yilmaz ozdil gibi yazi yazma rehberi

entry21 galeri0
    1.
  1. sabah gazetesi'nin meşhur yazarı bu aralar email forwarding işlemlerinin gözdesi yılmaz özdil bilindiği gibi "rauf tamer" stili yazar. temelde yazı denemeyecek bu "tür" ise son günlerde görüyorum ki özdil tarafından upgrade edilmiş, özgün bir hale dönüşmüş.

    ne yapıyor yılmaz özdil, tek cümle iki enter şeklinde 15 cümleden oluşan yazılarını olabildiğince içeriksiz tutuyor ki "şehit"lere adanmış sütununda daha fazla şehit, daha fazla demogoji, daha az neden sunabilsin.

    örnek yazı yazma klavuzu için çok fazla uğraşmaya gerek yok, bir bilgisayar yeterli.

    açıyorsun bilgisayarı. takvim zaten sağ alt köşede var. bas çıkart. sonra internet explorer'ı açıyorsun. herhangi bir gazetenin arşivine dilediğin tarihi giriyorsun. şehit sayısını alıp bir kenara yazıyorsun. ondan sonra da gün - şehit sayısı iki enter gün şehit sayısı iki enter arkasından alalede bir iş.

    vurucu son başbakanı zikretmekle hasıl oluyor.

    bundan sonra inanıyorum ki insanlar forwardlamak için yılmaz özdil'in yazmasını beklemeyecekler, kendi yılmaz özdil yazılarını kendileri yazıp forwardlayacaklar.

    bunaldım abi, bari çeşitlilik olsun.

    örnek:

    haziran 15 - 1 şehit

    haziran 16 - 1 şehit

    haziran 17 - 1 şehit

    bugün eve gittim..

    haziran 18 - 1 şehit

    haziran 19 - 3 şehit

    haziran 20 - 1 şehit

    margarini çıkardım buzdolabından

    haziran 25 - 2 şehit

    haziran 26 - 1 şehit

    haziran 28 - 4 şehit

    ekmeğime sürdüm

    haziran 29 - 1 şehit

    haziran 30 - 1 şehit

    temmuz 1 - 4 şehit

    başbakan da bunları yapıyor nasılsa

    ve bir de şehitler..

    şehitler..

    şehit..

    temmuz 3 - 3 şehit"
    20 ...
  2. 2.
  3. herhangi bir göz boyamadan, şekilcilikten uzak, dürüst bir tarzla, içinden geldiği gibi yazmasıdır insanın. korkusuzca gerçekleri ortaya koymaktır.
    8 ...
  4. 3.
  5. arada yıldızları da unutmamak gerekir.
    3 ...
  6. 4.
  7. yılmaz özdil'in yazı yazma stilinin "halkın rahatlıkla okunabilmesi için belirli bir formatta tutmak gerekir." önkabulunce şekillendiği söylenir. burada öncüllerimiz, halkın andaval olduğu, tek cümleden oluşan 15 paragraftan daha uzun metinleri okuyamadığı ise bu yazlar tam isabet. buna karşın bu önkabulu sınamak lazım, türkiye'de zaten halkın çok büyük bir kesimi gazete almıyor. sabah gazetesi gibi gazetelerin trajları 300-400.000 seviyelerinde gidip geliyor.

    medyatava'dan son traj rakamlarına göre türkiye'de gazete okuyan toplam 5.000.000 insan var. %96'sı okur yazar olan 70 milyonluk bir ülkede 5.000.000, %7 demektir ve türkiye'nin gazete okuyan %7'sinin "ortalama halk" olduğu söylenemez. bu insanlar büyük oranda türkiye ortalamasının üstünde bir eğitime, maddi gelire ve olanaklara sahip kişilerdir. "andaval" olarak kodifiye edilip bu eşikte yazıların kendilerine sunulmasını hak etmiyorlar. (http://www.medyatava.com/tiraj.asp )

    yılmaz özdil'in bu şekilde yazmasının sebebi "halkın rahatlıkla okuyabilmesi" değil, bizzatihi diğer yazı formatlarının istediği "etkiyi" yaratamaması. zira bu şekilde yazı yazınca hiç bir neden ortaya koymak gerekmiyor. bizzat duygulara seslenip, ajitatif bir kaç sloganla yazıyı kotarabiliyorsun. işin bana baygınlık veren tarafı da burada, ajitasyonlar arasında hiç bir "öneri" yok, tek bir "tespit" yok, hiç bir akla hitap eden yön yok. örneğin terörle mücadele konusunda yılmaz özdil ne önerir? bin tane yazı okuduk daha bir şey çıkartamadık. mümkün değil çıkartmamız. şehitler oluyor. yılmaz konuşuyor. başbakandan bahis açıyor. genelde de başbakanın bir tarihte veya yakın tarihte dediği, "vurdumduymazlığına" dalalet eden bir metin, arkasından şehitler, yekün gibi iniyor. akp karşıtı, onu biliyoruz. ancak neden, niçin cumhuriyet'in tehdit altında olduğunu söylemiyor. başbakanın şahsından öte türkiye'nin bir sorunu yokmuşa indirgenmiş bir algoritmada türkiye hafifseniyor.

    olur, beğeni bir zevk meselesi. tartışmaya elverişli değil, ama şu da aynı oranda doğru, yılmaz özdil yazı yazmıyor, bir neden söylemiyor, bir tepkinin "hissini" veriyor. başka bir şey değil

    ****

    onları da unutmayalım.
    10 ...
  8. 5.
  9. bardağı anlatmak için, çölde katreden başlayan, yazının ortalarına gelene kadar zaten okuyanın beynini abondene edipte, yazının sonunda ''hsiktir lan'' dedirtmeye uğraşan ve çoğunda da başarılı olan bir tarzı oturtmak isteyen bir rehberdir.
    2 ...
  10. 6.
  11. bir de yılmaz özdil gibi e-mail'e cevap verme rehberi vardır ki daha bir evlere şenlik. "hocam yazılarınız çok güzel, beğenerek okuyoruz"a gün geçmeden teşekkür cevabı gelirken yazısındaki tutarsızlığı işaret eden son derece saygılı eeleştiriye aylar geçmesine rağmen cevap gelmemesi düşündürücüdür. ben denedim çok zevkli oluyor.

    ha yazıları ise herkesin gaz olduğu, toplumsal bölünmelerin yaşandığı şu dönemde feci ara gazlarıyla dolu olup okuyucuları nirvanaya ulaştırma çabası içindedir. bunu denemeye gerek yok herkeşler görüyor zaten.
    3 ...
  12. 7.
  13. rehber falan hikaye. varsa o kadar kısa ve o kadar dolu yazılar yazacak olan buyursun yazsın. bu işler burda 2 satır yazıp dalga geçerek olmaz.

    (bkz: kedi uzanamadıgı cigere mundar der)
    3 ...
  14. 8.
  15. 9.
  16. belki de onlardı

    bizdik belki de

    belki de kimse yoktu he?

    * * * * * * * * * * * * * *

    bugün de köşemiz var

    doldurmamız gereken

    belki de yazarak

    belki de dinlemeli.

    * * * * * * * * * * * * *

    geçti işte yine

    yine doldu bir köşe

    hadi bugün de vurduk voliyi

    yaza yaza köşemize

    * * * * * * * * * * * * * * *
    2 ...
  17. 10.
  18. recep...

    tayyip...

    erdoğan...

    ***

    kötüdür....

    bu kadar...

    bitti...

    hadi dağılın...

    ***

    bidon...

    kafalılar...

    sizi...

    ***
    6 ...
  19. 11.
  20. gazete sürülecek kadar aklı olmayan adamın kullandığı, diğerlerinin kıllandığı yazı yazma tarzını anlatan rehberdir.

    (bkz: ben böyle gazete köşesiyle kıçımı silmem arkadaş)
    6 ...
  21. 12.
  22. simdi okumadan bilinmez bu gercek, evet arada bakiyorum ki gundem disi neler yazmis yine diye..onu yazma bunu yazma ona dolandirici deme bunaun torpilini es gec dedilerse yine.. mizah yoluyla icinde bir iki gundeme degdirmis gibi yapan cumleler ve kose yazisi mahiyetinde kosede duran ama aslinda cocuklara hitap eden gunun oykusu...
    1 ...
  23. 13.
  24. yılmaz özdil gibi,
    yazı yazma rehberi!

    neymiş?
    sözlükçüler sevmemiş.

    edebi şeyler istemişler.
    uzun cümle görmelilermiş!

    yazıişleri types...
    <hurriyetyaziisleri@msn.com> Yılmaz abi, yazıları msn'de yazdığını açıklasak ya.

    sen sus !
    1 ...
  25. 14.
  26. uzun süreli olarak "az ve öz söz söylüyorum" havasında olmak derinliksiz olmak demektir aslında. yılmaz özdil'in uzun konuşmalarında da derinliğin ne kadar yetersiz olduğunun farkına varabiliyorsunuz. çünkü sadece birşeylerin savunmacısı olarak meselelere yaklaşırsanız bulunduğunuz mevzii korumak için sadece o mevziin çukurundaki duvarlarla sınırlısınızdır. bu benzetme ne kadar birebir buna uymaktadır bilemem ama kendisi için aklıma şu anda bunlar geldi. ben sıkıldım yoğurt var ayran yapcam. içcen ni ? soğok soğok valla, iç iç, goyammı ?
    0 ...
  27. 15.
  28. tam rehber olmayacak ama.

    daha çok yılmaz özdil tarzı yazı yazmak olacak.

    ya da bir deneme.

    bilemiyorum.

    deneyeceğim.

    olacak mı?

    şüpheliyim.

    aslında 2 açıdan değerlendirilmeli yılmaz özdil.

    1- kısa yazışı

    2-politik görüşü.

    kısa yazışı herkesi kıskandıracak düzeyde.

    ya da değil.

    tartışmam bunu.

    ama kısa yazıyor.

    işi biliyor.

    2 cümlede...

    işi bitiyor.

    ona yakışıyor.

    bir kere daha yazdım bunu.

    ama kim okudu?

    kim hatırlayacak?

    bence kimse.

    bir daha yazayım.

    ne olacak?

    elime mi yapışacak?

    sanmam.

    ayrıca...

    belirteyim ki bu bir dalga yazısı değildir.

    olamaycaktır.

    tabii ki de yılmaz abi kısa yazıyor ama benim gibi saçmalamıyor.

    mesajını veriyor.

    duruşunu koyuyor.

    oraya geleceğim.

    geldim.

    genciz.

    kafamız dolu.

    aklımız karışık.

    işimiz başımızdan aşkın.

    dolaşıyoruz şaşkın şaşkın.

    evet grup vitamin.

    ne diyordum?

    genciz.

    öss var.

    aklımızı kimsenin bulandırmaması lazım.

    ama gazete okumak da lazım.

    köşeyazarı okumak lazım.

    bilgilenmek lazım.

    yoksa ne derler?

    apolitik gençlik.

    80 sonrası kuşağı hep böyle mirim.

    okumak lazım eşek olamamak için.

    ne okuyacağız.

    uzun uzun erdal safak mı?

    oktay ekşi mi?

    ertuğrul özkök mü?

    hayır.

    hiçbiri.

    bize öz lazım.

    bize özüt lazım.

    bize yılmaz özdil laım.

    kısa yazıyor.

    herkes anlıyor.

    2 cümlede olay bitiyor.

    açıyoruz hürriyet.com'u.

    tıklıyoruz yazarları.

    buluyoruz yılmaz'ı.

    okuyoruz.

    1 dakikada.

    hatta daha az.

    gündemi kavrıyoruz.

    işimiz bitiyor.

    politik gençlik mertebesine erişiyoruz.

    ama seksi fotoğrafları için de tıklamıyoruz.

    ya da tıklıyoruz bilemem.

    benim işim değil.

    özgür ülke burası.

    siyasi görüşe gelelim.

    gelebilirsek.

    yalnız şunu da diyeyim.

    topla bu yazıyı en fazla 2 paragraf.

    ama olsun.

    bu entyrlik böyle olsun.

    zaten diğerlerini okuyan yok.

    belki böyle yazınca okunur.

    deneyelim.

    görelim.

    ne diyordum?

    politik görüş.

    genelde aynı.

    hep bir ironi.

    hep bir tersten laf sokuş.

    tarihler ile siyasi olgular arası bağlantılar.

    olgu ne?

    bilmiyorum.

    kullandım.

    biraz da kıllandım.

    dağıttım yine.

    toplayayım.

    amerika'ya laf sokuş.

    hatta amerika üzerinden bize laf sokuş.

    hükümete laf sokuş.

    ama yazılar boş değil.

    kısa ama dolu.

    son yazılarından birinde ne demişti?

    amerika batıyor ha?

    nah batıyor?

    sen coca-cola iç,

    mcdonald's a git,

    visa ile öde.

    daha binlerce örnek.

    ya da onlarca.

    sonra amerika batıyor.

    nah batar.

    ne doğru tespit.

    brava yılmaz.

    brava özdil.

    tek seni okuyorum

    siyasi görüşümü sen şekillendiriyorsun.

    hoşuma gidiyor.

    kim var başka kısa yazan?

    rauf tamer.

    ama onu okuyormuyum?

    hayır.

    niye kısa ve boş.

    ama yılmaz özdil öyle mi?

    değil.

    kısa ama dolu.

    dolu dolu.

    fazla uzattım.

    kısacası.

    ona yakışıyor.

    bana yakışmadı.
    4 ...
  29. 16.
  30. 17.
  31. herkesin

    ne

    çok

    espri

    yapası

    varmış

    ak

    bu

    adamın

    yazı

    şekliyle

    ilgili.

    kardeşim; adamın yazım şekline değil yazdıklarına bak biraz. şurada 21 entry olmuş, enter tuşuna basan ayar verdim sanmış.

    tanım: az kelime kullanarak çok şey söyleyen köşe yazarı.
    0 ...
  32. 18.
  33. çapı kocaman bir hedef kitle seçilir.

    iki satır düşünülür.

    hedef kitlenin hassasiyetleri tespit edilir.

    iki satır düşünülür.

    hedef kitlenin damarına basılır.

    iki satır düşünülür.

    patronun çizgisi kontrol edilir.
    hiç düşünülmez cukkalar cebe indirilir.

    ulan ne insanlar var beni okumak için gazete alıyorlar denir ve derin bir of çekilir.

    (bkz: yılmaz özdil'in hedef kitlesinin çapı)
    0 ...
  34. 19.
  35. 20.
  36. bir ilhan selcuk olayim dedim

    olamadim...

    olmadi..

    olmuyor...

    cok daha fasistim,

    her yerde enter tusu goruyorum

    enter

    enter

    enter

    her yerdeler! her yerde!!

    *****

    ironik olmaya calismiyorum

    yine ironik olmaya calistim

    olamiyorum

    yil 2010

    hala

    40 yapar!

    ***

    izmir.

    *
    2 ...
  37. 21.
  38. rastgele harflere basın ve arada * ve enter tuşuna dokunuverin. yazdıklarınız daha mantıklı olur ama olsun.
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük