anlıyorum nereye kadar çiçeği aklaşan saçların
ya denizler ve şarkılar avutmaktan yoksunsa
gelsem neydim gelmesem ne olurum
kuşkularla
sana kadınım mı diyecekmişim- utanıyorum
başlıyor akşamların yüreğime işleyen saydam uğultuları
gidersem bir umut olur diye düşünüyorum
seni ve kaygıları
eski bir gece gibi yaşıyorum ve katlanıyorum
yine sabahlar koşuşmalar
ve taş yığınlarında yapıların soğuğu
yine dönüşler uçuk renkler soluk bakışlarda
yağmurlar istiyorum
yağarsa sevinirim su seni getiriyor odalara
uzun zamandır dinlediğim en iyi türkçe sözlü şarkılardan biri, tüylerimi diken diken etti, hafiften de aşık etti sanırım.
dokundu saçlarının rüzgarı değdi tenime gülümsemen
yeniden olmaz derken kırıldı kalbimin kabuğu erken
ısıttı gönlümü yaz gibi gülümsemen
eskiden çok tez canlıydım ben
kuruttu kalbimi kara kış derken
ısıttı gönlümü yaz gibi gülümsemen
Nakarat :
Yok param yok umudum geri gel
Umut gelse bile dert bulur beni niga yeniden yeniden
Yok dostum yok sevgim geri gel
Sevgi gelse bile nefret gelir bana niga yeniden yeniden
Keişan verse :
Dostlarım vardı etrefımda çokca güvendiği
Bundan sonra düşüncem kimseye güven vermiyim
Rap çok şey aldın benden çok şeyide getirdin
Ünlü olduktan sonra gelceksin kardeşim diyip
O kadar salakmışım ki etrafa bakan körüm
Ben senin kulağında rap dolduran bi hoparlörüm
Satıp giden sendin evet benden diss bekleme
En üst noktaya çıkmak için kaçırdığın bi asansörüm
Tanımam bu saatten sonra hiç birinizi hiç biriniz
Satıp giden bi abim var oda senin kadar piç birisi
Evet kardeşim ve ben çıktık yola yok gerisi
Dertlerim sırtımda ve ben tek başıma bi yük gemisi
Mutluluk bi deniz ve hüzünlerim bi tuz gölü
Ben de anladım sonradan bi kaç sahte yüz görüp
Hepiniz bi engeldiniz geçtim işte takılmadan
Hiç bi sahnemi almadım ben afişe yazılmadan !
Nakarat :
Yok param yok umudum geri gel
Umut gelse bile dert bulur beni niga yeniden yeniden
Yok dostum yok sevgim geri gel
Sevgi gelse bile nefret gelir bana niga yeniden yeniden
Ais verse :
Kısacık ömrümde çok gördüm ibneliği
Ve satılmanın acısı annenin söylediği ninni değil
Baba , senden tek istediğim aramandı
Gerçi bu saatten sonra kalbe yapışmaz yara bandı
Dostun kazığı oldu götümüze giren hep
Tanrı ve annem dışında tek derdimi bilen rap
Hayat senden yolsuzluk yapan bi dernek
Aslında yaptığım iş rap değil insanlardan dilenmek
Kardeşlik güvenle olur , yalanla lirayla değil
Sen ibnelik parantezinde biz ise 1 + 1
Ben parasızlığı bilirim dediğim bu
Ama o kaşara harcadığım para evimin kirası değil
Malesef ki ben paradan puldan bi çareyim
Ama zaten Hip- Hop lahmsa hepimiz bir fareyiz
Sokağıma laf atın ama , sokakta halen gezin,
Neyse sikimde değilsiniz karanfil zaten bizim
Nakarat :
Yok param yok umudum geri gel
Umut gelse bile dert bulur beni niga yeniden yeniden
Yok dostum yok sevgim geri gel
Sevgi gelse bile nefret gelir bana niga yeniden yeniden
--spoiler--
her geleni yok sayıp, darlanmaksa benim tarzım.
her gelene hırlayıp, harlamaksa farzım.
her gidenin ardından, ahlanmaksa arzım.
belki de bana benim gibi bir ahmak lazım.
belki de bana benim gibi bir ahmak lazım.
belki de bana benim gibi bir ahmak lazım.
--spoiler--
herkesin içinden birşeyler çıkarabileceği bir cenk durmazel şarkısı. ard arda 3-5-10 defa dinlenebilir.
cenk bey'in "yeniden" parçası bana acı veriyor. kendime şaşacak derecede.. hüzünlü , blue'larda gezinen bi tip olmamama rağmen, hatta genelde tam tersi olmama rağmen içimi acıtıyor. benim genetik kodumda yarama basan melodi midir nedir..seviyor muyum sevmiyor muyum bilmiyorum. ama dinliyorum. yazmış, yapmış, iyi halt etmiş, aferin.
ilk kez bir sene önce dinlediğim malt şarkısı. cenk durmazel şarkıyı söyledikten sonra yeteri kadar çalışmadan çaldıkları için ahmaklık olarak nitelendirmişti yaptıklarını. şimdi stüdyo kaydını dinleyince hak veriyorum adama.
maltın yeni albümünün mükemmel şarkısı. ilk dinleyişten itibaren kendine bağlayan, sözlerinde cenk durmazel'i hissettiren, sözleriyle müziğiyle "olmuş" şarkı.
dün yeniden, dinledim bu şarkıyı
kalmıştı çok eskiden.
sözleri dedim, bari yazıyım
en baştan yeniden.
dün yeniden, baktım eskilere
benim yeni evden.
her şey değişmiş ama nakarat kalmış
söylüyorum aynen.
yeniden
her geleni yok sayıp, darlanmaksa benim tarzım.
her gelene hırlayıp, harlamaksa farzım.
her gidenin ardından, ahlanmaksa arzım.
belki de bana benim gibi bir ahmak lazım.
belki de bana benim gibi bir ahmak lazım.
dün yeniden, dinledim bu şarkıyı
kalmıştı çok eskiden.
sözleri dedim, bari yazıyım
en baştan yeniden.
dün yeniden, baktım eskilere
benim yeni evden.
her şey değişmiş ama nakarat kalmış
söylüyorum aynen.
yeniden
her geleni yok sayıp, darlanmaksa benim tarzım.
her gelene hırlayıp, harlamaksa farzım.
her gidenin ardından, ahlanmaksa arzım.
belki de bana benim gibi bir ahmak lazım.
her geleni yok sayıp, darlanmaksa benim tarzım.
her gelene hırlayıp, harlamaksa farzım.
her gidenin ardından, ahlanmaksa arzım.
belki de bana benim gibi bir ahmak lazım.
belki de bana benim gibi bir ahmak lazım.
her geleni yok sayıp, darlanmaksa benim tarzım.
her gelene hırlayıp, harlamaksa farzım.
her gidenin ardından, ahlanmaksa arzım.
belki de bana benim gibi bir ahmak lazım.
her geleni yok sayıp, darlanmaksa benim tarzım.
her gelene hırlayıp, harlamaksa farzım.
her gidenin ardından, ahlanmaksa arzım.
belki de bana benim gibi bir ahmak lazım.
belki de bana benim gibi bir ahmak lazım.
belki de bana benim gibi bir ahmak lazım.
o kadar çok şey yazabilirim ki şimdi
bana onları -onlar sizin bildiğiniz onlardan değil- yazdırabilme kudretine sahip bir şey var ki...
şimdi tüm kışların boynunu büküp
tüm unutulmuş şairlerin gönlünü alıp
doğal sesleriyle evrenin kurumsal marşını besteleyip
vazgeçilmiş tüm yolculuklar için bavul hazırlayıp
bavuldan cayıp öylece ve sadece yollara vurabilirim ki...
yoksa yine mi?
bu hayat
hiçbir şey öğretemediyse bile
kırıkhayallergeleceğine fener tutabilmeyi gösterdi bana
tüm oyunbozan hüzünler sponsorluğunda.
yeniden mi yoksa?
sakin gelelim. güzeliz.
hayat akmasa da damlar yolunu bulur.
ama tutamıyorum ki kendimi
ve siz ve siz...
o kadar güzelsiniz ki
hem bir şey daha var -en az güzelliğiniz kadar önemli-
bir ılık bahar gecesinin iki kişilik büyüsüne saklıyorum
kulaklarınızdan özür dilerim.
-yine coştu bizimkisi. bak şuraya yazıyorum -aslında ben konuşuyorum, o yazıyor, ben kim miyim? boşver - adam olmaz bu çocuk, vallahi billahi.