diziyi izlemesemde jenerik müziği güzeldir. havva, yusufa vermek için elinden geleni hep yapıyor. yusufun annesi bundan rahatsızlık duymaktadır. oğluna daha iyi kızları layık görüyor. e haklı bir yerde havva denilen karakterin hem oyunculuğu hemde oynadığı karakter hiç iyi değil. toprak desen ablası havvayı yoldan çıkarmak için uğraşıyor. hepside ne için peki, bir tane yusuf için. klasik senaryodan başka birşey değil. zaten fox tv dende ancak bu beklenirdi. dizinin ismide güzel şimdi, bu diziyi atv ya da kanal d yapsaydı güzel senaryolar koyulabilirdi.
daha önce fox'ta lale devri dizisine denk gelmiştim, bir süre baktım zaman geçsin diye... bugün de yer gök aşk dizisine denk geldim... hiç bir halt anlamadım bu işten... lale devri dizisinde oynayan ana, oğul aynı karakter isimleriyle yer gök aşk dizisine gelmişler, toprak diye bir kıza talip olmuşlar... kızı alıp kendi dizilerine götürmek istiyorlar * bir saattir gülüyorum yahu...
senaryoyu yazanı alnından öpesimin geldiği dizi. sürekli "ortaaaağaam" diyen kadın ise diziyi götüren muhteşem oyuncu. OYunculuğu inanılmaz... gerçekten çok takdir ediyorum.
bu dizide bade diye bir kız var. iyi, hoş güzel kız da anlamadığım bir ebleklik var hatunda. ama bakınca çirkin diyemiyorsun bu kıza; ama eblek işte ne biliyim. toprak'la havva'nın yanından geçemez o ayrı. yoklukta yusuf bey gönül eğlicek zağar.
hizmetçi teyze sultan'ın ipleri eline aldığı dizidir. daha çok tutulan bir dizide oyuncu olsa, bırakmazlardı bu kadını valla. (bkz: ayşegül günay)
birce akalay giderek oyunculuğu öğrenmeye başlamış, yalnız bazı ağzı açık tavırları kristen stewart 'a benzemekte. allahtan gözleri bayık değil.
bade'yi oynayan kız (adı her neyse bilmiyorum) yapma bebek güzelliğinde. normalde çirkin ama saçlar boya gözlerinde bir ara mavi lens vardı sonradan yeşile çevirmiş, neyse. birce'yle kıyaslanır mı lan bu kız, yapmayın etmeyin senaristler.
edit: bade'yi oynayan kızın adı tuvana türkay 'mış. google görseller'den fotoğraflarına baktım, inanılmaz güzel görünüyor. dizide mi o kadar çirkin duruyor bilemedim.
şu yusuf'un annesi kadar içten pazarlıklı, şeytan hatun görmedim. o bade inşallahh sana yılan bir gelinlik yapsın da gör gününü. dizinin devamında keşke şöyle bişey olsa: eblek bade ve kıl yumağı yusuf evlenir. evlendiklerinin ertesi sabahı bu bade, konağın hanımı benim, asi gelinim ayaklarında bu kadını canından bezdirsin. havva'nın beş dikiş beteri olup, onun çevirmediği dalavereyi de çevirsin. hatta yusuf'u memetle aldatsın. konak içinde aşk-ı memnu havası essin.gerçi bu ebleklikle o memeti nasıl avladı anlamış değiliz. bade, saf mısın nesin yaa daha dün başka hatunla evlencek adama topukların vura vura gidiyorsun resmen.hem ebleksin hem de safın önde gideni. google görsellerde çok şahanesin hakkaten de bu dizide neden bu kadar çirkinsin yaa.
havva bi tür intihar etti. kadının çoktan ölmesi lazımdı "yok solunum durdu, nabız yok bik bik" diye konuşuyorlardı. ambulans geldi gitti hastahaneye, hala kalp masajı yapıyorlar bu nasıl iş olm? ayrıca birce akalay çok güzel, tuvana türkay kimmiş onun yanında. forever birce!
yusuf senin kafana edeyim ben. "anam ameliyat oldu, bari bade'yle evleneyim, anam iyileşsin" nasıl bir düşünce lan? yusuf'u da cüneyt vurdu bi güzel iyi oldu. bade gerizekalısı da silah üstüne gelince nasıl sindi pıstı babasının arkasına. gerizekalının başkanı, çok seviyorduysan atlayaydın yusuf'un önüne, seni vuraydı cüneyt. senin gibi bir maldan kurtulmuş olurduk.
aman ikisi de ölmez bunların, aynı hastahaneye düşerler, orada mutlu mesut yeniden başlarlar aşklarına. yusuf'un da tek derdi "bade'den nasıl boşansam?" olur.
bade denen ebleğimsi burnuna estetik yaptırmış sanırsam. ama hala olmamış be güzelim. bu seferde ağız kapanmıyor. devamlılıkta son nokta yani bu da. sezon biterken kemerli, yeni sezonda patates bir burun. güzelim olmuyor. napsan zaten olmuyor da. bir de yanmışsın marsık gibi.
ayrıca kendi annen hasta, o olayda kim bilir nasıl tırsmış. sen tutmuş o yılan hamiyet'e salya sümük "anne, anneciğim" diye sarılıyorsun.ne çabuk kanın kaynadı bu kadına. pek inandırıcı değil bu haller. o üzerindeki gelinlik de evlerden ırak tövbe yarabbim. senaristleri tebrik ediyorum, son sürat uğraşsalar bu kadar itici bir karakter yaratamazlardı. yani bu iticilik, bade'yi oynayan kızdan mı, yoksa kızın oynadığı bade karakterinden mi kaynaklanıyor orasını görücez. sanırım bu badem hatun bu sezon hep buralarda olacak. neyse... havva'nın, manzarası için nevşehir'in, cevval teyzenin ve arada bir görünse de toprak'ın hatrına izlenir.
az önce lale devri 'ni izlerken havva'nın öldüğünü öğrendim. öldü dedi doktor lan. hatta toprak intihara teşebbüs etti ablam öldü diye falan. şahika koçarslanlı tarzı bir "oh may got oh may got" çektim şu anda.
birce akalay yerine tuvana türkay 'a katlanamam ben valla. bitmiştir bu dizi benim için eğer havva öldüyse. dirilsin ya la havva. *
havva'nın öldüğü haberini kardeşinin dizisinden öğrendik az önce bundan sonra da dizinin tadı falan kalmaz. kavak yellerindeki efe gibi bir yerlerden fırlamazsa tabi.
sevgi yumağı gibi bir ismi vardır dizinin. sanırsın dizide tüm insanlığın, atın, kelebeğin, bokun püsürün aşk hayatı anlatılır, herkes sevgi içinde birbirine koşuyor falan, yok öyle bir şey. klasik türk dizi mantığı; başrole koy birer güzel/yakışıklı oyuncu sonra onlar bir ayrılsın bir barışsın arada onla bunla yatıp kalksın. basitlikten kırılıyor diziler, hepsi değil ancak çoğu böyle. para bok bu işte diye herkes yönetmen/yapımcı olursa olacağı bu tabi.
--spoiler--
ölmemiş ya la havva. mutlu oldum. birce akalay için izliyorum ben bu diziyi, eheh. zaten hayalet olarak toprak'ın, yusuf'un kafasında görünseydi, hiç olmazdı. yusuf da ayrı bir alem. evlenirken her şey laylaylom, kızın öldüğünü öğrenince "ben seni çok sevdim, unutamadım" diye mezarının başına gidiyorsun. ne faydası var? kızın ölmediğini öğren, gene hava atarsın kıza sen. pis, gıcık oluyorum sana.
bade, sen ne gurursuz ne yüzsüzsün lan. kocan "havva, havva" diye sayıklıyor, sen hala "ben kocamın yanında olmalıyım" diye hava atıyorsun babana. hamiyet olmasa aklında bile yoktu adam, annen hasta, gidip hamiyet'e "anneciğim" diye yalakalık yapıyorsun. ayrıca tuvana apla, burnunu yaptırmışsın ama bu sefer de ağzın büyük kalmış burnuna göre. zaten herkes bembeyaz bir sen yanmışsın marsık gibi. bir de kilo almışsın, popon kocaman çıkmış, zapzayıf kızdın. sen bu yaz naptın kendine tuvana apla?
hamiyet, sinsilikte üstüne yok. zaten tahmin etmiştim ben senin kızı bir yerlere kaçırttığını. kızın babası da çok rahattı, para düşkünü bir herif olduğunu bildiğimden "kesin hamiyet karısı bu adamı satın aldı, kızı da başka yere kaçırttı" dedim. bari iki gözyaşı dökün de kimse anlamasın, ne rahatsınız lan.
sultan teyze'yi de ağlarken gördüm ya, vay anasını. "ühühüühh ortaaaam!". ayrıca havva'nın annesi bu kadar bölüm sonra, en iyi performansını sergiledi. içim parçalandı kadın ağlarken.
yusuf'un amcaoğlunu yakışıklı bulan bir ben miyim ki? adam çok karizmatik ya. boşver eblek bade'yi ben evlenirim seninle. *
bana kalırsa ne olur bu dizide, söyleyeyim. hamiyet karısı dedi ya "havva'nın beyni hasar görmüş, yürüyemeyecek, konuşamayacak" diye. öyle bir şey olmayacak, kız yürüyecek de konuşacak da. ama hafızasını kaybedecek, hatırlamayacak kimseyi. sonra bu diziye yeni dahil olan karakter var ya, yusuf'un babasının gayrimeşru oğlu. onunla aşk yaşayacak işte, baldantatlisirke dediydi dersiniz. *
entrikalar üzerine kurulu tipik bir türk dizisidir.
entrika olacak tabi de, bu dizideki olayları döndüren havva nın teyzesidir. *. gerçekten o kadar iyi bir oyuncu ki rol yapma özürlü oyuncuların bulunduğu bir diziyi izletebiliyor.
tebrik etmek lazım.
