allah muhafaza cehenneme gittiniz diyelim bize anlatılan birazda mizah içeren o klasik kazan odun sahnesini düşünün...siz normal bir günahkar olarak kazanda yanıyorsunuz ya; heh işte kafanızı çevirin bakın altınıza ordaki odun yeziddir işte...allah cezasını verdi, veriyor ve daha da verecek inşallah...
yezide lânet olsun,niçin uydu hevaya
Allah Allah bu ne hal yaptı l-i Abaya
Hasana ağu verdi, zulmetti şahzâdeye.
Muhibbi Al-i evlat, gel seyret,bu sahraya.
Şimr çaldı hançeri,gerden-i şah zibaya.
Lânet ola o kelbe,düşe kahr-ı Hudâya
Esen yeller haber ver,bu hali Mürtezaya;
De ki; çifte kuzular gitti darül-bekâya.
al-i Yezit zulmünün sesi çıkar semaya.
Bu ne cefadır Allah, evlad-ı Mustafaya
Hüseyin atından düştü, sahra-yı Kerbelaya,
Cibril, kurban haber ver, Sultan-ı Enbiyaya.
Çifte kübbesi düştü, arş-ı rahman ağlıyor.
Kürsü kalmış kararsız, kevn-i mekan ağlıyor.
Levh-i mahfuz kalemi, emr-i Yezdan ağlıyor.
Sidre de Cibril ağlar, melekler kan ağlıyor.
Sekiz cennet, yedi nâr, heft âsuman ağlıyor.
Matemdedir yıldızlar, ay yüzlü han ağlıyor
Gün yüzün gubar almış, cümle cihan ağlıyor.
Cennette idris ağlar, hur-i gılman ağlıyor.
Seher yeli durukmuş, durgun umman ağlıyor.
Kerbela çöllerinde çifte civan ağlıyor.
Hüseyin atından düştü, sahra-yı Kerbelaya,
Cibril, kurban haber ver, Sultan-ı Enbiyaya.
Hasanım ağu içti, leb-i sükker ah çeker.
Hüseyin atından düştü, kime şikâr ah çeker.
Nerde kalmış acaba Bak Zülfikâr ah çeker.
Alinin on bir oğlu yerde yatar ah çeker.
Fatma nene,ciğeri sızlar, sızlar ah çeker.
Ümmügülsüm, Rukiye çifte Nigar ah çeker.
ibrahim, Kasım ağlar, kılar zâr zâr ah çeker.
Hatice ana duymuş, yavrum diyer ah çeker.
Meryem, Asiye gelmiş, ağlar ağlar ah çeker.
Havva, Hasan, Hüseyinim diyer diyer ah çeker.
Hüseyin atından düştü, sahra-yı Kerbelaya,
Cibril, kurban haber ver, Sultan-ı Enbiyaya.
Hazreti dem lişan, Nebi Ziba ağladı.
idris Firdevs içinde kasr-ı âlâ ağladı.
Nuh ile Hud, Salihî düştü zâra ağladı.
Yakup,Yusuf, Şuayib, Lût, hem Yahya ağladı.
Zekeriya zikrinde, Turda Musa ağladı.
Mekke, Medine, Kubeys, Tur-i Sina ağladı
Dahi Harunla Davut, Süleyman da ağladı.
Cercisi biçer hızar, ilyas da ya ağladı.
ilyasa, Zülküflü hem Meryem ana ağladı.
Hüseyin atından düştü,sahra-yı Kerbelaya,
Cibril, kurban haber ver, Sultan-ı Enbiyaya.
Abubekir, Ömere bu zarardır Osmana,
Cümle Kureyş ensarın düştü ah u figana.
Al-i Yezit, boyadı çifte kuzun al kana.
Ey Server-i Enbiya, sen bunu de Süphana.
O gün ola göreydim Yezit düşe nirâna,
Sırattan seyredeydim, geçeriken o yana,
Cümle nebiler ümmet, sallanarak cinana.
Huriler karı gelir Hüseyin ile Hasana
Fatma ana şâd olur, müjde gider Rıdvana.
Hüseyin atından düştü, sahra-yı Kerbelaya,
Cibril, kurban haber ver, Sultan-ı Enbiyaya.
Medine dağlarında süsemle sümbül ağlar.
Husırat metel atmaz, esmez olmuş yel ağlar.
Dağlar ingil ingilder, sular sarhoş sel ağlar.
Cümle kuşlar figanda, bak dertli bülbül ağlar.
Viranede baykuşlar, hû çeker yıl yıl ağlar.
Kerbelaya kulak ver, sahra ağlar, çöl ağlar.
Biten otlar baş eğmiş, çimen çiçek, gül ağlar.
Lânet olsun Yezide şah u geda kul ağlar.
Ey Mürteza gel yetiş, binekte düldül ağlar,
Hasanım ağu içmiş, göz yaşları sel ağlar.
Kerbela imdat ister, gözedirler yol ağlar.
Hüseyin atından düştü, sahra-yı Kerbelaya,
Cibril, kurban haber ver, Sultan-ı Enbiyaya.
CEMAL HOCA Yezidi yara tabşır kahrola.
Ah çekuben ağla gel, zâra tabşır kahrola.
Lânet âl-i Yezide, ere tabşır kahrola.
Yüz on dört sûredeki sıra tabşır kahrola.
Hazreti Nurdan düşen tere tabşır kahrola.
Yüz sühufun serveri çâra tabşır kahrola.
Bin bir kelam tuhfesi tûra tabşır kahrola.
Bu davayı tehir et, haşre tabşır kahrola.
al-i Yezit sevkolur, nâra tabşır kahrola.
Alır bidadı anda, bire tabşır kahrola.
Hüseyin atından düştü, sahra-yı Kerbelaya,
Cibril, kurban haber ver, Sultan-ı Enbiyaya.
(bkz: münafık) kavramının tarihi, ibretlik bir örneğidir kendisi. rivayet odur ki; emevi camilerinde namaz sonrası; hz. aliye, beddua ve hakaret etmeyen cemaate işkenceler uygulatmıştır.
Bazı alimler tarafından lanetlenmekle birlikte, sonradan pişman olup tövbe etmiş olma ihtimalini göz önünde bulunduranlar bu konuda temkinli davranmışlardır. Risale-i Nurda ismi, kendisine lanet etmenin caiz olup olmadığı tartışması bağlamında geçmekte; lanet getirmenin bir kazanç sağlamayacağı gibi mahzurlarına da dikkat çekilmektedir.
Kendi döneminde yaşanan feci hadiselerden dolayı Müslümanlar arasında kötü olarak anıldı. Ölümüyle, Kendisinin veliaht tayin edilmesi ve babasından sonra halifeliğe getirilmesi, hilafetin saltanata dönüşmesine ve seçimle halife olma sistemine son verilmiş oldu.
" http://www.sorularlaislam...hp?s=show_qna&id=7452 ".
şianın tekfir ettiği,ehl-i sünnetin ise pek sevmeyip mesafeli durduğu biridir...yezide dair tıpkı ilk üç halife,müminlerin annesi,ehl-i beyt ayetlerinin direk muhattabı hz. aişe ve hz. muaviyedeki gibi şianın dolmuşuna binmenin yanlış olduğu düşünülmektedir...
misalen yezid kerbela faciasından önce hz.hüseyinle mektuplaşmışlardır...
bu mektuplaşma yezidin boru olmadığını göstermektedir...
yezid bin muaviyeye hz.hüseyin; iktidara kendisinin e hak olduğunu bildirdiği mektubunda hz. hüseyin buyurur ki...
''Dedem dedenden,annem annenden,babam babandan,bende senden üstünüm hilafete e hak olan benim der . ''
yezidin hz. hüseyinin mektubuna verdiği cevap ise aynen şöyledir...
''Dedenki resulullahtır onun sadece dedemden değil tüm insanlardan üstün olduğuna bütün müslümanlar inanır....annenin üstünlüğüne gelince resulullahın kızıdır ve annemden üstündür...babanın babamdan üstünlüğüne gelince ikiside ahirettedir hesapları allahadır...senin benden üstünlüğüne gelince(yezit burda ayet okur)allah mülkü dilediğine verir''
yezidin halife olduğu halde faciaya yeterince engel olamadığı için mesul tutulabileceğini fakat araştırmalarım sonucu vardığım kanaat kendisinin şianın anlattığı gibi dansözlerle raks edip insan kanıyla karışık şarap küpüne batan bir kişi olmayıp eşyanın tabiatı gereği günahkar ama müslüman bir kişi olduğu yönündedir...üstelik yezid islam ülkesine yeni topraklar katmış belli kitlelerin müslüman olmasına vesile olmuş gibi gözükmektedir...ayrıca islam medeniyetine çok büyük katkı sağlayacak emevi medreseleride bu dönemde temellendirilmişdir...zulme göz yummasına tenkite eyvallah ama müslüman olmadığına katiyen inanmıyorum...
kerbela faciası ile ilgili okuduğum bir kitapta yezid için "oruç tutmayan, tuttuğu orucu da şarapla ve içkiyle açan" ibaresi geçmekteydi. hz. hüseyin'in katledilmesinin, hz. hasan'ın zehirlenmesinin arkasında parmağı olduğu da yazılanlardandı.
anlamadığım bir şekilde hz. muaviye'ye tıkladığım zaman gelen başlık. zira yezid bin muaviye, muaviye'nin kendisi değildir, bu kelime grubu muaviyenin oğlu yezid demektir.
nasıl bir bilgiye ve neye dayanarak öldürmedi kestirtmedi denildiğini anlayamadığım adam.
yahu orda öldürülenler sıradan insanlar değil! susuz-aç bıraktıran da mı o değildi?
hazreti ön ekinin getirilmesi ile tamamiyle hakarettir, aşağılıktır.
ehl-i beytten kimseyi şahsen öldürmemiş, ehl-i beyt için açıkça öldürme emri vermemiş ya da gizlice öldürülmelerini kastetmemiş ama yönetim hırsı yüzünden kerbela olayında ciddi sorumluluğu ve hatta suçu bulunan saltanat sahibi. peygamber torununun şehit olduğu andan itibaren ise maalesef halife.
yobazların ısrarla savunduğu kimse. tanıdığım bütün yobazlar savunur bunu. dayanakları ise çok çok komik. neymiş muaviye peygamberi görmüşmüş ondan çok değerli bir insanmışmış. ulan adam peygamberin torununu kestirmiş daha ne yapsın ? görse ne olur görmese ne olur ?
arapların iç meselesidir beni zerre kadar ilgilendirmiyor o ayrı. ama olayları biraz da mantık çerçevesinde değerlendirmek elzemdir.
sünni aleminde bir tek türkler sevmez. bunun sebebide türklerin alevi meşrebliğindendir. islamiyetin yayılmasında bir çok hizmette bulunmuştur. yine de Allah bilir ama bir vahiy katibine lanet okumak günah olabilir.
peygamber efendimiz'in torunu olan hüseyin'in kanını kerbela'da dökerek islamiyet'e büyük yaralar vermiştir. kendisi ölmemiştir hala kıta kıta dolaşmaktadır. suudi arabistan, mısır, lübnan vesaire...