yılmaz özdil'in hedef kitlesini top, pardon çember olarak düşünürsek çapıııı... birden küçük sıfırdan azcık büyüktür. üstelik akıl ve izan gibi şeyler bu çembere teğet geçer hamdolsun.
yılmaz özdil'in kendi çapı kadardır. yani okuyu profili ile özdil'in profili aynı derecedir. bu çapı ve dereceyi görmek için ülkenin herhangi bir kahvehanesine gidilir. yaşı 50 civarında , emekli, memur veya küçük esnaf ya da özel sektör ücretli çalışan bir bünye bulunur. Bu bünye, o gün akşama kadar kahvede pişpirik oynar, akşam kahveci ile beraber dükkanı kapatır, eve gider. Evde karısına zılgıt basar, hatta canı sıkılır iki tokat aşkeder. Evlatları ile pek ilişkisi uç noktalardadır ya baskıcı ve ağrılığını herdaim hissettiren bir babadır ya da ilgisizdir. Geliri giderinden çok azdır, sürekli geçim sıkıntısından dem vurur. Çalışmayı pek sevmez, işyerinde düz elemandır, sabah mesaiye geldiğinde, " akşam olsa da gitsek aq" diye başlar işe. Gelir yetmediğinden ek bir takım avanta peşinde olur, fırsat bulursa her türlü indra gandiye evet der. iddia, şans topu, mp bileti, sayısal...hiç kaçırmaz. Kahvede okey oynarken " para çıkarsa " diye hayallerini anlatır, hiç bıkmaz " ederim, yaparım" kipli cümleler kullanır. Yarın çok mühim değildir onun için dün ise kötü hatırlanan bir gündür. Çapı bu kadardır, yılmaz abisinin yazısını okur, kanal d'de mab'lı anahaber bülteni dinler, hergün bir diziye çakılı kalır, hanımı sanal bir dizi dünyasını öykünür seyrederken, kendisi beyazcamdaki alımlı hatunlara kilit olur, rol icabı poz kesen esas oğlanlara gıpta eder ve onlara küfreder kendisi öyle olmadığından.. yılmaz efendi de yazar köşesinden böyle bir ülke ister, adamları sigara dumanında dedikodu yapsın, kadınlar evde tv'ye bağımlı olsunlar, memlekette hep iç düşman olsun, hainler olsun ama onların hakkından gelen birileri de olsun alkışlanacak, tüm dünya bize düşman olsun, türk'ün türk'ten başka dostu olmasın, insanlar dinlerine inansınlar ama sadece vicdanlarda kalsın inanç, herkes laik ve kemalist olsun, zengin zengin olsun, fakir de haddini bilsin, okumuş adam az olsun ama öz olsun, kimse saygıda kusur etmesin, milli şef ve yüce ekibi ülkeyi yönetsin, uzaaak ufuktaki muasır medeniyet bize ülkü olsun, buna ulaşmak için avrupa örnek olsun bize, bizi geri kalmış hale getiren islam, cahillik ve yobazlık tuu kaka olsun. işte yurdumun bir kısım insanı ve bu nabza şerbet veren yılmaz bey'in çapı bu kadardır. özdil, yazdıklarında samimi midir? yoksa patron ya da birilerinin tetikçiliğini mi yapar? bu soruların cevabı başka bir çap, başka bir düşünce boyutunda olur.
