"gelen vurdu giden vurdu" lafının en iyi özetlendiği olaylardan biridir. öyle soyut bir durum da değildir, tamamiyle somuttur. hani sevgilin aldatır, en iyi arkadaşınla çıkmaya başlamıştır. onlar soyuttur ve insanın içinde kalır. ama bu durum apayrıdır..
çocuk koşarken birden ayağı yere takılır ya da küçük olduğu için kemikleri gelişemediğinden sendeler ve düşer. zaten onun acısı ona yetmektedir, dizleri kanamaya başlamıştır.
anne gelir çocuğunu kaldırır ve o ağlayan çocuğa bir tane de kendisi vurur. neymiş efendim? üstü kirlenmişmiş, misafirliğe gidiyorlarmış.
sonra da "anne sen beni küçükken hep dövüyordun" diyince "hadi be ordan, ben seni ne zaman dövdüm. bak böyle dedin diye döverim şimdi" şeklinde tepkilere maruz kalınır..
Coçugun içine kapali olmasina ve daha sonralarda muhtemel bir sorun esnasinda guvensizlik veya ikinci bir tekme korkusuyla ane veya babasina açilmamasina neden olay bilinçsiz bir harekettir.
"Eger saglam,kendi ayaklari ustunde durabilen ve kendine guvenen bir nesil yetistirmek istiyorsak ebeveynlerimizin acil olarak bilinçlerdirilmesi lazimdir" dedirten durumdur.
annenin bir eli; çocuğu, bileği ile dirseği arasındaki bölümden kavrayarak, silkeleme, kaldırma karışımı bir eylemdeyken, diğer eli de tokatlama, çocuğun üstünü başını temizleme, gözyaşını silme eylemindedir.
vıdı vıdı söylenirken de hem çocuğun önemli bir yarası olup olmadığına, hem de giysilerin uğradığı zararı tespit etmeye yönelik delici bakışlara sahiptir.
annenin çocuğa, hayatın acımasız olduğuna dair bir dersidir. anne burada çocuğa, düşenin dostu olmayacağını anlatmak ister aslında. anneler hiç bir zaman çocuklarının kötü olmasını istemez. her olaydan bir ders çıkarmalıyız.
çocuk düşer. anne gelir kucağına alır.
bir yandan sallar bir yandan da teselli mahiyetli yanağını okşar ufak vuruşlarla.
işte salak çocuğumuz burada çığlığı basar:
hüveeaa ben düştüm sen de beni dövüyorsuun, hüveaa!
bir keresinde yanıbaşımda oluveripdurmuş bir olaydır bu benim.şimdi çocuk zaten o xan acısıyla din iman küfür edicek zaten belli.bir de yaşının ufaklığına bakmadan rezil oldum ulan tüh durumu var.e be kadın ya kaldır çocuğunu hiç ilgilenme (ek bilgi: ki düşen çocuklara hiç bakmayınız efendim onlar canı acıdıkları için değil sizin acı dolu bakışlarınızdan etklilenip hııııhh üleennn fırsat buldum basmalıyım şimdi yayagarayı nasılda ilgi görücem dur sen dur diye düşünüp hakkaten de yaygarayı basarlar hiç acımadan,onun için hiç görmemişsiniz duymamışsınız gibi davranmaya devam edin.ısrarla o beş on saniye kadar yerde oturup gözleriyle sizi delseler bile.)ya da kaldır bi iki düzelt üstünü başımı bişeyin varmı de çok üsteleme geç git.sen niye çata çota giriyosun çocuğa.ha o çocuk o dayağı yediği zaman bir daha düşmücek mi sanki.bir insan yavrusuna nie düştün diye sorulur mu yav?bu arazi aracı mı.e madem neden diye sorduğun sorulara o beş yaşındaki küçük cevap veremiyosa peki neden vurdun az önce?.çok dertliyim sözlük çok.
şiddeti savunan ya da ne biliyim çocukların dayakla eğitilmesi gerektiğini düşünen biri değilim ama, çocuklukla ilgili en komik olaylardan biridir. tabii anne psikopatsa ve çocuğu evire çevire dövüyorsa ayrı ama, bir türlü düzgün durmayan, atlayıp zıplayıp anasını zıvanadan çıkarmış veledin, düştükten sonra götüne iki tokat yemesi çok komiktir.
-doğru dursana evlaadım.
-hebele hübele..ay ay ay! ne vuruyon yaa!