yerine göre kullanıldığında karşıdakini sinir küpüne çevirmeye yarayan cümledir.
bu aralar bazı insanlara bu ifadeyi çok sık söyler oldum. bu sürekli haklı olduğum için ya da sürekli doğruyu savunduğumdan değil. önceden insanlar saçmaladıklarında, aman kalpleri kırılmasın aman ne düşünürler diye fazlasıyla kendimi yorma durumundaydım.
son zamanlarda gördüm ki aklımdan geçeni söylediğimde rahatım. belki burada nefsi araya sokuyorum belki aradan çıkarıyorum kim bilir?
karşımdaki haklı bir şeyden de bahsetse, eğer o an dinlemek istemiyorsam "yine saçmalıyorsun" diyorum. ya da "bu saçmalıkları dinlemek istemiyorum" diyorum. bunu genellikle anneme söylüyorum galiba. dertlerini bin kez bin kişiye anlattığından olsa gerek.
ya da bu ifadeye bürünüyorum.
insanlar sürekli haklı olduklarını ve en doğruyu savunduklarını söyleyip duruyor. ortada ne ne doğru ne yanlış var demişti bir bilge. ne kadar da haklıydı. denizde olan için dünya çok ıslak iken, karada olan için çok kuruydu. ikisi de haykırırken ikisi de doğruyu söylüyordu kendi dairesinde. ortada bir saçmalama unsuru yoktu.
bu yüzden artık insanlar bir şeyi savunuyorlarsa ergen çılgın liseli kızın mırın kırını minvalinde "üff yne sçmalyrsn slk şy" modunda tepkiler veriyorum.
kimse doğru değil, kimse yanlış değil.
her şey olması gerektiği gibi, o'nun istediği gibi.
bu yüzden saçmalamayın rica ediciğim.