izmir konak'a bağlı mahalle. kemer ile gürçeşme arasındadır, arka tarafında yeşildere vardır. trenyolunun dibinde olmasıyla ünlüdür, çok tehlikeli olmamakla birlikte gece gidilmemesi tavsiye edilir. eski göztepe tribün liderlerinin hepsi bu mahalledendir.
Ankara Altındağ'da çinçin'in abisi sayılabilecek semttir. çocukluğumun acayip renkli anılarına ev sahipliği yapmıştır. birbirinden orijinal insanları barındırır. kaleden şöyle bir bakınca hele bir de onlarca gecekondunun arasından bizimkini seçince içimi ısıtan manzarası vardır.
çoğu büyükşehirde semt ve mahalle olarak var olan, hep de kötü, varoş, izbe, pis yerlere ad olarak verilen isim. galiba, mantar gibi ortaya çıkan gecekondular olduğu için yeni ve doğan isimleri birleştiriliyor.
Yenidoğan, Osmanlı imparatorluğu döneminde padişahlara ve sadrazamlara avlak olarak 1900 lü yıllara kadar gelmiştir.
1800 lü yılların sonunda, başarısından dolayı imparatorluk, Yenidoğanında içinde bulunduğu bölgeyi Eminzade Hüsnü Ziya Paşaya tahsis etmiştir. Eminzade hüsnü Ziya Paşa, 1910 yılında 4654 dönüm olan Yenidoğanı Belçika uyruklu Frank phillipsson a satmıştır. Kurtuluş Savaşından sonra bu şahıs Belçikaya kaçmış ve akabinde varisleri tarafından yer kullanılmak istenmiş ancak Yenidoğan üzerindeki işgalciler buna engel olmuşlardır.
Bu vesile ile yerlerini fiili olarak kullanamayacaklarını anlayan varisler ellerindeki tapuları üçüncü şahıslara satmış ve tekrar Belçika ya dönmüşlerdir.
Üçüncü şahıslar, ellerinde bulunan tapularla birlikte, yer üzerindeki şagilleri mahkemeye vermişler ve bu süreç 1990 lı yıllara kadar devam etmiştir.
Yenidoğanda Cumhuriyet sonrasında ilk yerleşim Sarıgazinin mahallesi olarak 1950 li yıllarda başlamış, 1965 yılında Üsküdar a bağlı köy statüsüne kavuşmuş, 1987 yılında ise Ümraniye ilçesinin kurulmasıyla bu ilçeye bağlanmıştır.
Yenidoğanın ilk sakinleri geçimlerini tarım ve hayvancılık ile tuğla harmanlarında tuğla yaparak sağlamışlardır.
Bu süreç Yenidoğanın 1993 tarihinde belde belediyesi statüsüne kavuşuncaya kadar devam etmiştir. 27 Mart 1994 tarihinde yapılan Mahalli idareler seçimleri sonucunda fiili olarak belediyemiz kurulmuş ve faaliyete geçmiştir.
bundan 15 25 yıl öncesine kadar istanbul'un en güzel semtiydi. öyle ki elektrik suyu dahi yoktu köy gibi bir coğrafya idi ancak çok güzel bir yerdi.
çocuklar dahi gece yarılarına sokaklarda oynardı, en yüksek katlı binalar 7 8 kat idi ama neredeyse her evin bir bahçesi vardı. kendi çapında tarım yapardı sakinleri*.
ömerli barajı ve şile yakın olmaları nedeniyle bu semtin en büyük eğlence bölgeleriydi. yüzlerce metre tek bir yapıya rastlanmadan yürünebilen geniş yeşil düzlükleri* vardı. mantar, kuzukulak, böğürtlen ve uzak ağaçlardan meyve toplamak eğlenceli çocuk hobilerindendi...
harbi harbi mahremiyet bölgesi gibiydi ama çok güzeldi ve şüphesiz dünyanın en güzel çocuk oyunları orada oynanırdı. sonra ipini koparan geldi binalar arttı amına koyuldu gitti. istanbul'un en fazla göç alan yerlerinden biri oldu...
mesleğe başladığım ilk yer. (bkz: Tandoğan ilköğretim okulu) okulun çevresinde mafya, uyuşturucu ve kadın satıcıları kol geziyordu. bir iki öğrencimizi onlara kaptırmıştık maalesef.
Ankara'nın en fantastik semtlerinden birisidir sürekli olay çıkar hertürlü iş vardır burada, diğer bir ilginç özelliğide burda taksiciler para usulü çalışır yani
-abi 10 liram * var beni ne kadar gezdirirsin
-hoca valla 2 kere caminin ordan geçerim 3 kere aşğıdan geçiririm bir kerede çinçin meydandan geçeriz.
gibi diyaloglar yaşanmaktadır ayrıca bu mahallenin kardeşi olan çinçin mahallesi ile ilgili yazmış olduğum hali hazırda bir entry vardır ki bence herşeyi açıklıyor
