Bas bas bağırırlar "kız çocukları okumasın haram günah" diye, isi düşünce benim karıma erkek doktor "ellemesin"
Kafa bu iste mantığı bu kadar
Bak iddaa ediyorum baş yobazlardan biri çıkıp dese ki "tuvalete gitmek günah" 3 öğün altlarına yapar bunlar.
şöyle bir şey ki upuzun sakalın keltoş kafan olunca yobaz oluyorsun ama upuzun sakal ve keltoş kafana artı olarak kulağına küpe ya da kaşına piercing takarsan cool oluyorsun. çok ilginç.
Bu dünyadan kar sağlayan kirli bir el var,
zorla kesilen haraçla bir dünya doyar.
karanlık hasat mevsiminde, gündüz ağlar,
son günler yaklaştıkça güneşte yakar.
Sen, yobaz efendinin sağ yanında yerini al
sen, düzenbaz efendinin sol yanında yerini al
ve sen etme, naz, efendinin kucağında yerini al
Sahipten emir alan tüm acizler azar
bilmez cahil, ruh evidir, bedense mezar
yüzyıllardır kanla beslendi, tarihte yazar
hep sapkındır hem de derki, "değmesin nazar"
....
öğrencilik yıllarında bir tekel bayisinin camında yazan kiralık daire yazısını görüp içeri girdik. okullar yeni açılmıştı ve eşyalarımız semt pazarının ortasında üzerinde naylon örtülü vaziyette bekliyordu. işte o tekel bayisinin sahibine ev için geldiğimizi söyleyince bizi şöyle bir mülakata tabi tutmuştu.
nerelisiniz?
hangi partiye oy veriyorsunuz?
ailenizde ya da arkadaş çevrenizde başörtülü var mı?
adamın rengini az çok tahmin ettik ve içinde bulunduğumuz zor durum nedeniyle de adam ne duymak istiyorsa fazla fazla söyledik. son bir şart dedi. dükkana girince selamunaleyküm dediniz, burası Arabistan değil bir daha bu dükkana girince bu kelimeyi kullanmayacaksınız diye şart koştu. bizde selam veren arkadaşımızın köylü olduğunu falan söyleyip çocuğu iyice gömdük. eve kız arkadaşlarınız gelebilir ben çağdaş bir insanım ama türbanlı bir kız getiremezsiniz dedi. ona da tamam deyip evi görmeden pazarlık yapıp anlaştık. madem anlaştık evi de görelim dedik. evde oturan varmış. ulan ne durumlardı. sonra çıktı siz akşam eşyaları alıp gelin dedi. biz gelene kadar çocukları sokağa koymuş gavat. mübalağa ediyorsam allah belamı versin ama üniversite hayatım dahil gördüğüm en kötü evdi, hiç bir kapısı kapanmaz, dolapları falan olmayan, tuvalet kapısı sürgülü cins bir evdi. her neyse hikaye uzun. bunu trollük yapmak ya da siyaset konuşmak için anlatmadım. bizatihi başımdan geçen bir olayın çok küçük bir kısmını ve tanıdığım bir adamın kişiliğinin çok küçük bir kısmını anlattım. işte benim tanıdığım yobaz top üçte bu adam da vardı. bu adam gördüğüm en yobaz adamlardan biriydi.
Yobazlık sadece din ile ilgili değildir. Yobaz bağnaza denir. Belli klişeler içinde yaşayan, kendi fikrinden başkasına tahammül edemeyenlere denir. Bunun din ayağı, ateist ayağı, sağ görüş ayağı, sol görüş ayağı vb.leri vardır.
Herhangi bir din veya mezhebe körü körüne, yani düşünmeden bağlanan, bir bağlandımı da, o din veya mezhebin bütün buyruklarına harfiyen boyun eğen, toplum hayatındaki gelişmelere sırtını çevirip inançlarından herhangi bir ödün vermeye yanaşmayan, ayrıca kendisi gibi düşünmeyen ve davranmayanlara yukarıdan bakan, hatta onları suçlayan kişilere "yobaz" diyoruz.
Bir inanca körü körüne bağlanmış, hiçbir şekilde önerme dahi kabul etmeyen, hiçbir şey bilmemesine rağmen herşeyin en doğrusunu bildiğini savunan kişicik...
kapsamını izaha ihtiyaç olmayan bir kavramdır. "yobaz" dendiğinde kimlerin kastedildiği, başta sidikli yobaz sürüsü olmak üzere, tüm halkımızca bilinmektedir.
kapsamını izaha ihtiyaç olmayan bir kavramdır. "yobaz" dendiğinde kimlerin kastedildiği, başta sidikli yobaz sürüsü olmak üzere, tüm halkımızca bilinmektedir.
Yobazlık, bir inanç veya düşünceye körü körüne, şiddetle bağlılık demektir. Ve Düşüncelerde inatla şiddet, aptallığın en açık belirtisidir. Ayrıca bu tavır sadece bir kitle ve düşünceye mal edilmemeli, her kitle ve her düşünceyle özdeşlik potansiyeline sahip olduğu unutulmamalıdır. Son olarak Türkiye'de yobaz tutuma sahip kesimler:
1- akp'liler
2- kemalistler
Evet iki kesimin de bir farkı yok, yiyin birbirinizi koyunlar.