fiyatlar uçmuyor, yerli alıcılar onu uçuruyor... Çünkü Como'nun tam tersine bizde Boğaz'a yabancıların değil yerlilerin hücumu var...