Diziler çok uzun sürüyor. Kertenkelenin geçen bölüm 2:01 sürdü, Eyvah eyvah 2 ise 1:46ydı yanlış hatırlamıyorsam. Dün arka sokakları Saat 20:15 gibi açtım 23:15te kapattım.
süre uzun olunca diziye ana konuyla alakası olmayan bi dünya adam getiriyorlar. Bu da bi süre sonra sıkıyo haliyle.
Oysa ayrılsakta beraberiz öyle miydi? 25 dakika sürerdi her bölüm. Toplasan 15 oyuncu vardı. Diziyi ilk kez 134. Bölümde izleyen bile konuya yabancılık çekmezdi.
(bkz: amerikan dizileri) elin dizilerini izleyince insanın zihnini zorlayan bir senaryoyla karşılaşırken, bizim yerli dizilerde ise(istisnalar var) resmen aptal yönetimi yapılıyor.
çünkü izleyici kitlesinin seviyesine inmeye çalışılıyor.
koyacaksın her diziye +18'i, ona göre çekilecek. zaten kimse evini denetlemiyor. sen ''çoluğuna çocuğuna 18+ dizi mi izletiyorsun?'' diye basacak halleri yok ya. yakın da o da olabilir ama.*
aynı konular içinde dönüp duruyor. bir kız iki erkek arasında kalıyor yada bir erkek iki kız arasında kalıyor. olmadı aile dramı. bölümler bir yerden sonra kendini tekrar ediyor. olay aynı fakat başka karakterin başına geliyor.
Hitap ettikleri kitlenin seviyesinde olan dizilerdir, akp bu ülkede %50 oy alıyorsa, recep ivedik en çok izlenen filmse kitlenin kültür seviyesi belli zaten.
Diziye birkaç zengin, birkaç acı çeken fakir, bir iki tanede aşık genç koydunmu bizim insanlar izliyor.
Senaristler insanımızı iyi tanıyor. insanların yaşamak isteyeceği hayatları senaristleştirip çekiyorlar.
Evde elde kumanda olan insanlarda bayıla bayıla izliyor. Senaristin yönetmenin çokta sikinde kalite.
çünkü herkes birbirini sikiyo amına koyuyorumdur-dur ekliyim de bilgi sanılsın amk-.e dön dolaş aynı götü sike sike seks de bir süre sonra kalitesizleşiyor azizim... ah !
ekseriyetinin böyle olduğuna katılıyorum. gerçekten senaryolar temcit pilavı gibi, dön dolaş aynı siktiriboktan şeylere geliyor. aşk temalı dizlerde ya kız zengin çocuk fakir, ya da tam tersi. başka bir alternatif yok. gençlik dizileri zaten yüzyıllardır aynı, 30 yaşındaki koca koca herifler kravatları gevşeterek liseli rolü kesiyorlar amk. aksiyon dizisi desen, güzel yapımlar ya reyting uğruna tutmuyor, ya da iyi başladığı bir projenin devamını getiremiyor. dizi süreleri başlı başına felaket zaten, bir buçuk saat süren dizi mi olur lan, film mi çekiyorsunuz? belki dram temalı diziler oyuncu kalitesinden dolayı işi kotarıyor, o da belki. ama o da bir yere kadar.
bakın yıllardır kanal d'de yayınlanan arka sokaklar diye bir dizi var**. izliyorsunuz/izlemiyorsunuz, beni alakadar etmiyor. ancak ne zaman zapping yaparken o diziyi görsem içimden okkalı bir şekilde sövüp hemen değiştiriyorum. sinirlerimi hoplatıyor. ne bir oyunculuk var, ne bir kalite, ne de set başarısı. ışık mışık zaten hak getire. adamlar iki ileri, bir geri zoom yaparak, ikinci viteste hırsızları kovalayarak, adam pisliğin teki çıktı rıza baba diyerek yıllarca bu memleketi salak yerine koydu.
ha hiç mi iyi yapım yok, elbette var. 1-2 sene öncesine kadar ezel vardı, gerçekten çok başarılı bir diziydi. ne oldu bitti o dizi de bozdu. sonrasında da final yapıp bitirdiler.
şimdilerde de komedi olarak kardeş payı var izlenebilir. geri kalanını at çöpe. med cezir'inizi de, pis yedilinizi de, güneşi beklerken'inizi de, kara paranızı da aşkınızı da allah bildiği gibi yapsın, kalite fukarası herifler.
Şimdii bir kere adamlar daha çok izlenelim daha çok para kazanalım fikrinde her hafta yayında ve öyle yabancı dizi gibi 45 dk da değil 1 buçuk saat reklamsız haliyle oynuyolar buna senaryo bulmak gerçekten zor. Ama bulmaya çalışan da yok yani artık höğ getirecek derecede klişeleşmiş aşk hikayeleri sıktı baya baya sıktı. Bu arada Ne mi oluyor kaliteli dizi izleyicisi yukarıda da bahsedilen yüzde birlik dilim sikerim yapacağınız diziyi deyip hiç türk dizisi izlemiyor ya da benim gibi sadece 2 dizi (kardeş payı ve yedi güzel adam) izleyip kalan o ottan boktan klişe senaryoları izlemiyor evde analarımız teyzelerimiz vay pislik heriiif bu kıza bu yapılır mı diye oturup izliyor sen internette yabancı dizi izlerken ee türk yapımcılar da oyuncular da yolunu buluyor haliyle. Bunu değiştirecek yapım yok biraz kardeş payı başarılı ama absürt komedi dışında da o kaliteye erişmemiz çoook zor.
insanlara ne gösterirsen onu seyreder. bizim millet de ayrım yapmaksızın dizi izleme alışkanlığı olduğu için yapımcılar eline geçen diziyi yayına koyuyorlar. bilim ve teknoloji kanalımız olsa daha iyi olurdu ama insanlar sahte mutluluk bağımlısı oldukları için, böyle bir kanal da fazla ayakta kalmazdı. çok boş milletiz.
kaliteli olsa ne olacak olmasa ne olacak?ne değişecek! millet izliyor zaten. sesimi çıkarmayayım da 100 lira fazla kazanayım derdinde olan kokuşmuş düzene bu diziler çok bile.
Bu soruyu soran insanın içine dahil olduğu "izleyici kalitesi" seviyesi ülkenin tamamına yayıldığı zaman yüzde 1'lik bir yer tuttuğu için. Yüzde 1'lik kısım eğer yüzde 50'lik bir kısım gibi yüksek bir oranda dolaşsaydı, o zaman arz-talep dengesinin "zevk" kısmında yerli dizilerimiz biraz daha kaliteli olurdu. Fakat reyting'i ve dolayısıyla reklam gücünü getiren kitle, aklınıza gelen herhangi bir yabancı diziyi bilmeyen, ya da bir iki tanesinden haberdar olan bir kitle. Haliyle o risk de yapımcılar tarafından alınmıyor. Nasıl diyeyim; "senin benim gibi cnbc-e izleyicisi" diye bir kitleye işaret edelim mesela. işte o kitle şu anda bu entry'yi okuyan kitle. Başa dönersek, yüzde 1'lik kitle.
