yeni mezun psikolojisi

entry37 galeri0
    1.
  1. mezun olunur, memlekete ailenin yanına dönülür. Önceleri mezun olmanın,sınavlardan kurtulmanın verdiği rahatlık, gevşeme ve mutluluk hissedilir ama kısa sürer. Artık bi hayatınız yoktur, boşluktasınızdır ve belirsizlik insanı bitirir. Memlekette kimse kalmamıştır, herkes biyere dağılmıştır, arkadaşınız yoktur, sorunlarınıza yalnızlık eklenir ve en bitirici olanıdır.internetten iş bakmak dışında bi aktiviteniz yoktur, arkadaşsızlık içinizi kemirir, bu dönemde konuşacak, takılınıp stres atacak arkadaş ihtiyacı hissedersiniz çok fazla. Evde oturursunuz bütün gün, çok fazla düşünürsünüz, her geçen gün bunalımınız artar ama koşullar değişmez sadece internette iş çıkması beklenir, en zor beklenişlerden biridir. Psikolojiniz hergeçengün kötüye gider........................iş bulana kadar. Ve yeni hayat başlar tabi yeni sorunlar da.............
    3 ...
  2. 2.
  3. özetle "tamam üniversiteden de mezun olduk da... peki şimdi ne olucak ?" durumudur...

    mezun kişi kendisini büyük bir boşluğun içinde hisseder, korkar, umutsuzluğa kapılır. kafası soru işeretleriyle doludur. kendisine sürekli "ben şimdi ne yapmak istiyorum" diye sorar ama bir cevap alamaz. bu belirsizliğin içinde iş arar bazen iş görüşmelerine çağırılır, reddedilir, yıkılır... içindeki korku daha da artar.

    aslında objektif bir bakış açısıyla yaptığı şımarıklıktan başka birşey değildir. şımarıklıktır, çünkü bütün beklentilerinin hemen karşılanmasını bekler ki bu, günümüz şartlarında hele de bu ülkede pek de imkanlar dahilinde değildir. hayat yarışı devam etmektedir ama zaman artık fırsatları değerlendirmenin, kendine yeni bir rota çizmenin zamanıdır. eğitim hayatına başladığı ilk gün önüne konulan en büyük hedefe ulaşmıştır. ama bunun farkında değildir zira beklentileri kendisi kör etmiştir.

    (bkz: geçer çocuğum geçer evladım)
    0 ...
  4. 3.
  5. 4.
  6. 5.
  7. öğlene kadar uyumak, öğleden sonraları kariyer.nete şöylece bir göz atmak, kapatıp tekrar uyumak..
    (bkz: budur)
    4 ...
  8. 6.
  9. öğretmen adayları için kpss işkencesinin başlaması, atanamama korkusunun verdiği psikolojiyle mezun olma sevincinin yarım kalması.
    2 ...
  10. 7.
  11. iş mi arasam, askeremi gitsem. yok yok en iyisi iş ariyim. yok yok en iyisi askere gidip geliyim. yok ya iş aramak en mantıklısı yada askere gidiyim sonra iş ararım.
    aklında bu tür diyaloglar geçmesine neden olan psikolojidir.
    0 ...
  12. 8.
  13. -eee. yani, bu mudur? peki, şimdi napıcam? işssizim?

    psikolojisidir.
    0 ...
  14. 9.
  15. herkese benden çay, ev, araba, yat, kat psikolojisi.
    1 ...
  16. 10.
  17. ne kadar geç mezun olunursa o kadar geç girilecek olan psikolojidir.
    olay iş bulmak, işsiz kalmak ile çok alakalı değildir.
    öğrenci psikolojisinden çıkıp bi sike yaramaya çalışmak, onun için didinip çalışmak, bir baltanın sapı olmak kolay işler değildir tabi ki ama; öğrencilik hayatı benliğini sarıp sarmalamış ise, hayatı yan gelip yatma yeri olarak görmeye başladıysan, okulu uzattıkça uzatıp, bunu sıkıntı yapmamaya başladıysan sen profesyenel bir öğrencisindir artık, bu profesyenel mesleği bırakıp başka bir profesyenel mesleğe geçmek evresinde yaşanır bu psikoloji. velhasıl herkesin başından geçer, ama geçer.
    2 ...
  18. 11.
  19. bu süreci dört aşamada incelemek mümkündür.
    1. dönem: şapşallık dönemi

    bu dönemde sözü geçen yeni mezun insan evladı anlamsız bir mutlulukla başbaşadır. başına neler geleceğinden bi haber olan kişinin çıkış belgesini eline aldığı gün yüzündeki şapşal ve bir o kadar mutlu ifade görülmeye değerdir. çıkış belgesi elinde son bir kez bakar kampüsüne ve içindeki derin huzurla birlikte * evinin yolunu tutar. ailesine memlekete dönmeyeceğini ve okuduğu şehirde iş bulup çalışacağını söyleyen yeni mezunumuz bu dönemde büyük bir özgüven sahibidir aynı zamanda.

    2. dönem: ne oluyoruz ya dönemi

    kendisi çıkış belgesini almakla beraber hemen internetin başına geçip, ne kadar iş bulmaya yönelik site varsa onlardaki cvlerini bir güzel günceller. sonra durmadan başvuru yapar. otomatik yanıtlama sistemleri, uygun değilsiniz bize mesajları ve gelin görüşelim diyen ama kişinin pekte heveslisi olmadığı iş yerleri ile bolca karşılaşılır. bu sürecin hiç beklendiği gibi olmadığı görülünce yeni mezun kişimiz hemen kendine 'ne oluyoruz ya' demeye başlar. bunu demesiyle birlikte eğitimin hiçbir zaman bitmeyeceğini anlar ve hemen bir kursa kayıt olur. çünkü hiç bir ilanda onu aramamaktadırlar.

    3. dönem: depresyon + ani kararlar alıp ne olacağını bekleme dönemi

    kişi bu süreçte kursuna devam edip kendini geliştirmekten vazgeçmez ama umutlar artık neredeyse tükenmiştir. aileden gelen memlekete dön baskısı da buna eklenince kişi çok sonraları farkedeceği depresyon belirtilerini göstermeye başlar. kendini uykuya vermeler, hastalık hastası olmalar, ağlama krizleri, bitmek tükenmek bilmeyen bir iç sıkıntısı ve asık surat kişimizden hiç eksik olmaz. son noktaya geldiğini farkeden yeni mezunumuz acil eylem planı oluşturur hemen kafasında. madem burda olmuyor, memlekete de dönmek istemiyorum o zaman istanbul der kendi kendine. artık tutunacak bir dalı olmuştur ve 2. dönemdeki iş arama süreci yeniden devreye girer.

    4. dönem: iş buldum ve şu oldu dönemi

    henüz yaşanmamış olduğundan hakkında yorum yapılamayan dönemdir.
    5 ...
  20. 12.
  21. 4. dönem: iş buldum ve şu oldu dönemi
    kişi mezuniyetinin ardından 6 ay bekler, bekler.. bu arada bir yukardaki entrysinde bahsettiği istanbul planını hayata geçirir. zanneder ki istanbul'da tüm işverenler onu bekliyordur. evet mezun oluşunun üzerinden tam 6 ay geçmiştir ve o artık istanbul'dadır. her şeyin çok güzel olacağını ümit eder. 2 ayda böyle ümitlerle artık eskimiş bir mezun olan kişimizin hayatından çeker gider. sonra farkeder ki asla istediği işi bulamayacaktır. ''tecrübesizlik, deneyimsizlik'' diye adlandırılan tanımlamalar yakasını bırakmamaktadır. ve evet en istemediği noktaya gelir sonunda.. en yapmam dediği işe başlar. ve hayatı onun kontrolünden çoktan çıkmıştır.

    bu, mezuniyeti ekonomik krize denk gelmiş bir bedevinin öyküsüdür.
    kriz güzel ülkemizi teğet geçerken yıllarca emek verip üniversite okumuş, diller öğrenmiş, sertifikalar almış, büyük hayallere sahip kişilerin neresinden geçmiştir diye hala sorgulamaktadır..
    2 ...
  22. 13.
  23. bitkisel hayat gibidir. son bir haftadır daha yeni yeni tanıştığım bu psikoloji bünyemi bitkiden farksız bir yaşantıya sevk etmiştir. gün itibariyle kendimde yapmaktan gurur duyduğum şey 1,5 litre su içmiş olmam, tuvalet alışkanlığımın hala devam ediyor olması, fringe'in yeni sezonunun ilk bölümünü izlemiş olmamdır. sigaraya başladım. her bir dal sigara yaktığımda kendime küfür ediyorum. Tabi bu aralar herkese küfür ediyorum.bu gün içesim geldi, bakkala bira almaya gitmeye üşendim. işte o kadar prasadan farksızım bu aralar. facebookta twitterda dolu dolu yaşadığını çarşaf çarşaf belgeleyen arkadaşlarımı listemden silmenin eşiğindeyim. tek yakın arkadaşım yatağım. 24 saatin 23ünü yatakta geçiriyorum. odam son 2 haftadır falan dağınık. eşyaların üstünden atlayarak gidiyorum mutfağa tuvalete. hayat üçgenim tuvalet-mutfak-yatak. fucking hallelujah!
    2 ...
  24. 14.
  25. öncelikle; (bkz: #1940259)
    çok kötü bir şey... ales'e girseydim de yüksek lisansa başlasaydım diyorum valla. 15 yıl bilfiil her eylül okula başladım. bu eylül boşum. canım sıkkın valla.
    2 ...
  26. 15.
  27. mala bağlatan psikolojidir. okuyacağınız okulu okumuşsunuzdur. sorumluluklar bir bir ufukta belirir. gün geçtikçe teker teker peşinize takılır. yüksek lisans yapayım dersiniz ancak bu da kesmez. çünkü lisans gibi sürekli okulda değilsinizdir ayrıca 2 senedir. koskoca 4, 5, 6 seneyi göz açıp kapatana kadar bittiğini bildiğinizden bu 2 senenin de su gibi akacağını bilirsiniz. uğraşacak bir şeyler ararsınız iş aramak dışında ama tüm bunların verdiği stresle yaptıklarınızdan zevk alamazsınız. benim gibi bol bol yürürsünüz dışarıda düşünürsünüz..
    1 ...
  28. 16.
  29. 17.
  30. 18.
  31. bu psikolojiden çıkıp kpss psikolojisine girme aşamasındaki psikolojik evredir. hangi kursa gitsem, haftasonuna yazılıp haftaiçi de iş bulup çalışsam mı , yüksek lisans işini ne yapsam, tekrar öss ye çalışıp sınava bir daha mı hazırlansam, açıköğretim yazsaydım bak ne güzel bu yıl okurdum biterdi bir yılı vs vs... kafasında kırk tane zımbırtı gezen mezun ama mutsuz insan psikolojisidir.
    0 ...
  32. 19.
  33. -hızlı kilo alımı
    -kendini çaresiz ve yalnız hissetme
    -passiflora tarzı antidepresan kullanımı
    -kendisini herhangi bir konuma koyamama psikolojisi
    -hiç birşey yapamayacağını anlayınca yüksek lisansa başvurma *
    -kendini işe yaramaz hissetme
    -para harcamamak adına eve haps olma
    -okula geri dönme isteğiyle yanıp tutuşmak.
    3 ...
  34. 20.
  35. bütün ömrünü okuyarak geçiren bireyin izole edilmiş hayatından koparılması sonucu düştüğü içler acısı durum. rousseau'nun ' okulsuz toplum ' anlayışı daha da bir aklınıza yatar. bir gün kendinizi'yaşasın okulsuz toplum'derken yakalarsanız şaşırmayın.
    0 ...
  36. 21.
  37. eğer kurulu bir işi veya sağlam tanıdıkları yoksa ilk bir yıl çok sıkıntı çekecektir. yaklaşık olarak yaşayacağı evreler şunlardır. önce hayallerini unutur. hiç kurmamış gibi yapar. sonra planları değişir. içine sindiremez içinde bulunduğu durumu. sonra insanların vaad ettiği şeylerin gerçekleşmeyeceğini anlar. üzülür. sonra "hiç bişey olmazsa bunu yaparım" dediği işler olmaz. iyice özgüveni gider.özetle ilk bir yıl hiç birşey olmaz. ya da olur "lan bundan daha da kötüsü olmaz" dediği birden fazla şey daha kötü olur. birçoğu kendisiyle ilgili içini hoplatacak iyi bir haber almaz. iyi haberi özler.
    1 ...
  38. 22.
  39. evde oturmaya devam ettikçe daha da bozulacak olan psikolojidir.
    5 ...
  40. 23.
  41. Şu an itibariyle arkamda oturan amele hâkim veya savcı olacağını söylüyor. işte bunlar hep yeni mezun psikolojisi.
    0 ...
  42. 24.
  43. okulu bitirmiş olmanın sevinci ve heyecanını yaşayıp, aynı zamanda iş bulma telaşının had safhada olduğu psikolojidir.
    0 ...
  44. 25.
  45. üç çocukla ortada kalmış gibidir, kıymayın.
    2 ...
© 2025 uludağ sözlük