koşan kişinin kendi kafasında yaşadığı, izleyenlerin yüreğini burkan psiklolojik savaşıdır..
burada 'yetişmek' çok farklı zaman ve mekanları işaret edebilir.. yavaştan hareket etmeye başlayan bir otobüse de yetişmek için koşuyor olabilir adamımız, yayalara geçmek için son 8 saniyesi kalan yeşil ışığa da..
mesafe/zaman aralığını iyi etüd edememişse, yolun yarısında hedefine varacağını görmüştür.. kaldırıma 5 metre kalmışken daha 5 saniye vardır ya da otobüs durmuştur falan..
işte o anda kararsızlık başlar.. koşmayı kesip yavaşlasa mı, yoksa bu yola baş koyup gereksizce depara devam etse mi?
eğer durur da karizmasını kurtarmaya çalışırsa adama sorarlar ''birader ne demeye iki adım koşup iki adım yürüyorsun divane gibi?'' diye.. hem beklenmedik bir gecikme durumunda tekrar aynı teraneye baştan başlama tehlikesi de var..
öte yandan sahneye yeni bakan biri de yetişeceği belli bir noktaya danalar gibi koşması da manasız gelecektir..
o bir saniye içinde bunlar geçirilir kafadan, bir karar verilir.. budur..
evet, dilemma yerine 'ikilem' de diyebilirdim, bu kelime daha artist geldi bunu seçtim..