aşk yeniden şarkısını dilden düşürmeme nedenidir. genelde yok artık, bundan sonra olmaz dediğimiz anlarda yaşadığımız duygudur, şaşırtıcıdır, güzeldir.
aska olan inanci yitirmeye sebep olay. tek bi kereye mahsus degilse ve farkli zamanlarda farkli kisilere hissedilebiliyosa ask ozelligini kaybetmis ask olmaktan cikmis demektir. bu durumda "yalan dostum ask diye bir sey yok ask dedigin uc gunluk eglence" turkuleri cigirir insan
a$k bir seferliktir. bir kere a$ik olur ve tum hissedebileceklerini ayni yerde birakir insan. yeniden a$ik olmak; a$kin umulmadik zamanlarda hortlayabilme yetenegindendir.
essek bir kere camura duser dusturunun yer ile yeksan olan durumdur. kişi ask denilen zimbirtidan ne kadar cok cekmişşe manyak gibi ona ihtiyac duyar. bir tur mazoizm ve aci cekme istediğidir bu. gerci ask coluk cocuk oyuncagidir amma asksiz sevgi olmadiği gibi sevgisiz ask olur mu bilmem.
aşk tek atımlık bir hadisedir. yeniden aşık olunması ise ilk ve tek vurgunu yediğiniz kişiye tekrar ve tekrar vurulmaktır. genellikle araya bir ayrılık dönemi girdikten sonra yaşanır.
çektiğin acıların tekrar geleceğini bu sefer belkide dahada sert ve kırıcı olacağını bile bile kendini kaptırmaktır sevdaya...
(bkz: yeniden boku yemek)
kişinin yeniden doğması ve sonunda tekrardan ölmesiyle sonuçlanır... kısır bir döngü, yeniden doğarsın ve yine ölürsün ta ki gerçek ölüm gelene kadar...
aşk yeniden
akdeniz'in tuzu gibi
aşk yeniden
rüzgârlı bir akşam vakti
aşk yeniden
karanlıkta bir gül açarken...
aşk yeniden
ürperen sahiller gibi
aşk yeniden
kumsalların deliliği
aşk yeniden
bir masal gibi gülümserken
aşk yeniden
akdeniz'in tuzu gibi
aşk yeniden
rüzgârlı bir akşam vakti
aşk yeniden
karanlıkta bir gül açarken...
aşk yeniden
bitti artık, bu son derken
aşk yeniden
aynı sularda yüzerken
aşk yeniden
rüya gibi bir yaz geçerken...
her ilkbahar gelişinde içine düşülen durumdur. sonbaharda ise 6 ay önce yeşeren aşkınızın yapraklar gibi kuruyup solup, yerlerde süründüğü döngüsünü yaşamaktır(en azından kendi zatımca). en yemin tutmayan durumdur. içinizden defalarca her bitişten sonra "oğlum bu son, yok bir daha böyle bok yemek. bundan sonra seveni de sksnler". diye kaç defa söz vermişsinizdir. yeminler etmişsinizdir ama tutmamıştır bu maya. belki de ruhun kendini yenilemesidir her yeni aşk, her ne kadar sonu hüzün ve hayalkırıklığı ile bitse de. ruhun ilkbaharıdır, ümitleri yeşerten, yaşadığınızı farkettiren.