Simdi bagdas kurarak yemek yiyen ve oturan tum anadolu insanlari o zaman barbar , cahil , gorgusuz , cag disi. Peki modernlesme tutkusu ile biryanimizi acip cesitli rahim hastaliklarina , haramdan oturu zeka geriliklerine , sapkinliklara , hastaliklara sahip olan kisiler yetistirmiyoruz ? Mesela bir bayana sizce kisin mini etekle dolasma yoksa rahmin donar ve cocuk sahibi olamassin ayni zamanda da annelik gibi kutsal bir hissiyata asla ulasamayip cocuklara sadece uzaktan bakip gipta edersin desek. Kisilerin ozgun ve hur iradesi ile verdigi kararlar veya yapmis oldugu tercihler tamamen etik cercevesinde kisiye ait degilmidir ? eger oyle degilse neden her koyun kendi bacagindan asiliyor ? Peki biz kisilere kisi yani birey olduklari icin saygi duymuyor muyuz ? O zaman mini etekli hanfendiye de , kupeli beyefendiye veya gym t shirt u giyip sokakta dolasan beefman lere de saygi duymak gerekmez mi ?
Populer kultur bizim insanimizi dislamaniz hakkini sizin elinize vermez , siz boyle bir yetki ile dogmadiniz ve yetkilendirilmediniz . Siz masada yemek yiyen aileler toplulugu baskani misiniz ? Devlet boyle bir bakanlik actida bizim mi haberimiz yok ? O zaman sende bize anadoluya herkese saygi duyacaksin ve dostum unutmaki oturarak yemek yemek daha sagliklidir. O mukemmel imrendigimiz asya insanlarinin kulturune bir bakin derim. acaba nerde yemek yiyorlar ve nasil ?
öncelikle yer sofrasında yemek yemek daha sağlıklıdır.
daha samimidir, bütün aile karşı karşıya, kollar birbirine çarpar, yanında duran abinin tabağında aşırırsın...
siz yozlaşmış batının neferleri siz doğuyu aşağılıyorsunuz ya o mensubu olduğunuz batılılar gelip doğuyu ziyaret ediyor.
emin ol koduğum moderni izmir saat kulesine görmeye kimse gelmiyor artık, mardin'in taş evlerini görmeye geliyor.
ama bu koduğum entelleri çakma modernleri zamanı gelince de "aa ne kadar ilginç yerde yemek yemek" diyerek o sofralara otururlar.
gerçi siz kemik çerçeveli gözlük takınca ya da masada yemek yiyince kendinizi lord zannediyorsunuz orası da ayrı konu.
ulan siz nasıl geri zekalılarsınız anlamadım ki...
yer sofrasını savunuyoruz diye fakir edebiyatı yapıyormuşuz.
ulan dingil yer sofrası kuran herkes fakir mi size göre?
işte zihniyetiniz bu.
fakir edebiyatı değil bu sizin illüzyona maruz kalmanız.
siz masada yemek yiyince kendinizi ingiliz kraliyet ailesi sanıyorsunuz.
yer sofrasında da yemek yedim senin hayalini kuramayacağın ülkelerde de tatil yaptım.
o yüzden sen benim yer soframa saygı göstereceksin ben de o entelliğine gösteririm, belki.
çünkü sen sahtesin, sen fotokopisin, batı neyse osunuz....
annem seslenirdi gel sofra bezini ser diye kalkıp giderdim sofrayida al derdi alırdım salona gider kurardım hemen sonra tabak çanak gelirdi, babamla stratejik hamlelerde bulunurduk çekyat tarafına oturabilmek için yazık annem hep tencerelere yakın tarafta otururdu yemekleri koyabilmek için, ilkel değiliz ama tabagimiz çanağımız ayrıydı igrenmeyin hemen benden. yemek bitince babam annem hemen sigaralarını yakardı hem içerlerdi hem konuşurlardı babam her seferinde tuzu çok olmuş yemeğin derdi annemde ondan mı iki tabak yedin derdi sonra kalkardık tabaklar tencereler gider sofra gider sofra bezinde öyle kırıntı falan varsa toplar camın önüne koyardık sonra örtüyü arka bahçeye doğru camdan silkerdim. Yer sofrasında yemek yemek benim için ailem için keyifti samimi misafirlerimiz geldiğinde yine yerde yerdik, biraz yabancı olanlar geldiğinde masa da yerdik.
bu tip kişilerle çağdaş olmak üzerine güzel göt etmeli saatlerce sohbet edip. o kişiyi kìzartıp bozartıp itin götüne sokmak isterim.
nedir çağdaş olmak bu tip kişilere göre. marka kıyafetler giymek. trend neyse ona göre davranıp taklit olmak. ünlülerin kuklalığı. sırf oraya ünlüler gidiyo die orada takılmak. parası olan zengin kişi çağdaştır zaten. hava olsun die ateist olmak. anlamını bile bilmedigi eylemlere katılmak...
iki kişiyiz, ikimiz de üniversite mezunuyuz.
eşim ülkenin en büyük grubunda müdür.
ben kendi emlak ofisimi işletiyorum.
istanbul'da güzel bir residence'da yaşıyoruz.
evde kedimiz var.
tv8 seyretmiyoruz ama yerde yiyoruz.
hayır, anne babalarımız yerde yemezdi. en az 3 kuşak şehirliyiz. reiki yoga falan da şeyimizde olmaz.
tek derdimiz, rahatlık, keyif ve uzun ve muhabbet dolu akşam yemekleri.
nimetin önünde diz çökmektir o dediğin. bak küçük burjuva sen bilmezsin ama anadoluda emeğe nimete saygının adıdır bu hareket. senin asıl eleştirmen horlaman gereken şey yer sofrasına diz çökmüş o yoksul ama onurlu insanlar değil onların boğazlarından çekilerek alınan vergilerle saraylarında devasa sofralarda kuş sütü eksik iftar masaları kuranlar olmalı. yazık aldığınız nefese tükettiğiniz oksijene ve omuzlarınızın üstünde taşıdığınız içinde beyin olmayan kafalarınıza.