bu ülkenin en iyi mahsulü yobazdır. dahası bunun artık gelişmiş bir sanayi kolu olduğunu bu ülkede biliyoruz. yakında takke ve zaviyeler açılacakmış mecliste önerisi çoktan yapıldı. hem yetiştirmesi çok kolay, maliyeti düşük. ham madde olarak kömür ve makarna ile üretileni bile var. efenim aile imamları var, alanında uzman şıhlarımız var, dergahlar, tarikatlar var. ayrıca yetişmesinde olumsuz olabilecek etkenlerimiz çok düşük, bilim yok, sanat yok, fikir özgürlüğü falan sümme haşa yok. yani topraklarımız bu konuda dünya lideri.
ihracatında bulunsak, mesela afkanistana, ırak, iran, arap baharından sonra libya, mısır, tunus, yemen, efenim dibimizde ki suriye ya bunlara satsak ülkemiz kalkınsa olmaz mı...
bir ülkede teknik alt yapının ilerlemesi için, fikir hareketlerinin önü açık olmalıdır. bu durum yenilikleri, yenilikler ise buluşları tetikler. bunlar olmadığı için bizim en iyi mahsulümüz yobazdır. ne yenilik gerektirir, ne buluş.
yobazlığı sadece dini istismar yapan kişi olarak görmüyorum .
ülkemiz heralanda yobaz üretimine açık birhale geliyor ezberci anlayış sayesinde artık bilgi nesillere aktarılmıyor her konuda menfaat ilişkileri öne çıkıyor.
adam namaz kılıyor ama karısından gizli veya karısı ses çıkarmıyor erkek başka dınlarla ilişki yaşıyor lafa gelince Allah ile arama kimse girmesin diyor.
aynı yobaz ilişkilerden dün birine face de rastgeldim ssoyalist geçinen ir zat aynı zamanda oda başkanıymış birini eleştirdiğim için adam beni düelloya çağırdı neyse adamın facesi profili önünde 2 bira var facede kızlarla laklak ediyor birde araştırdım bir derneğin başkanı sözde 80 lerde hızlı solcuymuş yaşadıgım şehirde kimse onu siklemiyor bile solcu oldugu için değil zaten yaşadıgım şehir %75 solcudur. o adamı adam yerine koymuyorlar adam açık açık gel kozumu paylaşalım dedi kendimden utandım gidip onun götüne bıçak saplayacağım bu sefer gazeteler iç hesaplaşma yazacak diye ses çıakrmadım..
kısacası yobazlıgı sadece dine bağlamam. yobazlık kanserli hücre gibidir bir topluma musallat olursa o ülke iflah olmaz hemen kanserli hücrelerini dışarı atmalıdır.
bununda çözümü eğitimdir bilimdir ve insan olmayı öğrenmektir. insan olmayı öğrenen adam sağcısından solcusundan dindarından ateistinden daha olgun düşünür. yobazlık ise insanlığa düşmandır .
Yobazlığın ilacı eğitim değildir, saygıdır. Karşıt görüşlere, farklılıklara saygıdır. Tek doğrunun seninki olmadığını anlamaktır. En güçlü takımın galatasaray ya da fenerbahçe olmayabileceğine, en iyi dinin islam olmayabileceğine, dindar olan herkesin yobaz olmayabileceğine, kürtlerin pkk'lı ya da bölücü tipler olmayabileceğine vs vs inanabilmek, hoşgörülü olabilmek gerekir. Eğer tüm bu faktörler gözönüne alınırsa epeyce bir ihracat gerekecektir gibi durmaktadır.
acaba faturayı kilodan mı kesmeli yoksa metreden mi? mallar gününde sevke hazır olabilecek mi? müşteri memnun kalmazsa iade seçeneği ne olacak ambalajı açılmadan mı? ya bir de hurdaya verilirse? tanrım... peki ya palet şekli? kafamda yine deli sorular, aklımda ise paletli yobazlar. yok yok vazgeçtim olmaz ihraç etmeyelim onları eğitelim sadece.
mali var mesela. orada şeriatçı dayılar epey bir yol kat etmişler. orada ciddi bir pazar payı olabilir. bizim kiler okul falan yaptılar oraya ama ihracat seviyesine gelemedik sanırım. iranla orada ciddi bir pazar çekişmesi halindeyiz diye kulislerde konuşuluyor. *
demokratik kongo, nijer, fas almaz.
bizimkileri fazla ameyrikın bulur , ayrıca da fazla gözü açık bulur. kendi sistemi için tehlike görür. sadece osmanlıcı ve yayılmacı oldukları için gene almaz .
