Kabullenemez insan. Oyun konsolundaki futbol yenilgisi veya satrançta şahın mat olması değildir bu yenilgi.
aşk hayatı kötü gidebilir.. Ne bileyim bazı şeyler çabuk biter, elinde olmadan gider işte.. Zamansız kaybedersin. Oysa çok ihtiyacın vardır ona.. Ama insan yenildiğini kabul etmez. Bir ışık bekler. Aradığını bulduğunu zannetsende hep bir öncekiyle sonraki hislerini allak bullak etmiş, en ücra köşelerine kadar yalnızlık isteğini musallat etmiştir. Çıkar ilişkileri bana göre değil diyerek vazgeçmişsindir..
veya iş hayatın iyi olmayabilir mesela. Dikiş tutmayınca tutmaz. Bu silsile gibi arka arkaya gelir gider rayına oturmaz. Yenilmişsindir ama yine kabul edemezsin. Aslında çok daha iyi yerlerde olmalısındır ama fırsatlar ve doğru zaman seni bulmamıştır. Anlıyorum. savaşırsın ve yenilmeyi bedenine bir türlü yakıştıramazsın..
daha bunun gibi bir sürü yenilgiler.
samuel beckett'ın dediği gibi,
" hep denedin yenildin.. Olsun, bir daha dene, yine yenil, daha iyi yenil.."
uzun uzun tartışırlar, ama hep tek bir noktasından alırlar olayı, tartışmayı zora sokup ama şu ama şöyle tarzı cümle kurarlar.
en az bu entry kadar abukturlar.
o benimdir. bunun genetik bir huy olduğunu düşünürüm. bu insanlar hayatta asla yenilgiyi kabul etmezler.
onlar hiç yenilmezler.
yenilseler de onu kabul etmeyip ne yapıp yapıp yenmeye çalışırlar ve onu da başarırlar.
bazen bu onların yıkımı olur.
bu huyu taşıyan insanların kendilerini bitirdiğini de görmüşlüğüm vardır.