beşar esadın kuracağı yeni devlet sınırları suriyenin sahil kesimi halep şam israil sınırı ve çöl arasında olacaktır vahşi araplardan eradike edilecektir.
daha dün sevinç çığlığı atan halkın bugün ırak da saddam ve libya'da kaddafi için yaktıkları ağıtları biliyoruz.
şimdi suriye'de esat için ağlayacaklar. ışıd el Kaide Taliban pyd pkk öso vs kıl tüy terör yapıları tarafından getirilen demokrasi ve özgürlüğü göreceksiniz.
bu sırada kimse saddam, esat için kimyasal silah kullandı, diktatör kıl tüy deyip de zekamıza hakaret etmesin.
aslında buralarda (libya, suriye, ırak, filistin vb) ölen yaralanan ve savaşın içinde yaşayan insanların acıları umurumda değil.
bu yarattıkları din, dil, ırk, kimlik, mezhep, ideoloji bazlı cehennem onların tercihi.
benim derdim ırak ve suriye ile olan 1200km sınır. türkiye bu 1200km sınırda şimdi silah enerji kartellerinin silahlı katillerinin kurduğu defacto devletlerle komşu oldu.
bu cahil ve bir arada yaşama kültüründen yoksun, hak ve hukuk ile yaşam hakkını başkalarının hakkı ve hukukuyla yaşam hakkını yok etme üzerine kurulu insanlar artık iktidar oldu, yönetimi aldı. onları dizinleyecek tutacak üç kalmadı.
Mazlum Abdi, Ferhat Abdi Şahin veya kod adı ile Şahin Cilo, Kürt komutan ve Suriye Demokratik Güçleri'nin genel komutanı olarak tanınan mazlum kobani.
pkk'nın suriye yapılanması pyd komutanı, aynı zamanda da suriye demokratik güçleri başkamutanı.
Türkiye Cumhuriyeti içişleri Bakanlığı ve Interpol tarafından kırmızı bültenle aranmaktadır.
kendisi trump yemin törenine davet edildi.
daha geçen gün notre dame kilisesinin açılış töreni yapıldı. bu kültür hazinesi olan mekana dünya liderleri katıldı.
tabi ki katılımda dikkati çeken ırak kürdistan yönetiminde olan barzani de olması.
şimdi suriye demokratik güçleri baş konutanı olarak mazlum kobaninin trump yemin törenine davetiyle barzani notre dame açılışına katılmasını üst üste koyup başımıza neler geleceğini düşünün.
esat gitti, saddam gitti ve libya da kaddafi de gidip biz mısır'da yanlış at üzerine bahse girince akdeniz de doğal kaynak enerji havzalarında payımızı kaybettik. 1200km ırak suriye sınırında güvenliği sağlamak için daha fazla dolar daha fazla can ödeyeceğiz.
sınırımızda 1.200km cehennemle, içimizde bu cehennemin zebanileriyle türkiye tamamen avrupa'dan medeni dünya'dan dışlanacak.
bizi kim kabul eder, kim böyle bir ülkeye yatırım yapar ve istihdam yaratacak fabrika açar, teknoloji transferine izin verir?
düz mantıkla örneklemek gerekirse...
ev alacağım veya bir iş yeri açacağım.
binada oturanlar hırsız uğursuz çete tipler. mahalle ise her gün çatışma silah sesleri soygun gasp olan yer.
siz bu insanlarla komşu olmak ister misiniz?
bunların içinde iyi insanlar da vardır diyerek böyle yerde ev almak, çocuk büyütmek, iş yeri açmak ister misiniz? arabanızı sokağa park eder misiniz? çocuğunuz sokakta oynarken içiniz rahat olur mu?
sahi ya...
birbir türkiye'den çeketini alıp kaçar gibi çıkan dünya markaları...
haklarını ve servislerini, satış noktalarını devir eden kapatanlar ekonomik nedenlerle mi bunu yapıyor yoksa 10-20 yıl sonra "böyle giderse ne olacağı belli" diye mi bu ülkeyi terk ediyor?
bu markalar rekabet edecek kaliteli markaları olmayan bir ülkeyi neden bu yabancı üretim devleri terk ediyor, kendileri için cennet olan bu pazarı neden terk ediyorlar diye hiç sordunuz mu kendinize?
Volkswagen'e bir öpücük vermediğimiz kaldı. fabrika arsasından tutunda ne kadar vergi ve gümrük vb açısından teşvik muafiyet versek de fabrikasını bize değil de balkanlara kurdu. bizde işçi mühendis olarak 7 kişiye vereceği parayı adamlar 3 işçiye vermeyi tercih etti.
neden?
başımıza neler geleceğini kimse göremiyor, esat değil türkiye kaybetti.
Biz bu filmi daha önce libyada da ırakta da gördük. esad zalim olabilir ama suriyenin cihatçı teröristlerin elinde eskisinden on beter olacağına eminim. Geçenlerde baba esadın heykelini yıkıp mezarını tahrip etmeye kalktılar, geçmişte de saddamın heykelini yıkan adamlar bugün saddamı mumla arıyoruz dediler ağlayarak.
2025 in ilk yarısı bitmeden israilin işgaline uğrayıp abd nin "demokrasi" getireceği bitap düşmüş ülkedir. mis gibi hem akdenize kıyısı var hem israilin haritaya göre sağ tarafını tamamen kaplıyor hem bop sınırlarının büyük kısmını kapsıyor hemde başında bir yönetim yok. tam emperyalistlerin ve siyonistlerin ağızlarının suyunu akıtan manzara. kuzey sınırlarını da komple pkk/pyd için devletçik haline getirirler bizimle yani abd+israil için en büyük ve zorlu düşman olan türklerle uğraşmalarına da gerek kalmaz. hem akdenizi kontrol ediyorsun hem petrol kaynakları bol hem içme suyuna erişimin oluyor.
bir yorumcu işi yürüten ingiltere dediydi. ne kadar doğu bilemem ama tarzları benziyor gibi.
bu arada suriye de kargaşa çıkmaz. çok çektiler, türkiye de ve diğer ülkelerdeki hayatı gördüler. halkın istekleri çok farklı olacaktır.
ayrıca işi kotaran her görüşte örgütler toplamı olduğu için ortaya orta bir yo çıkacaktır.
tabi bunda amerika nın, avrupa nın ve de türkiye nin yönlendirmesi olacaktır.
bence ortaya ürdün sosyal hayatına benzer bir suriye çıkacaktır.
dine dayalı bir ortam oluşması imkansız.
Bir tavsiyen var. Bıyıklı ve tayfası( ak laleler suri vs tüm mülteciler) buradaki vatandaşlıktan çıkıp orada yaşamaya başlasın. Gerçek Atatürkçü vatansever biri illa çıkar o yönetsin Türkiye’yi. Sınırlara da derin çukurlar açılıp içine su doldurulsun timsah dolu olsun. Sınırlardan kimse kolay gelmesin diye. Ben razıyım. Ülkedeki çoğu kesim razı olur.
dünya ve özellikle bizim kamuoyuna verdikeri ilk mesajlara bakalım. ileride nasıl bir ülke olabileceği hakkında çıkarım yapabiliriz.
-başbakanın ilk demeci, kasamız boş. oldu
-kafaya göre silah taşınması yasaklandı.
-belediyecilik faaliyetleri başladı.
-ilk cuma namazı büyük bir katılımla kılındı.
-daha önceki günlerde de, insanların kıyafetlerine karışılmaması, mesajı gelmişti.
bunlardan yola çıkınca yeni suriye nin, sosyal hayatta din ağırlıklı, batı tipi modern ihtiyaçları talep eden, gerçekleştirmeye çalışan yani temiz sokaklar caddeler, bilimsele yakın eğitim, elektrik, su, ısınma konularına önem veren
ve tahminimce çabuk toparlanacak bir ülke olacak.
yanlış anlaşılmasın, övgü ya da yergi meselesi değil. sadece takip ediyorum.
bizim bakmamız gereken yer çağdaş medeniyet seviyesinin üzeridir.
biz yolumuzu çizmişiz.
tabi ki tüRKiYE NiN mümkün olduğunca örnek alınması ve türkiye nin diğer ülkeler üzerinde yönlendirici etkisi olması hoşuma gider.
giderler ama bunların oturmaya başladığını görmeleri lazım. bu da en az 1-2 sene sürer. tabiki en az üçte biri de artık türkleşecektir.
buna doğal asimlasyon diyoruz çünkü kimse 3 dede evvelinin gercek milliyetini bilmez. bulunduğu topluma ait ve benimseme oluşur.